Gülün Ergenekon yorumu
Abone olErgenekon iddianamesinin açıklanmasının ardından Abdullah Gül ilk kez konuştu. Baba ocağından ne mesajlar iletti?
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül anne- babasını ziyaret için
geldiği memleketi Kayseri'de, gündemdeki Ergenekon iddianamesiyle
ilgili soruları yanıtladı ayrıca kaldığı bağevinin bahçesinde
domates biber patlıcan topladı, anne ve babasıyla hasret
giderdi.
Hayrünnise ve Abdullah Gül çifti dün öğleden sonra Ankara'dan Emniyet Genel Müdürlüğü'ne ait Sikorsky helikopterle Kayseri'ye geldi. Gül çifti, Kayseri'de doğrudan ‘Kergah Bağları' olarak bilinen Melikgazi İlçesi Eğribucak Mahallesi, Gül Caddesi Gül Sokak'taki bağevine geçti. Cumhurbaşkanı Gül, katarakt ameliyatı olan annesi Adiviye Gül'e ‘Geçmiş olsun' dedikten sonra babası Ahmet Hamdi Gül'ün elni öpüp, kardeşi Macit Gül ve yeğenleriyle kucaklaştı.
Cumhurbaşkanı Gül bağevinde bir süre kaldıktan sonra dün akşam saat 21.30'da, 06 BK 2719 plakalı siyah Mersedes otomobille, babasına ait bağevinden çıktı, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki'nin Melikgazi İlçesi Hisarcık Beldesi'ndeki bağevine geldi. Bu sırada jandarma ve polis çevrede önlem alarak, gazetecilerin eve yaklaşmasını engelledi. Cumhurbaşkanı Gül ve eşi Hayrünnisa Gül, saat 01.00 sıralarında, baba Ahmet Hamdi Gül'ün bağevine döndü.
BABASIYLA BİBER BAMYA TOPLADI
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, geceyi geçirdiği bağevinde günün erken satlerinde uyanıp Ahmet Hamdi Gül ile birlikte bahçeden biber, bamya, salatalık, kabak ve fasülye topladı.
Öğleyin gazetecileri bağevinin bahçesine davet eden Cumhurbaşkanı Gül, meyve suyu ikram etti ve onları gezmeleri için Çankaya Köşkü'ne davet eti. Sağına annesi Adviye, soluna babası Ahmet Hamdi Gül'ü alarak objektiflere poz veren Abdullah Gül, bahçedeki kuyuyu göstererek, “Babamla birlikte kışın buraya gelip, kuyaya kar basardık. Sonra yazın da bu suyu kana kana içerdik. Çocukluğumda yaz ayları burada, yani bağ ortamında geçti. O zaman evler tabii böyle donanımlı değildi ama günler de çok güzeldi” dedi.
“ERGENEKONDA MAHKEMELER GÖREVİNİ YAPACAK”
Gazetecilerin, Ergenekon davası iddianamesiyle ilgili soruları karşısında Abdullah Gül, “Bu konuda ben bir şey söylemem. Mahkemeler görevlerini yapacaklar. Mahkemeye intikal etmiş konuda konuşmam” demekle yetindi. Ardından Türkiye'nin geleceğine ilişkin görüşlerini belirten Gül, şöyle dedi:
“Size Türkiye’nin gelecğine ilişkin bir şeyler söylemek istiyorum. Türkiye’nin geleceği çok parlak. Her şey daha güzel olacak. Bu işin güzelliğini sanlayabilmek için eskisiyle mukayese etmek gerekir. Ülkemizin geleceğiyle ilgili olumlu gelişmeler, yenilenmeler oluyor. Bunlara şahit oluyoruz. Türkiye olarak, toprak ve insan potansiyelimiz var. Dünyada ve bölgede çok itibarlı bir ülkeyiz.”
