Gürüz vuruşarak gitti

Abone ol

Kemal Gürüz, görev süresi bugün sona erdi. Son saatlerini de hükümete ağır eleştiriler yönelterek geçirdi. Laiklik ve türban konusunda hükümeti topa tuttu.

İşte Kemal Gürüz'ün Manşet Programında yaptığı açıklamalardan notlar... YÖK bir kişiye maledilemez çalışmaların 8 sene boyunca bir ekip çalışması yaptık. Önemli bir koordinasyon görevini ben yürüttüm. Öğrenci sayısında ve personel sayısında artma oldu. Okullaşma oranı yüzde 35'e ulaştı. Bunlar dünya ortalamasının yarısı, Avrupa ortalamasının 4'te biri bir harcama ile yapıldı. Bütün bu göstergeler parlak ve dünyada örneği yoktur. Yapamadıklarımız Devlet bürokrasisinin rolünü düzenleyici role gelmesi için yapılan çalışmaları değerlendiremedik. Öğrencilerin örgütlenip yönetime katılmasını başaramadık. Kısmen gerçekleşti. Öğrencilerin dernekler vasıtası ile yönetime katılması diye bir şey yoktur. Üniversitenin en büyük sorunu kaynak eksikliğidir. Bizim tabi olduğumuz bütçe sistemi tamamen kaldırılmalı, yeni bir düzenleme gelmelidir. Üniversite kendi harcamalarını yapıp daha sonra hesabını vermelidir. Devlet üniversiteleri şu an özel üniversilerin önündedir. Eğitimin kademesi arttıkça kişisel getirisi artmaktadır. Özellikle bizim gibi öğretime olan talebin çok yüksek ve arzın çok az olduğu ülkelerde, yüksek öğretim paralıdır. Bu parası olmayan okumasın değil, daha iyiye gidilsinin peşindeyiz. Mutlaka ve mutlaka karşılıksız burs, kredi, gibi konularla öğrenciler desteklenmelidir. Üniversitenin vazgeçemeyeceği iki şey var birincisi akıl, ikincisi bunun TC'nin bir eseri olması. Bunu geri döndürmek isteyenlere gösterdiğimiz tepki var. 1999'da sınav soruları kaçırıldı. Bu soruları çalan kişi bir sene sonra Gürbulak'tan Türkiye'ye girerken yakalandı. Benim ne kadar haklı olduğum son olaylarda ortaya çıktı. Gerilimi biz yaratmadık. Ben başında bulunduğum kurumun tercümanı oldum. Bu günde tarafım. Cumhuriyetten yana tarafım ve buna da devam edeceğim. Ben germedim, başkaları gerdi. Ben mecburen karşılarında durdum. Türban olayı laikliğin en önemli gerekçelerinden biri Türbandır. Vahiyle gelmiş bir şeyin insan aklına karşı üstün kılınması istenmiştir. Biz bunu kabul etmedik. Yani gerilim olacak diye buna karşı gelmeyelimmi. Avrupa türbanı dışlamaya çalışıyor. Ayrıca bizim Anayasa'da bunun karşısında biz nasıl bunu görmemezlikten gelelim. Böyle bir şey olabilirmi. Bu karar doğru bir karardır. Demokrasiyi savunan siyasetten kaçmaz Siyasetten kaçmam, siyasi tekliflere açığım.

Günün Önemli Haberleri