Gurbetçi aile dehşeti yaşadı
Abone olYaz tatili için Türkiye'ye gelen gurbetçi aile Bulgaristan'ta kabus yaşadı. Aile sınırdan içeri kendilerini zor attılar.
Yaz tatillerini geçirmek üzere Almanya'dan Türkiye'ye
gelirken, Bulgaristan'da kendilerine polis süsü veren kişilerce
silah tehdidiyle durduruldular.
Elleri kelepçelendikten sonra değerli eşyaları gasp edilen ve araçları yakılan gurbetçi aile Kapıkule Sınır Kapısı'ndan Türkiye'ye giriş yaptı.
Büyük korku yaşayan aile, başlarına gelen olayı gözyaşları içinde anlattı.
POLİS KIYAFETLİ HAYDUTLAR
Alınan bilgiye göre, Münih kentinde yaşayan Akın Naci Aksoy (44),
eşi Nalan (45), kızı Hande (21) ve oğlu Alper Aksoy (17) ile
birlikte INAA 65 plakalı otomobille Türkiye'ye gelirken,
Bulgaristan'nın Sofya kenti yakınlarında polis kıyafetli kişilerce
silah tehdidiyle durdurularak, elleri kelepçelendikten sonra
değerli eşyaları gasp edilen ve araçları yakılan aile, bir
uluslararası otobüs firmasının otobüsüyle Kapıkule'den Türkiye'ye
giriş yaptı.
Gurbetçi aileyi, Kapıkule Sınır Kapısı'nın Bulgaristan'a çıkış
bölümünde saatlerce bekleyen Naci Aksoy'un kardeşi Azim Aksoy
karşıladı. Azim Aksoy ile kardeşi Akın Naci, yengesi Nalan,
yeğenleri Hande ve Alper Aksoy ile birbirlerine sarılarak
gözyaşları döktü.
Akın Naci Aksoy, gazetecilere yaptığı açıklamada neşeli bir şekilde
Almanya'dan yola çıktıklarını, ancak bu neşelerinin Bulgaristan'da
kabusa döndüğünü söyledi.
NEREDE DURDURDULAR?
SOFYA'YI GEÇTİKTEN SONRA
Bulgaristan'da başkent Sofya'yı geçtikten sonra ihtiyaçlarını
gidermek için bir akaryakıt istasyonuna girdiklerini ve
ihtiyaçlarını giderdikten sonra yeniden yola koyulduklarını anlatan
Aksoy, yaklaşık 2-3 kilometre sonra arkalarından gelen bir polis
otomobilin kendilerini durdurduğunu ifade etti.
Arabayı durdurduklarında, polis aracından yüzleri maskeli polis
elbiseli 2 kişinin çıktığını ve ellerindeki silahlarla kendisini ve
ailesinin ellerini kelepçeleyerek etkisiz hale getirdiklerini
anlatan Aksoy, şöyle devam etti:
SIRT SIRTA KELEPÇELEDİLER
''Daha sonra hepimizi ellerimiz kelepçeli arabamıza bindirip, silah
zoruyla tanımadığımız, bilmediğimiz bir dağ başına, ormanlık alana
götürdüler, Ve orada hepimizi sırt sırta birbirimize
kelepçelediler. Değerli eşyalarımızı istediler. Zaten değerli
eşyalarımızı da vermeye hazırdık. Bir süre bizi hırpaladılar. Daha
sonra değerli eşyalarımızı ve arabamızı alıp kaçtılar.
DAĞ BAŞINDAN KELEPÇELİ HALDEYKEN NASIL KURTULDULAR?
ARABAYI YAKTILAR
Bu arada, kızım telefon saklamayı başarabildi. O telefonla imdat
numarasını aradık. Ve bir şekilde polisle irtibat kurduk. Yaklaşık
2 saat sonra polis bizi buldu. Yetkili kişilerde geldi. Yaklaşık
5-6 saatimiz geçti dağın başında. Daha sonra arabamızı yanmış
şekilde buldular. Pasaportlarız, her şeyimiz içindeydi. Gördüğünüz
gibi hiç bir şeyimiz kalmadı. Ama canımızın kurtulduğuna çok
sevindik.
AİHM'E GİDECEĞİM
Bu işin peşini bırakmayacağım, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine
kadar götüreceğim. Çünkü başka vatandaşlarımızın canı yanmasın. Çok
acı çektik. Özellikle kollarımız birbirine kelepçelendiğinde
hareket etme şansımız yoktu.''
Türkiye'nin Sofya Büyükelçiliği yetkililerine gösterdikleri ilgi ve
alakadan dolayı teşekkür eden Aksoy, Türkiye'ye sağ salim
geldikleri için sevinçli olduklarını belirterek göz yaşlarına hakim
olamadı.
Oğlu Alper Aksoy da, başlarına gelen olaydan çok korktuklarını
belirterek, ''ölüm korkusu yaşadık. Ne olacağını bilmiyorduk. Şans
eseri ablam telefonu saklayınca oradan kurtulduk. Anavatanımıza
geldik şimdi. Kendimizi daha iyi hissediyoruz'' dedi.
CEP TELEFONUNU SAKLAMAYI BAŞARDI
Hande Aksoy ise kolunun ağrıdığını ve bu şekilde kolunun birini
kelepçelemekten kurtardığını ve cep telefonunu saklamayı
başardığını ifade etti.
Soyguncuların yanlarından uzaklaşması sonucu ilk yardım kuruluşunu
aradığını vurgulayan Hande Aksoy, '' çok büyük korku yaşadık'' diye
konuştu.
Anne Nalan Aksoy da, soyguncuların yaklaşık 4 bin avro ile eşinin
altın kolyesini, pasaportlarını, kimliklerini ve araçlarını
aldıklarını söyledi.