Abdullah Gül, Türkiye'nin ABD ve İran arasındaki ilişkilerde oynadığı rolle ilgili bir soruya da, “Söylediğim gibi, Türkiye artık problem çözen ülkedir. Bölgemizdeki ve dünyadaki problemleri çözmek için elimizden geleni gayreti gösteriyoruz” karşılığını verdi.
“BÜYÜKANIT PAŞA BABAMIN DOSYASINI GETİRDİ”
Sohbet sırasında babası Ahmet Hamdi Gül’ün bu yaşında halen çalıştığını ve fabrikaya giderek birikimlerini gençlere aktardığını söyleyen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, “Babam emekliliği asla kabul etmiyor. Her gün fabrikaya gidiyor” dedi.
Babasının, emekli olduğu Hava İkmal Bakım Merkezi'ndeki çalışmalarından da söz eden Abdullah Gül, “Genelkurmay Başkanımız Yaşar Büyükanıt Paşa bana babamın emekli olduğu Hava İkmal Bakım Merkezi'ndeki askeri işçi sicillerini içeren bir dosya getirdi. Burada babama ilişkin bilgiler, yaptığı işler, aldığı takdirlere ilişkin belgeler vardı. Çok mutlu oldum” dedi.
BABANIN SÖZLERİ
Bu sırada Abdullah Gül'e dönen baba Ahmet Hamdi Gül de “Askeri fabrikada 1943 yılından 1972 yılına kadar çalıştım. O yıllarda bu kadar teknoloji ve makina parkı yoktu. Bir çok aleti ve parçayı elde yapardık. Özellikle uçak parçalarını tornada oluştururduk. Sonra emekli oldum. Emekliyim deyip, işten elini ayağını çeken kendini musalla taşında bulur. Onun için çalışmak gerekli” dedi.
Bu sözler üzerine Abdullah Gül, annesi Adeviye Gül’e dönerek “Bak babam ne diyor” dedi. Adeviye Gül de “Baban doğru söylüyor. Herkes gücü yettiğince çalışmalı” karşılığını verdi.
Cumhurbaşkanı Gül, gazetecilere bağı gezdirirken çevredeki Kükürttepe, Yılanlıdağ, Hasan Dağı'nı tek tek sorup, çoçukluğuyla ilgili anılarını anlattı.
Hayrünnise ve Abdullah Gül çifti dün öğleden sonra Ankara'dan Emniyet Genel Müdürlüğü'ne ait Sikorsky helikopterle Kayseri'ye geldi. Gül çifti, Kayseri'de doğrudan ‘Kergah Bağları' olarak bilinen Melikgazi İlçesi Eğribucak Mahallesi, Gül Caddesi Gül Sokak'taki bağevine geçti. Cumhurbaşkanı Gül, katarakt ameliyatı olan annesi Adiviye Gül'e ‘Geçmiş olsun' dedikten sonra babası Ahmet Hamdi Gül'ün elni öpüp, kardeşi Macit Gül ve yeğenleriyle kucaklaştı.
Cumhurbaşkanı Gül bağevinde bir süre kaldıktan sonra dün akşam saat 21.30'da, 06 BK 2719 plakalı siyah Mersedes otomobille, babasına ait bağevinden çıktı, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki'nin Melikgazi İlçesi Hisarcık Beldesi'ndeki bağevine geldi. Bu sırada jandarma ve polis çevrede önlem alarak, gazetecilerin eve yaklaşmasını engelledi. Cumhurbaşkanı Gül ve eşi Hayrünnisa Gül, saat 01.00 sıralarında, baba Ahmet Hamdi Gül'ün bağevine döndü.
BABASIYLA BİBER BAMYA TOPLADI
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, geceyi geçirdiği bağevinde günün erken satlerinde uyanıp Ahmet Hamdi Gül ile birlikte bahçeden biber, bamya, salatalık, kabak ve fasülye topladı.
