Gürsel Tekin böyle isyan etti!

Abone ol

CHP Genel Başkan Yardımcısı, Süheyl Batum'un özür diledikten sonra tartışmanın sürmesini abartı bulduğunu söyledi.

NTV canlı yayınına katılan CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, Süheyl Batum'un 'TSK kağıttan kaplanmış, içini oymuşlar' sözleriyle başlayan tartışmayı değerlendirdi.

Tekin'in sözlerinden dikkat çeken bölümler şöyle: "Sayın Genel Başkan Yardımcımız CHP lideri Kılıçdaroğlu ile görüştü. Dün de bugün de basına yansıdığı gibi Süheyl Batum özür diledi. Batum'un söylediği sözlerden değil, belirli bir kesimin organize olarak CHP'nin üzerinde oynadığı oyunun farkındayız. Zaman zaman olmayan iç çekişmelerimiz varmış gibi yansıtılmaya çalışılıyor.

Her insan zaman zaman talihsiz laflar söyleyebilir, hepimizin ağzından bazı kelimeler çıkabilir. Bir insan özür diliyorsa artık ondan sonra abartılmasını anlamış değilim. Batum söylemiş olduğu lafın arkasında dursaydı bunlar kabul edilebilirdi. Ancak 'Ben  bu maksatla söylemedim, böyle anlaşıldıysa özür diliyorum' demesine rağmen belirli bir medya grubu...

Sayın Başbakan öncelikle kendi kadrosuna bir baksın, bu ülkenin birçok insanlarına nasıl hakaret edildiğini Başbakan kendisi unutmuş galiba. Belediye başkanları tarafından Kürtler'e hakaret edilmesi, Alevi yurttaşlarımıza hakaret edilmiştir, cemevleri cümbüş evleri denilmiştir. Geriye dönüp sıralamaya kalkışırsam onlarca gaf sayabilirim. Bunlar Türkiye'nin asıl gündemini tartışmamak için...

Hafta sonu ben Ağrı ve Erzurum'daydım. Başbakan övünerek Ağrı ve Erzurum'da onlarca tesis açtım demişti. Bir bakın Ağrı ve Erzurum'a, Denizli'ye bakın. Burada ne açıldı, fabrika mı açıldı? İşsizlik veya yoksulluk mu ortadan kaldırıldı? Türk siyaseti toplumun beklentileri doğrultusunda siyaset yapmak zorunda, işsizliğin, yoksulluğun tartışılması lazım. Ne yazık ki bunları tartışmıyoruz.

CHP'de bir kafa karışıklığı söz konusu değil. Başkan Kılıçdaroğlu ve etrafındaki 17 kişi, Kılıçdaroğlu'nun doğrultusunda politika üretiyor. Ancak zaman zaman bu eksikler olmuyor değildir, oluyordur. Ama iyi niyetle olan şeylerdir. Süheyl Batum'un özür diledikten sonra olayın bu kadar abartılması hepimizi üzmüştür. Birkaç gün önce de Sayın Güneş'le ilgili iftiralar atıldı ve gazetelerin manşetlerindeydi.

CHP'nin yükselişiyle beraber iktidardan nemalanan bazı gazeteler ve televizyonlar sanki Türkiye'nin hiçbir sorunu yokmuş gibi CHP'nin aleyhine propaganda yapıyor, bunun farkındayız. Şunu burada söylemek istiyorum, herkesi de uyarmak istiyorum, CHP'de olmayan dedikoduları haber yapanlar bedelini çok ağır ödeyecektir. CHP sahipsiz değildir. Bu arkadaşlar haddini bilecektir. Bakın çok basit, bir televizyon kanalında saatlerce tartışıldı. Uçağa nasıl binileceğini hepimiz biliriz, VIP salonundan çıktığınızda sizi bir otobüse bindirirler, otobüs sizi nereye götürürse orada uçağa binersiniz. Bizi 107. peron yerine 117. perona götürmüşler, şoför özür diledi. Bunu haber yaptılar ve tartışma konusu oldu. Uçağa binerken Kılıçdaroğlu veya bizim inisiyatifimizle gidilmez ki, böyle bir cehalet içerisinde haber yapılabilir mi? CHP'ye organize bir saldırıyı görüyoruz ve bu saldırının karşısında dimdik duracak kadromuz var. Hiç kimse merak etmesin, bugüne kadar belki de bunlara cevap verilmediği için böyle davranıyorlardı ancak bundan sonra çok ciddi cevabını alacaklardır. Herkes haddini ve hududunu bilsin.

Anadolu'nun her yerine gittiğinizde yoksulluğun, sefaletin, işsizliğin bütün fotoğraflarını görmeniz mümkün. Burada bir çağrı yapmak istiyorum. Benim kamuoyu şirketlerine söylediğim sözler için temel kaynaklar elimde, durup dururken açıklama yapmadım. Düşünebiliyor musunuz, ben İstanbul'da bir seçim kampanyası yaşarken her gün hemen hemen anketleri gördüm, gazete manşetlerinde yüzde 68 verilerini gördüm, CHP hiçbirinin araştırmalarında yüzde 25'in üzerine çıkmadı. En son 12 Mart'ta ciddi bir kamuoyu yoklaması şirketi CHP'ye yüzde 25 verdi. CHP 17 gün sonra yüzde 38 aldı. Sormak istiyorum, ne oldu da 13 puanlık ciddi bir artış oldu? Bu organizeyi görüyorsunuz. Yani insanlar emek veriyor, zaman harcıyorlar bütün bunları yok sayacaksınız, iktidarın hoşuna gidecek kamuoyu yoklamalarını sunacaksınız. Bu vicdani değil.

Kamuoyu yoklaması şirketlerini Ağrı'ya davet etmek istiyorum, Erzurum'a, Erzincan'a, Van'a davet etmek istiyorum. Organize saldırılar CHP'nin iktidara yürüyüşünü engelleyemeyecektir."

Günün Önemli Haberleri