Gurbetçiler erken seçim istemiyor
Abone olAlmanya’daki Türk toplumunun önde gelen isimleri, Kuzey Ren Westfalya eyaletinde dün yapılan seçimlerin ardından gündeme gelen erken seçime soğuk bakıyor.
İktidardaki Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) Federal Meclis üyesi
Lale Akgün, olası erken seçimde partisinin iktidarı kaybetmesinin,
Türkiye ile ilişkiler açısından iyi bir durum arz etmeyeceğini
söyledi. Kuzey Ren Westfalya eyaletinde seçimleri kaybetmelerinin
kendisini "şok ettiğini" belirten Akgün, Başbakan Gerhard Schröder
ve SPD Genel Başkanı Franz Müntefering’in erken seçim kararı
almalarını beklemediğini belirtti. Akgün, "Erken seçimleri
kaybedersek, bu, Türkiye ile ilişkiler açısından iyi bir durum
olmaz. Tek sevindiğim şey, Türkiye’nin AB üyeliği için müzakerelere
başlama tarihinin, olası bir genel seçimden önce olması" dedi. Türk
hükümetine de çağrıda bulunan Akgün, "Türkiye’den ricam, bu süreci
hızlandırmaları. Müzakerelere bir an önce başlanması için hiçbir
engel bırakmamaları" dedi. Türkiye Araştırmalar Merkezi Vakfı (TAM)
Direktörü Faruk Şen, Almanya’nın nüfus açısından en büyük
eyaletinde seçimi kazanan bir partinin daha güçlü bir politikaya
sahip olacağını belirterek, "CDU, 39 yıl sonra bu eyalette
seçimleri kazanarak Sosyal Demokratların kalesini elinden aldı. Pek
çok şeyde değişim yaşanacağa benziyor" diye konuştu. Seçimin,
Berlin’deki federal hükümet koalisyonunu da olumsuz yönde
etkilediğini ifade eden Şen, "Bu eyalette liberal bir politika
vardı, artık bu olmayacak. CDU dış politikada da etkili olacak"
şeklinde görüş belirtti. CDU’nun Kuzey Ren Westfalya eyaleti parti
teşkilatı yönetim kurulu üyesi olan Bülent Aslan ise "Bu, eyalet
açısından tarihi bir gün oldu. Sosyal Demokratların güçlü kalesi 39
yıl sonra yönetim değiştirdi. Umarım bu eyalette yaşayan insanlar
açısından iyi olur. İşsizlik ve eğitim sorunu olan bu eyalette Türk
vatandaşları da zarar görmekteydi" dedi. Almanya Türk Toplumu
Başkanı (TGD) Başkan Yardımcısı Kenan Kolat da, AA muhabirine
yaptığı açıklamada, erken seçime gidilmesi durumunda büyük
olasılıkla iktidara geleceklerini düşündüğü Birlik partilerinin
(CDU/CSU) Türkiye’ye karşı "yavaşlatıcı politikalar"
izleyeceklerini söyledi. Kolat, "Almanya’nın uluslararası
anlaşmalardan doğan sorumlulukları var. Türkiye konusunda tabii ki
bunların dışına çıkamazlar. Ancak, Türkiye’ye karşı yavaşlatıcı
politikalar izleyeceklerini tahmin ediyorum. Ayrıca Birlik
partilerinin iktidara gelmeleri durumunda yabancılardan yana
politika sürdüreceklerinden kuşkularımız var" dedi. Berlin Türk
Cemaati Başkanı (TGB) Tacettin Yatkın, Kuzey Ren Westfalya seçim
sonuçlarının Türkiye’nin AB üyeliği sürecini, sözde Ermeni
soykırımı meselesini ve yabancılar yasasının uygulanmasını zora
sokabileceğini söyledi. Yatkın, en büyük endişesinin Türkiye’nin AB
üyeliği süreci konusunda olduğunu belirterek, "İktidara gelme
olasılığı bulunan Birlik partileri, AB müzakerelerini
baltalayabilir. Ermeni meselesinin parlamentodan geçirilerek
Türkiye’ye karşı malzeme olarak kullanılması olasılığı var" dedi.
Yeni yabancılar yasasının uygulanmasında da endişeleri olduğunu
belirten Yatkın, "Yeni dönem Türkiye ve Almanya’daki Türkler
açısından hassas bir dönem olacak. Sivil toplum örgütlerini
birbirleriyle uğraşmak yerine ortak çalışma yapmaya davet ediyorum"
diye konuştu. Berlin-Brandenburg Türk Alman İşadamları Birliği
(TDU) Başkanı Bahattin Kaya ise iktidara kim gelirse gelsin federal
hükümetin tasarruf kararlarını uygulamaya devam edeceğini
savunarak, "Bu açıdan bakarsak erken seçim faydalı. Bu kararların
uygulanması sonucu Almanya’da ekonomik olarak bir düzelme söz
konusu olabilir" dedi. Ülkedeki yabancılar açısından ise ekonomik
anlamda çok büyük bir değişikliğin olmayacağını kaydeden Kaya,
şunları söyledi: "Erken seçimlerin Türkiye-AB ilişkileri açısından
ise büyük önemi var. Erken seçim Türkiye’nin AB ile müzakerelere
başlayacağı tarihe denk düşüyor. Birlik partilerinin Türkiye’ye
karşı politikalarını ne denli değiştireceğini kestirmek çok zor.
Ancak muhalefetteki bir partinin sorumluluğu başka, iktidardaki bir
partinin sorumluluğu başka. Birlik partileri iktidar olursa böyle
bir sorumsuzluğa gireceklerini sanmıyorum. Ancak Türkiye’ye
Almanya’dan gelen destekte azalma olabilir. Bu bakımdan endişe
duyuyorum"