Güllüce: Keleş ve sandık bir arada olmaz
Abone olÇevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, seçim kampanyasında HDP'nin batıda ve doğuda farklı konuştuğunu söyledi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, HDP'yi eleştirerek,
"Hem keleş, hem sandık bir arada olmaz. Maalesef o
huylarını terk edemediler" dedi.
Güllüce, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bakanlık olarak 7 Haziran'dan sonra yeni projelerini hayata geçireceklerini aktardı.
Bakanlık olarak çok geniş bir alana hizmet ettiklerini vurgulayan Güllüce, "Yeni dönemde bakanlığımızın çok geniş alanda yeni projeleri var. Tapu Kadastro, hayata geçirilecek yeni projemizle dünyaya açılacak. Kadastro modernleşecek ve bu projeyi de dünyada sayılı ülkeler uyguluyor. İller Bankası'nı geliştirerek dünya pazarına açmayı düşünüyoruz. Afrika ve Asya pazarlarında müşavirlik firması olarak iyi bir birikimi olan İller Bankası'nı buralarda hizmete açmayı hedefliyoruz" dedi.
Güllüce, bakanlık olarak depolama, katı atık, atık su tesisleri projelerini tamamlayarak, yeni projelerle 2023 hedeflerine doğru ilerleyeceklerini bildirdi.
Türkiye'nin "dünya ile boy ölçüşecek" bir konuma geldiğini ifade
eden Güllüce, şöyle konuştu:
"Şehirlerin ruhunu göze alan bir kentsel dönüşüm çalışması kapsamında çalışmalar var. Kentsel dönüşümü hızlandıran, çoğaltan, teşvik eden yapıya doğru gidiyoruz. 129 belediyeye yetki vermiş durumdayız ve patır patır diğerleri de geliyor. Talepler doğrultusunda bunları artırmayı düşünüyoruz. Kentsel dönüşüm Türkiye'de milyarlarca dolarlık bir projedir, katrilyonluk rakamlarla ifade edilen bir projedir. Türkiye'deki kötü yapı stokunu hızla bitirecek hamle çalışması yapıyoruz. Yeni dönemde, yeni Türkiye'yi, yeni projelerle 2023'e hazırlayacağız.
NE BİR NE İKİ KAÇ YÜZ OLDUĞU BELLİ OLMAYAN YÜZLERİ VAR
Bakan Güllüce, 7 Haziran'da yapılacak genel seçimlere değinerek, muhalefet partilerini eleştirdi. Güllüce, HDP'nin terör örgütü PKK'nın baskısıyla vatandaştan oy istediğini herkesin bildiğini anlattı.
HDP'nin, yalan ve tehditlerle kimseyi kandıramayacağını aktaran Güllüce, şunları kaydetti:
"Vatandaş zaten olanları değerlendiriyor. Bir insana hani eskiden 'İki yüzlü' derlerdi. Fakat bunlarda ne bir, ne iki, kaç yüz olduğu belli olmayan yüzleri var. Mersin'de başka, İzmir'de başka, Muş'ta başka, Ağrı'da başka, İstanbul'da başka, doğuda başka, batıda başka. Ondan sonra 'barajı aşamazsak' diyerek insanı ve devleti tehdit eden bir üslup. 78 milyon insanı tehdit eden bir üslup. Televizyona çıktığı zaman ise rolleriyle ne kadar barış sever, bir saz aşığı, bir halk ozanı yüzlü. Ama millette yemiyor bunu. Bu tehditle 78 milyon insanı kandıracağını sanmasın. Doğuda insanlar her gün bizi arıyorlar. Hem keleş, hem sandık bir arada olmaz. Maalesef o huylarını terk edemediler. Vatandaşın ciddi manada hem doğuda, hem batıda bu nedenle ciddi kızgınlıkları var."
ÖLDÜRÜLEN TÜRKMENLERİN KANINDA VERECEKLERİ HESAPLARI VAR
Bakan Güllüce, Paralel Devlet Yapılanması'nın Türkiye'deki faaliyetlerinin de herkesçe bilindiğini anlatarak, MİT tırlarının Hatay ve Adana'da durdurulmasına ilişkin yapılan haberlerin de yanlış olduğunu belirtti.
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Bayırbucak Türkmenlerine yapılan yardımlarla ilgili açıklamaların son derece doğru olduğunu vurgulayan Güllüce, "Bayırbucak Türkmenlerini koruması, Türkiye'nin şeref, haysiyet duyacağı bir şeydir. Oradaki kardeşlerimiz, dindaşlarımız, ırkdaşlarımız, mazlumlardır, bizim insanlarımız. Bıraksaydık da öldürseler miydi? Yani Esad'ın zulmüne karşı silahsız, güvenliksiz, ilaçsız, gıdasız, ekmeksiz, çocukları için sağlık malzemeleri olmadan mı yaşasalardı? Tam tersine biz insani görevimizi yaptık" diye konuştu.
Güllüce, Türkmenlere yönelik yapılan zulme seyirci kalmanın mümkün olmadığını anlatarak, şunları söyledi:
"Başbakanımız da söylüyor, 'biz bunlara yardım ettik' diye. Onlar bizim kardeşlerimiz. Atılan bombalarla daha geçende yine Türkmenler öldürüldü. Türkmen kardeşlerimiz o zulüm altında, varil bombalarının altında kalırken kardeşlerimize 78 milyon insan olarak, kendi soydaşımız ve kendi ırkımızdaki insanlara yardım etmeyecektik ne yapacaktık? Bırakalım Esad sizi öldürsün mü deseydik? Bunu anlamakta zorlanıyorum ve bunu niye malzeme yaparlar anlamış değilim. Aslında bunu neden yaptıklarını onlara sormak lazım. Bunu anlamak mümkün değil, hoş değil, çirkin bir şey. Orada öldürülen her Türkmenin kanında onların verecekleri hesapları vardır. Günahtır yapmayın."