Gürbüz Çapan'ın para isyanı
Abone olSHP'li Gürbüz Çapan'la ilçeyi baştan başa dolaştık. Çapan, hem yatırımları anlattı, hem de sorunlarını...
İnternethaber Genel Yayın Yönetmeni Hadi Özışık
ile yazarımız Barış Yarkadaş, Esenyurt Belediye
Başkanı Gürbüz Çapan'ın davetlisi olarak ilçeye
gitti. Yarkadaş, izlenimlerini yazdı:
İstanbul'un en ücra köşelerinden biri olan Esenyurt'taki
ziyaretimiz yaklaşık beş saat sürdü. Başkan Gürbüz
Çapan, günün önemli bir saatini bize ayırdı ve ilçedeki
hizmetlerini tek tek anlattı.
Çapan'la ilçeyi dolaşmadan önce, geçtiğimiz günlerde
İnternethaber'de kendisiyle ilgili yazdığım yazıya gönderme yaptı
ve "Öyle bir yazıyorsunuz ki, beni her görenin aklına dolar-mark
geliyor. Vallahi SHP'nin finansörü değilim. Yazıyı okudum"
dedi.
Başkanlık makamındaki sohbetin ardından ise "gezimiz" başladı.
Binayı dolaştıran Çapan, Belediye binasının giriş katını tamamen
"kültürel faaliyetler"e ayırdıklarını anlattı. Gürbüz Çapan, resim,
heykel, müzik, sinema, tiyatro atölyelerini dolaştırdı, bilgi
verdi.
Çapan'ın açtırdığı kurslarda, tam 930 öğrenci, ücretsiz kurs
görüyor. Alanında en başarılı eğitimcilerin görev aldığı kurslara,
bir yenisi de "Bilgisayar kursu"yla etleniyor. Başkanın anlattığına
göre, bilgisayar kursu bu ay içinde başlıyor. Yaklaşık 40
bilgisayarın kurulduğu bölümü de dolaştıran Çapan, "Ben internete
girmeye çok fazla vakit bulamıyorum ama, Esenyurt'lu öğrenciler bu
imkana kavuşacak" diyor.
Belediye binasındaki "tur"umuzun ardından, ilçe merkezine doğru yol
alıyoruz. Belediye'nin bahçesinden çıkarken, başkan hemen karşıdaki
inşaatı gösteriyor. "Burası bizim yeni kültür merkezimiz olacak.
640 metrekare üzerine kurduruyoruz. Ancak inşaatımız çok yavaşladı"
diye söze başlıyor.
Çapan'a "Sebep ne, niye yavaşladı?" diye soruyoruz. İçini çekiyor
ve, "Belediye başkanlığı yaptığım yıllardan bu yana, ilk kez maaş
ödeyemedik. İki aydır para sorunu yaşıyoruz. Çünkü, İller
Bankası'ndan ödenek çıkmadı" diyor.
Çapan'ın anlattıklarına göre, "yaptıkları tüm girişimler" sonuçsuz
kalmış. Çapan sözlerini, "Umarım bu sorunu hemen bu ay içinde
çözecek ve yolumuza devam edeceğiz" şeklinde tamamlıyor.
Başkan daha bu sözleri bitirmeden, Roman vatandaşlarımızın yoğun
olduğu Fatih Mahallesi'ne giriyor arabamız. Arabadan iner inmez,
etrafımızı küçük çocuklar sarıyor. Çocukların hepsi, Çapan'ı
tanıyor ve ona "Çapan Amca" diye sesleniyor. İçlerinden bazıları
ise, "Çapan Amca, paramız bitti" diyor. Özışık'la biz şaşkınlıkla
Çapan'a ve etrafını saran çocuklara bakıyoruz...
Tam o sırada yaşlı bir kadın başkanın yanına geliyor ve "Başkan,
bizim herif belediyeden parasını hala alamadı" diyor. Çapan, yaşlı
kadına "Ödenek gelmedi. Gelir gelmez parayı verdirteceğim. merak
etmeyin" diyor. Sonra anlatmaya başlıyor başkan: "İşte sorun bu.
İlk kez para ödeyemedik yıllardan beri."
Çapan bu arada, Fatih Mahallesi'ndeki bütün evlerin önüne kadar
götürülen hizmeti anlatıyor. Gecekonduların hayli yoğun olduğu
Fatih Mahallesi'nde altyapı sorunu kalmamış. Çapan tüm evleri, mavi
ve pembeye boyaratak, görüntü kirliliğini de engellemiş.
Fatih Mahallesi'nden ayrılırken, Çapan Esenyurt'ta daha çok
"kültürel faaliyetlere ağırlık verdiklerini anlatıyor.
Belediyeciliğin sadece, yol yapmak olmadığını anlatıyor.
Bu sözlerini kanıtlamak istercesine, arabanın yönünü KADEM'e
çevirtiyor. KADEM'in açılımı, Kadın Emeğini Araştırma ve
Değerlendirme Merkezi... Başkan, daha önce küçük bir binada
faaliyet gösteren KADEM'e, yaklaşık 1500 metrekarelik bir alan
vermiş. KADEM'de, mahallenin sakinlerine ücretsiz kurslar
veriliyor. Çocuklar İngilizce kursu görürken, kadınlar ise, ek
gelir yaratabilecekleri ürünleri yapmayı ve pazarlamayı
öğreniyor.
Çapan'la belediye dönerken, başkanın eteğine yapışan ve "Çapan
Amca" diyen çocuklar geliyor gözlerimizin önüne... "Sosyal demokrat
belediyeciliği" lafta bırakmayan Çapan'ı, Esenyurt'ta seçimle
yıkabilecek bir güç görünmüyor. Çapan bu yüzden çok rahat.
"Seçimler yaklaşıyor, karşınıza kimler çıkacak, ne düşünüyorsunuz?"
diye sorduğumuzda verdiği cevapla rahat olduğunu birkez daha
gösteriyor: "Kimi çıkarırlarsa çıkarsınlar, ne yapabilirler
ki?"
BARIŞ YARKADAŞ