Öğleyin gazetecileri bağevinin bahçesine davet eden Cumhurbaşkanı Gül, meyve suyu ikram etti ve onları gezmeleri için Çankaya Köşkü'ne davet eti. Sağına annesi Adviye, soluna babası Ahmet Hamdi Gül'ü alarak objektiflere poz veren Abdullah Gül, bahçedeki kuyuyu göstererek, “Babamla birlikte kışın buraya gelip, kuyaya kar basardık. Sonra yazın da bu suyu kana kana içerdik. Çocukluğumda yaz ayları burada, yani bağ ortamında geçti. O zaman evler tabii böyle donanımlı değildi ama günler de çok güzeldi” dedi.
“ERGENEKONDA MAHKEMELER GÖREVİNİ YAPACAK”
Gazetecilerin, Ergenekon davası iddianamesiyle ilgili soruları karşısında Abdullah Gül, “Bu konuda ben bir şey söylemem. Mahkemeler görevlerini yapacaklar. Mahkemeye intikal etmiş konuda konuşmam” demekle yetindi. Ardından Türkiye'nin geleceğine ilişkin görüşlerini belirten Gül, şöyle dedi:
“Size Türkiye’nin gelecğine ilişkin bir şeyler söylemek istiyorum. Türkiye’nin geleceği çok parlak. Her şey daha güzel olacak. Bu işin güzelliğini sanlayabilmek için eskisiyle mukayese etmek gerekir. Ülkemizin geleceğiyle ilgili olumlu gelişmeler, yenilenmeler oluyor. Bunlara şahit oluyoruz. Türkiye olarak, toprak ve insan potansiyelimiz var. Dünyada ve bölgede çok itibarlı bir ülkeyiz.”
Abdullah Gül, Türkiye'nin ABD ve İran arasındaki ilişkilerde oynadığı rolle ilgili bir soruya da, “Söylediğim gibi, Türkiye artık problem çözen ülkedir. Bölgemizdeki ve dünyadaki problemleri çözmek için elimizden geleni gayreti gösteriyoruz” karşılığını verdi.
“BÜYÜKANIT PAŞA BABAMIN DOSYASINI GETİRDİ”
Sohbet sırasında babası Ahmet Hamdi Gül’ün bu yaşında halen çalıştığını ve fabrikaya giderek birikimlerini gençlere aktardığını söyleyen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, “Babam emekliliği asla kabul etmiyor. Her gün fabrikaya gidiyor” dedi.
Babasının, emekli olduğu Hava İkmal Bakım Merkezi'ndeki çalışmalarından da söz eden Abdullah Gül, “Genelkurmay Başkanımız Yaşar Büyükanıt Paşa bana babamın emekli olduğu Hava İkmal Bakım Merkezi'ndeki askeri işçi sicillerini içeren bir dosya getirdi. Burada babama ilişkin bilgiler, yaptığı işler, aldığı takdirlere ilişkin belgeler vardı. Çok mutlu oldum” dedi.
BABANIN SÖZLERİ
Bu sırada Abdullah Gül'e dönen baba Ahmet Hamdi Gül de “Askeri fabrikada 1943 yılından 1972 yılına kadar çalıştım. O yıllarda bu kadar teknoloji ve makina parkı yoktu. Bir çok aleti ve parçayı elde yapardık. Özellikle uçak parçalarını tornada oluştururduk. Sonra emekli oldum. Emekliyim deyip, işten elini ayağını çeken kendini musalla taşında bulur. Onun için çalışmak gerekli” dedi.
Bu sözler üzerine Abdullah Gül, annesi Adeviye Gül’e dönerek “Bak babam ne diyor” dedi. Adeviye Gül de “Baban doğru söylüyor. Herkes gücü yettiğince çalışmalı” karşılığını verdi.
Cumhurbaşkanı Gül, gazetecilere bağı gezdirirken çevredeki Kükürttepe, Yılanlıdağ, Hasan Dağı'nı tek tek sorup, çoçukluğuyla ilgili anılarını anlattı.