Güney Irak’a ihracat durma noktasına geldi
Abone olTISİAD Başkanı Nevaf Kılıç, Irak’ta IŞİD’in Musul’u ele geçirmesiyle kuzeyden güneye inen yolların kapandığını ve Türkiye’den güneye yapılan...
TISİAD Başkanı Nevaf Kılıç, Irak’ta IŞİD’in Musul’u ele
geçirmesiyle kuzeyden güneye inen yolların kapandığını ve
Türkiye’den güneye yapılan ihracatın durma noktasına geldiğini,
ihraç mallarının depolarda bekletildiğini belirterek, “Bu durum
devam ederse ticari yönden kaybımız büyük olacak” dedi.
Irak Şam İslam Devleti’nin (IŞİD) Irak’ta ilerleyişini sürdürmesi
ve Musul’u ele geçirmesi, Türk iş dünyasını tedirgin etti. IŞİD
militanlarının, Türkiye’nin Musul Başkonsolosluğu’nun 49 personeli
ile 32 Türk şoförü rehin almaları, başta Mersin olmak üzere Irak’a
ihracat yapan Türk işadamlarını endişelendiriyor. Güneye ihracat
yapan birçok işadamı, IŞİD tehlikesi nedeniyle bu aşamada beklemeyi
tercih ederken, giden mallar da Kuzey Irak’taki Zaho ve Dohuk gibi
güvenli kentlerdeki depolarda bekletiliyor.
Türkiye-Irak Sanayici ve İşadamları Derneği (TISİAD) Başkanı Kılıç,
Irak’taki son gelişmeleri İHA muhabirine değerlendirdi. Irak’ın,
Türkiye için en önemli partnerlerden ve Almanya’dan sonra en fazla
ihracat yapılan 2. ülke olduğunu dile getiren Kılıç, geçen yıl 12
milyar dolar olan Irak ihracatında, bu yıl Almanya’yı geçmeyi
hedeflerken, IŞİD nedeniyle ortaya çıkan tehlikeyle karşı karşıya
kaldıklarını söyledi. Türkiye’nin Irak pazarında çok önemli
avantajları bulunduğunu, kültürel bağlar ve komşuluk ilişkilerinin,
Türk mallarının daha fazla tercih edilmesini sağladığını kaydeden
Kılıç, özellikle Erbil’deki birkaç büyük alışveriş merkezindeki
ürünlerin yüzde 90’ının Türk markası olduğunun altını çizdi. Şu
anda sadece Kuzey Irak’ta bin 300’ün üzerinde Türk firmasının
çalıştığını, 10 binlerce Türk’ün Irak’ta istihdam edildiğini dile
getiren Kılıç, “Kuzey Irak’ta herhangi bir sıkıntı yok şu an, fakat
güneyde güvenlik nedeniyle büyük sıkıntı yaşıyoruz. Üstelik
işadamlarımız ve müteahhitlerimiz bu olaydan önce yavaş yavaş aşağı
taraflara da gitmeye, özel sektör ve kamu sektöründen proje almaya
başlamışlardı. Müteahhitlik hizmetlerinde Türkmenistan’dan sonra en
fazla proje aldığımız 2. ülke şu an Irak. Lojistikte en önemli
partnerimiz Irak. Şu an Türkiye’nin yurt dışına çıkan araç
sayısının yarıdan fazlası Habur Sınır Kapısı’ndan Irak’a gidiyor.
Yalnız şu an itibariyle kuzey-güney yolları kapalı. Sadece Irak
Kürdistan bölgesine giden araçlarımız rahat gidebiliyor. Yollar
kapalı olduğu için güney tarafa giden ürünleri biz şu an Zaho ve
Dohuk’ta depolara indirip bekletiyoruz. Çünkü IŞİD nedeniyle bir
tehlike söz konusu. Zaten en büyük yol Musul güzergahıydı. Musul şu
an IŞİD’in elinde olduğu için o yol kullanılmıyor” diye
konuştu.
“TEMENNİMİZ BİR AN ÖNCE GÜVENLİĞİN SAĞLANMASI, TİCARETİN ESKİ
RAYINA GİRMESİ”
Irak’ta bir belirsizlik olduğuna ve orada çalışan binlerce Türk
vatandaşının güvenliğiyle ilgili sürecin ne olacağının
bilinmediğine işaret eden Kılıç, ihracatçılar açısından da
sıkıntının giderek arttığını söyledi. Bazı ihracatçıların,
Irak’taki güvenlik sorunu çözülünceye kadar ihracatlarını
durdurdukları bilgisini veren Kılıç, gidenlerin de yolun açılmasını
beklediklerini ifade ederek, “Irak’ta yaşam devam ediyor. Oradaki
insanların başta gıda olmak üzere ihtiyaçları var. Dolayısıyla
mutlaka bir yol bulunup bunlar gidecek. İlelebet yollar kapalı
kalmaz” şeklinde konuştu.
