Gurbeçiler, AİHM'nin yolunu tuttu

Almanya Türk Toplumu Genel Başkanı Hakkı Keskin, Alman vatandaşlığına geçen ve daha sonra TC uyruğuna yeniden dönen Türklerin, daha önce elde ettikleri haklarının ellerinden alınacağını söyledi. Avrupa İnsan hakları Mahkemesine başvuracaklarını belirten Keskin, "50 bin kadar insanımız tedirginlik içerisinde. Çünkü bunların çok önemli bir kısmı 2000 yılından önce Alman vatandaşlığını alıp, Türk vatandaşlığı için müracaat ettikten sonra Türk vatandaşlığını alanlar. Bir kısmı da 2000 den sonra Alman vatandaşlığını alanlar. Şimdi deniyor ki, bunlar Alman vatandaşlığını kaybettiler. Alman vatandaşlığını kaybetmelerinin yanı sıra güvenceli oturma iznini da kaybediyorlar' dedi. Bu kesimin, mağdur duruma düştüğünü anlatan Keskin, "Bunlar tüm haklarını kaybedecek ve Almanya'da yeni uygulama görmüş gibi muamele görecekler. Biz, bunu her türlü hukuk ilkesine aykırı buluyoruz. Bir kere 2000 yılından önce Alman vatandaşlığına müracaat edenler ve 2000 yılından sonra Alman vatandaşlığına müracaat edenler buradaki yasalara göre hareket etmişlerdir" açıklamasında bulundu. 2000 yılından sonra müracaat edenler için ayrı bir çözüm yolu bulunması gerektiğini vurgulayan Keskin, "Yani onlar için oradaki yasaların geçerli olması gerekir"dedi. Yasalarda geçiş sürecinin tanınması gerekliliğinden de söz eden Keskin, "Şimdi biz uzman hukukçularla bunu araştırıp, bunlardan aldığımız sinyal doğrultusunda her türlü hukuk yolunu deneyeceğiz. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne kadar gideceğiz. Çünkü burada özellikle vatandaşlar arasıda eski vatandaş yeni vatandaş diye ayrım yapılıyor' dedi. Vatandaşlık kimliğinin eskisi yenişi olmayacağını da ifade eden Keskin, herkesin aynı hakka sahip olduğunu belirtti. Keskin, "Bizim haklı çıkabileceğimizi gösteren bir hayli deliller var. Bu yolları denemek zorundayız" şeklinde konuştu. Somut olarak bunu uzman hukukçularla görüşeceklerini ve birkaç vatandaşın somut durumu ele alınarak ilgili mahkemeye başvurulacağını belirten Keskin, buradan olumlu bir sonuç çıkmaması halinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvuracaklarını söyledi.