Gurbetçilerin seçim heyecanı
Abone olAlmanya'da 18 Eylül'de yapılması planlanan erken genel seçimlerde aday olan Türk kökenli adaylar, gurbetçilerin sorunlarını tartıştı.
Almanya'nın Başkenti Berlin'de yapılan tartışmada adaylar, Türk
göçmenlerin sorunlarını de ele aldı. Birlik 90/Yeşiller'den aday
Berlin Eyaleti Milletvekili Özcan Mutlu, "Federal Meclis'e
girebilmem için sadece Berlin'de değil tüm Almanya'da seçilmem
lazım. Türklerin oylarını yeşillere vermesi gerekiyor. Yeşiller ne
kadar güçlenirse Özcan Mutlu'nun da Parlamentoya girme şansı o
denli yükselir" dedi. İcraatlarından yola çıkarak seçilmeyi umut
ettiğine vurgu yapan Mutlu, "Eğer seçilirsem çifte vatandaşlık
konusunu gündeme getireceğim. Yeni vatandaşlık yasasının yeterli
olduğu söylenemez. Birçok eksiklikler söz konusu. Örneğin çifte
vatandaşlık hakkı yok" şeklinde görüş belirtti. Federal
Parlamentoya girdiği vakit, Federal yasanın çifte vatandaşlık
unsurunu içermesi için elinden gelen mücadeleyi vereceğini de
belirten Mutlu, bu konuda partisinin de kendisini desteklediğini
belirtti. Parti programlarında halen çifte vatandaşlığın yer
aldığını da ifade eden Mutlu, "Fakat demokrasilerde çoğunluklar
karar verir, eğer güçlü bir iktidar ortağı olmaz isek bu
talebimizde ne yazık ki iktidar ortağımıza karşı uygulayacağız"
dedi. Partisinin Türkiye'nin AB üyeliğine de değinen Mutlu,
"Yeşiller Helsinki'den beri Türkiye'nin AB üyeliği için çok büyük
mücadele ettiler. Joschka Fischer olmasaydı belki bugün 3 Ekim
gerçeğiyle karşı karşıya olamayacaktık. Onun için Yeşillerin
iktidar ortağı olması Türkiye'nin lehine Almanya'nın lehine"
şeklinde konuştu. Sosyal Demokrat Parti (SPD) Kreuzberg-
FriderichsHain ilçesinden doğrudan aday olan Ahmet İyidirili ise,
Şu ana kadar gelen sinyallerden yola çıkarak seçilme şansının
yüksek olduğunu ifade etti. İyidirli, " Sosyal Demokratlar
açısından oldukça olumlu. Hepimiz umutluyuz bundan. Sanıyorum
başaracağız. SPD'ye yönelik eleştirilerden partinin sosyal devlet
olma ve dayanışmayı sürdürme yönündeki eleştirilere katılmıyorum.
Çünkü, SPD her zaman sosyal dayanışmayı ve sosyal adaleti savunun
bir parti oldu. Özellikle son yıllarda yapılan uygulamalarda son
yıllarda yapılan değişikliği partinin kendisinin de eleştirdiği
değiştirilmesini istediği hususlar var. Bunları doğal süreç olarak
görmek lazım. Partinin eleştirildiği noktalara bakıldığı zaman
hiçbir zaman elle tutulur bir neden olmadığını görürüz" dedi. Seçim
kampanyasında diğer partilerin yaptıkları açıklamalarla ilgili bir
yorum yapan İyidirli, "Almanya'da bugün bir takım küçük partiler ne
derse desinler iki tane model çarpışıyor. Birincisi sosyal
dayanışmayı öncelikli ilke olarak kabul eden sosyal devletin
yaşamasını sosyal sistemin kalmasını savunana bir model. öte yanda
özellikle muhalefet partileri Hıristiyan Demokrat Partilerinin
başını çektiği model. Son yıllarda yapılan siyasi değişimler şahsen
beni de tatmin etmeyen değişimler. Bunları önümüzdeki yılların ev
ödevi olarak görmek lazım. Olaya yaklaşımın değişmesi açısından çok
iyi ilerlemeler kaydedildi" dedi. Türkiye'nin AB üyeli için ise
İyidirli, "Türkiye açısından Sosyal Demokratların tutumu çok açık
oldu. Türkiye gerekli koşulları yerine getirdiği takdirde Türkiye
AB'ye tam üye olacaktır" şeklinde konuştu. Öte yandan yeni oluşum
hareketinden Berlin'den 4. sırada aday gösterilen Hakkı Keskin ise,
SPD ve Yeşillerin sosyal çizgiden saptıklarını ifade etti.
Kendilerinin bunun önüne geçmek için mücadele vereceklerini
vurguladı.