Güleyrum halina katila katila
Abone olBeyoğlu İstiklal Caddesi üzerinde toplanan Türk Eğitim-Sen üyeleri, hükümeti işte bu moda şarkı ile protesto etti..
Beyoğlu İstiklal Caddesi üzerinde toplanan Türk Eğitim-Sen
üyeleri, Davut Güloğlu'nun "Katıla Katıla" isimli şarkısını yeniden
yorumlayarak, hükümet ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı protesto
etti. Grup, "Nerede o eski Kasımpaşalı, bir anda oldu eli maşalı"
diyerek Erdoğan'a tepkilerini dile getirdi. Türk Eğitim-Sen
üyelerinden oluşan yaklaşık 50 kişilik grup, saat 12.30 sıralarında
İstiklal Caddesi üzerinde toplandı. Grup üyeleri, batık bankaların
hortumlanmasının vebalinin eğitim çalışanlarına fatura edildiğini
iddia ederek, AK Parti hükümetini eleştirdi. Göstericiler, eylem
öncesinde Davut Güloğlu'nun "Katıla Katıla" isimli şarkısını mizahi
bir yorumla Başbakan Erdoğan'a hitaben söyledi. Grup, sözlerini "Ne
oldu sana, ne oldu böyle, ne oldu sana, ne oldu Tayyip, memura
yüzde 5 ayıptır ayıp. Nerede o eski Kasımpaşalı, bir anda oldu eli
maşalı" şeklinde değiştirdiği şarkıyı söyleyerek İstiklal
Caddesi'nde yürüdü. Türk-Eğitim Sen İl Başkanı Hanefi Bostan,
"Haklarımızı gasp eden iktidara gösterdiğimiz sabır ve hoşgörü sona
ermiştir. Emeğimizin ve alın terimizin hakkını istiyoruz" dedi.
Bostan, Milli Eğitim Bakanlığı'ndan vekaleten yapılan bütün idareci
atamalarının iptalini istediklerini belirterek, "Kaderi siyasilerin
insafına terk edilmiş çağdaş kölelik yerine insanca muamele
istiyoruz. Bizi dinlememeye devam edecek olursanız, sizden
öncekileri sildiğimiz gibi sizi de sileceğimizden hiç şüpheniz
olmasın. Bu ülke bizim, biz halkız. Bizim sesimiz halkın sesidir,
sesimize kulak veriniz, yoksa sizi AB bile kurtaramaz" diye
konuştu. Hanefi Bostan, sıfır zam konusunda da şunları söyledi:
"Düşük gelirli milyonlarca kamu ve eğitim çalışanının en hayati
temel ihtiyaç maddelerine yapılan zamlar katlanarak büyüyor. Eğitim
çalışanının karşısına yüzde 5 veya 0 zamla çıkan hükümet, çay ve
şeker gibi zorunlu gıdalara yüzde 20, köprü ve otoyola yüzde 25
zammı gözünü kırpmadan yapıyor. Çocuğunun okul masrafını
karşılayamadığını düşünen milyonlarca dar gelirlinin gözünün içine
baka baka üniversite harçlarına yüzde 20-35 zam isteyen YÖK
karşısında dut yemiş bülbül gibi susuyor. Ülkemizde 4 kişilik bir
ailenin yoksulluk sınırı 1 milyar 545 milyon, açlık sınırı ise 500
milyon lira civarındadır. Eğitim çalışanının ortalama maaşı ise 550
milyon liradır. Görüldüğü gibi eğitim çalışanlarının tamamı
yoksulluk sınırının altında, yüzde 80'i ise açlık sınırında veya
altında maaş almakla yüz yüze bırakılmıştır. 8 ayda bütün cilası
dökülen hükümet, bu zulmü daha ne kadar devam ettirebileceğini
sanıyor. Artık meydanlara iniyoruz." Grup, yapılan açıklamanın
ardından dağıldı.