Gürültü tedavi ve öğrenmeye engel
Abone olKonya'da yapılan bir araştırma, hastane önlerindeki gürültü düzeyinin, psikolojik ve nörovegetatif bozukluklara yol açan 60-90 desibel aralığında olduğu belirlendi.
AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, Selçuk Üniversitesi (SÜ)
tarafından Konya'nın belirli bölgelerindeki gürültü düzeylerinin
belirlenmesi amacıyla bir araştırma yapıldı. Kent merkezindeki 39
noktada yapılan araştırmanın sonuçlarına göre hastane ve okul
önlerindeki gürültü düzeyinin oldukça yüksek olduğu tespit edildi.
Araştırmaya göre, Konya Numune Hastanesi'nin önünde 70-80, Doğumevi
önünde 74-84 desibele çıkan gürültü düzeyinin, SSK Bölge Hastanesi
bahçesinde 64-83, SÜ Tıp Fakültesi'nde ise 77.4 desibel olduğu
belirlendi. Gazi İlköğretim Okulu önünde gürültü düzeyi 77-87, Kız
Lisesi önünde 76-86, Gazi Lisesi önünde 70-80, Vali Konağı
çevresinde 73-83, Mevlana Müzesi yakınlarında 75-85, Muhacir
Pazarı'nda 80-90, Otogar peronlarında 80-90 ve en yüksek olarak da
sanayi bölgelerinde 80-110 desibel bulundu. SÜ Tıp Fakültesi
Pskiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rahim Kucur,
istenmeyen ses olarak tanımlanan gürültünün, çağın en önemli
sorunları arasında yer aldığını söyledi. Yapılan araştırmalara göre
30-60 desibellik seslerin psikolojik, 60-90 desibellik seslerin
psikolojik ve nörovegetatif bozukluklara (kalp çarpıntısı, sindirim
ve iştah bozuklukları), 90-120 desibel arasındaki seslerin ise bu
rahatsızlıkların yanı sıra otolojik bozukluklara neden olduğunu
ifade eden Kucur, şunları söyledi: ''Neden olduğu stres yüzünden
gürültü, tedaviyi olumsuz yönde etkiler. Özellikle 60-90 desibel
arasındaki seslerin, kişiler üzerinde psikolojik etkileri olduğu
kadar kalp çarpıntıları, sindirim ve iştah bozukluklarına yol
açması nedeniyle tedavi süresi uzayacaktır. Hasta kendini iyi
hissetmeye çalıştıkça dışarıda oluşan gürültü nedeniyle strese
girecektir. Artık koğuş sistemli yatak odalarından tek kişilik
odalara geçilmeye başlanması, gürültünün tedavi üzerindeki etkisini
açıkça ortaya koymaktadır.'' Gürültünün tedavi kadar iş verimi ve
okullarda öğrenme üzerinde de olumsuz etkilerinin bulunduğunu dile
getiren Kucur, gürültü yüzünden öğrencilerin alacağı eğitimin ve
çalışma ortamlarındaki iş veriminin ciddi oranlarda düşeceğini
anlattı. Kucur, cezalara karşın gürültünün önlenemediğini, ceza
yerine bilinçlendirmeye ağırlık verilmesi gerektiğini belirterek,
''Araçlar hastane önünden hızlı değil, 30 kilometrelik bir hızla
geçerse gürültü kendiliğinden azalacaktır. Bunun gibi birçok örnek
verilebilir. Sorun hastane önünde ortaya çıkan gürültü değil, bu
sesler topluluğunun nasıl ve kimler tarafından çıkarıldığıdır.
Bunun üzerine gidilmesi gerekir'' diye konuştu.