Mersin’in, Gaziantep, Mardin ve Şırnak ile birlikte Türkiye’den
Irak’a en fazla ihracat yapılan 4 ilden biri olduğunun altını çizen
Kılıç, “Mersin’den Irak’a ihracatımız 2013 yılında 500 bin dolara
yükseldi. Ayrıca ABD ve Avrupa’dan gelen mallar Mersin Limanı’ndan
transit olarak Irak’a gidiyordu. Dolayısıyla bu yaşananlar Mersin
ihracatını, limanı ve Serbest Bölge’yi olumsuz etkiler” ifadelerini
kullandı.
İstanbul’dan sonra en fazla uluslararası taşımacılık yapan firma
ile uluslararası en fazla çalışan araç sayısının Mersin’de
bulunduğuna dikkat çeken Kılıç, bunların büyük kısmının da Irak’a
çalıştığını belirterek, şöyle devam etti: “Yani Allah etmesin daha
kötü bir durumda özellikle taşımacılık sektöründe çok büyük sıkıntı
olur. Bu durum devam ederse ticari yönden kaybımız büyük olacak.
Temennimiz bir an önce orada güvenliğin sağlanması, ticaretin de
eski rayına girmesi. Tabi orada şu an neyin ne olacağı belli değil.
Bizim bilmediğimiz bazı şeyler oluyor, farklı hesaplar dönüyor
Irak’ta.”
“TÜRKİYE, IRAK PAZARINI KAYBETMEZ. ÖNEMLİ OLAN KRİZİ FIRSATA
ÇEVİREBİLMEK”
Olaylar nedeniyle insanların artık ihracata da ithalata da cesaret
edemediklerini, şoförlerin korktuğunu ve endişeli bir bekleyiş
olduğunu vurgulayan Kılıç, şunları söyledi: “Dışişleri
Bakanlığı’nın özellikle taşımacılık konusunda bazı sıkıntıları,
önerileri ve endişeleri var. Şu an IŞİD’in elinde bulunan 32
şoförden sonra başka şoförlerin de onların eline geçmesini
istemiyorlar. Onun için önümüzdeki süreçte güzergahlar ona göre
belirlenecek.”
“Türkiye, Irak pazarını kaybetmez. Çünkü şu an Kuzey Irak özellikle
Kürdistan bölgesi Türkiye’nin bir bölgesi gibi” diyen Kılıç, geçici
sürelerle sıkıntılar olabileceğini, Irak’taki savaş dönemlerinde de
Türkiye’nin Irak ile ticaretinin durmadığını anlatarak, “Tabi
önemli olan bazen krizleri de fırsata çevirmek. Şu an Irak’ta kriz
var. İnşallah biz bunu ticari yönden ülke olarak fırsata
çevirebiliriz. Bu krizden de ülke olarak karlı çıkmayı arzuluyoruz”
dedi.
“HÜKÜMETTEN YOL GÜVENLİĞİYLE İLGİLİ GİRİŞİM BEKLİYORUZ”
Gelişmelerle birlikte son 10 günde Irak’taki motorin fiyatlarının
yüzde 20 arttığı, benzinde ise sıkıntı yaşandığı bilgisini de veren
Kılıç, bunun da direk taşımacılığı etkilediğini bildirdi. Kılıç,
“Zaten Suriye’de iç savaş devam ediyor ve ihracatımız yok denecek
kadar az. Irak’ta da durum böyle devam ederse daha da kötü olur. İç
piyasada bir daralma olabilir. Çünkü Irak bizim sıcak para
kaynağımız. Dolayısıyla Irak pazarı bizim için çok önemli.
Yollardaki güvenliğin artırılmasını istiyoruz. Özellikle Irak
Kürdistan bölgesinde çalışan vatandaşlarımız ve şoförlerimizin
güvenliği için hükümetimizden, oradaki yerel hükümetin yol
güvenliğini sağlaması konusunda girişimde bulunmasını istiyoruz”
diye konuştu.
Kılıç, en büyük temennilerinin ise 49 başkonsolosluk personeli ile
32 şoförün bir an önce sağ salim Türkiye’ye dönerek ailelerine
kavuşmaları olduğunu sözlerine ekledi.
(İHA)