Güngör Uras'ı şok eden ölüm haberi
Abone ol20 yılı aşkın süredir her salı buluşan bazı yazarların bu haftaki konusu, Güngör Uras'ın başından geçen bir olaydı. Uras, gittiği bankada ölüm haberi ile karşılaşmış.
Toplantı sonrası Milliyet yazarı Güngör Uras'ın başından geçen
bu komik olayın ayrıntılarını Sabah Yazarı Mehmet Barlas'tan
dinleyelim...
Bazıları "Geleneksel" sözcüğünü kullanmayı sever.
Geçenlerde bir okulun ikinci kez düzenlediği toplantı "Geleneksel
toplantımız" diye açıldı.
Benim yayıncım da, Ramazan'da ilk kez yazarlarını iftara davet
etmişti. O da, "Geleneksel iftarımız" sözleriyle başlayan bir
konuşmayla açmıştı sofrayı.
Biz bir grup arkadaş, 20 yılı aşkın süredir her salı, Bebek
Oteli'nin barında toplanırız. Ama hala "Geleneksel" olamadı bu
toplantılar.
Çünkü her buluşmada, gelenekdışı olaylar anlatılır. Hayat sanki her
salı günü yeniden başlar.
Bu salı Güngör Uras, başından geçenleri anlattı.
Güngör Uras, işçi emekli maaşını her ay çekmezmiş Ziraat
Bankası'ndan. Birikmesini bekler, o parayla altın alırmış.
Bir nevi, geleneksel tasarruf biçimi değil mi bu? Güngör Uras'ın
yazılarındaki "Ayşe Teyze" de böyle yapar herhalde.
Güngör Uras bu ay birikmiş
SKK emeklisi maaşlarını çekmek için birkaç kez Yeniköy Ziraat
Bankası şubesine gitmiş. Çok kalabalık olduğu için, bekleyip,
alamamış.
Demek ATM kartı kullanmıyor. Oysa ekonomiye Güngör Uras kadar aşina
olmayan Hasan Pulur bile, emekli maaşlarının fona aktarılması
talimatını vermiş kendi şubesine.
Derken bir tanıdığı "Gel seni Ziraat Bankası Üsküdar Şubesi'ne
götüreyim. Orada tanıdığım var" demiş Güngör Uras'a.
Gitmişler. Güngör Uras, Yeniköy Ziraat'tan aldığı hesap cüzdanını
vermiş.
Üsküdar şubesindeki görevli, bilgisayara yazmış Güngör Uras'ın
adını ve hesap numarasını.
Sonra yüzünde üzgün bir ifadeyle, karşısında bekleyen Güngör
Uras'a, acı haberi vermiş:
- Güngör Bey... Size maaşınızı ödeyemeyiz. Siz ölmüşsünüz.
Bilgisayarda öyle yazıyor!
Bir anda "Rahmetli" unvanına kavuşan Güngör Uras, yaşadığını belli
etmek için elini kolunu sallamış, itiraz etmiş.
- Ben ölmedim. Yaşıyorum. İşte karşınızdayım!
Banka görevlisi, Güngör Uras'a "Ölüm nedeni"ni anlatmış bunun
üzerine.
- Siz emekli maaşınızı 7 aydır çekmemişsiniz. Altı ayı aşkın süre
emekli maaşı çekilmeyince, emeklinin öldüğüne karar verilir ve
hesap dondurulur.
Güngör Uras nazik bir insan olduğu için, herhalde önce bu
görevliye, "Buyrun cenaze namazına" demeyi düşünmüştür.
Ama onun yerine "Peki ben yaşadığımı size nasıl kanıtlamalıyım"
diye sormuş.
Ona nüfus idaresine gidip, ölmediğini belgeleyen bir kağıt
getirmesini söylemişler.
Üsküdar'dan Beşiktaş'a geçmiş. Nüfus idaresinde, ona bir anda
bilgisayardan iki nüsha "Güngör Uras yaşıyor" belgesini
vermişler.
Bu arada nüfus idarelerinin modernizasyonunu sağlayan "Nüfus Fonu"
artık yok olduğu için, ileride bilgisayara kağıt bile
alamayacaklarını anlatmışlar.
Ölümle kalım arasında, ülke sorunları ile de ilgilenmiş.
Neticede Güngör Uras, yeniden hayata dönmüş ve bunu kanıtladığı
için, maaşlarını alıp, bunlarla altınlarını alabilmiş.
O bunları anlatınca, "Salı"nın bir başka üyesi amcam Dr. Gürbüz
Barlas da, başına gelenleri anlattı.
Amcam Eskişehir doğumlu. Çünkü Cumhuriyet'in ilk döneminde Yargıtay
Eskişehir'deydi. Çünkü dedem Mehmet Sait Barlas, Yargıtay'da
hakimdi. Ama nüfus memurlu- ğu, amcamın İstanbul'da doğduğunu iddia
ediyormuş. Çok uğraşmış ama doğum yerinin Eski- şehir olduğunu
kabul ettirememiş.
Bizim Salı Toplantıları böyle...
Anlatılanlar geleneklere uymuyor. Güngör Uras da "Ölenle ölünmez"
deyip, kendisi ile yaşamayı sürdürüyor.
Yazı: Mehmet Barlas
Kaynak: