Gülenin oturum vizesine onay
Abone olFethullah Gülen'in ABD'de vize satüsü ile ilgili dava sonuçlandı. Mahkeme, Gülen'in gerekli şartlabaşvuru dilekçesinin onaylanmasını isteyeceğini açıkladı.
Gülen'in ABD'deki vize statüsüyle ilgili süreç, bazı medya
organları tarafından kasıtlı olarak ''ABD, Gülen'in vizesini
uzatmadı'' şeklinde çarpıtılmıştı.
Foreign Policy dergisinin “Dünyanın en büyük 100 entelektüeli“
anketinde birinci seçilen Fethullah Gülen Hocaefendinin ABD'deki
oturum izni için açılan dava sonuçlandı. Mahkeme, Gülen'in oturum
için gerekli bütün prosedürü yerine getirdiğine karar verdi.
Gülen, oturum başvurusunu güçlendirme çerçevesinde, hukuki statü
talep etmiş, ancak başvurusu, yetkili kurum ABD Göçmenlik
Bürosu'nca reddedilmişti. Bunun üzerine Gülen de ABD'deki avukatı
aracılığıyla Göçmenlik Bürosu'nu ve bağlı bulunduğu İç Güvenlik
Bakanlığı'nı dava etti. Devam eden bu hukuki süreç dün sonuçlandı
ve tarafların sunumlarını inceleyen Amerikalı hakim Steward Dalzel,
Gülen'in gereken bütün prosedürü yerine getirdiğini, bu durumda
Gülen'in dilekçesinin reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu
açıkladı.
Amerikalı hakim, Göçmen bürosunun, Gülen'e, eğitim alanında
'fevkalade' nitelikte işler yapmış olan yabancı şahsiyetlere
verilen türde bir hukuki statü verilmesi yönünde, karar verdi. Bu
kararla Fethullah Gülen'in ABD'de oturumuyla ilgili bazı medya
organlarının iddia ettiği herhangi bir olumsuz durum kalmamış
oldu.
GÜLEN'İN ABD İKAMETİ HUKUKİ SÜRECİ ÇARPITMIŞLARDI
Fethullah Gülen'in ABD'deki vize statüsüyle ilgili süreç bazı medya
organları tarafından ''ABD, Gülen'in vizesini uzatmadı'' şeklinde
çarpıtılmıştı. Tercüme ve yorum hatalarıyla dolu olan bu haberlerde
sanki Amerika'da Gülen'e karşı savcılık tarafından bir iddianame
yazılmış, dava açılmış ve Gülen de bu davayı kaybetmiş mesajı
verilmeye çalışılmıştı. Halbuki o dönemde Gülen'in oturum için
yaptığı başvuru süreci henüz sonuçlanmamıştı.
Bu ve benzeri asılsız haberlerle yıpratılmaya çalışılan Fethullah
Gülen Hocaefendi, evrensel değerler ve dünya barışına katkısından
dolayı bütün dünya'da her geçen gün daha fazla ilgi odağı haline
geliyor. En itibarlı uluslar arası basın yayın organlarında
haberler ve makaleler neşrediliyor. Dünyanın birçok üniversitesinde
adına kürsüler kuruluyor, akademik çalışmalar yapılıyor Foreign
Policy dergisinin Dünyanın en büyük 100 entelektüeli anketinde
birinci seçilmesi de bunun son göstergelerinden biri oldu.
MÜSLÜMAN TERÖRİST OLAMAZ
Gülen, İslam dinini temsil yönüyle de büyük beğeni aldı. Dünyanın
terör belasıyla uğraştığı ve Müslümanlara yönelik çirkin ithamların
yapıldığı bu dönemde "Bütün terör faaliyetleri, kimden ve nereden
gelirse gelsin, barışa, huzura vurulan en büyük darbedir"
yaklaşımıyla hangi sebeple ve hangi maksada yönelik olursa olsun
hiçbir terör faaliyetinin katiyen tasvip edilemeyeceğini anlattı.
"Müslüman terörist, terörist Müslüman olamaz" sözü ise terör
hadiselerine karşı İslam dünyasının en önemli mesajı oldu.
Yine Anadolu'da başlayan eğitim faaliyetleri Gülen'in teşvikleriyle
dünyanın dört bir yanına yayıldı. Okullarda yetişen öğrenciler
Türkçeyi ve Türk kültürünü öğrenerek ülkeleriyle Anadolu arasında
bir köprü vazifesi görüyor.
Bütün bunlar; Gülen'in insanlığı kucaklayan sevgi ve hoşgörü
anlayışını ve teşvik ettiği hizmetlerle dünya barışına yaptığı
katkıyı, daha iyi anlayabilme ilgisi, merakı ve gayretinin sonucu
olarak ortaya çıkıyor. Dünya bu kadar ilgiye mazhar olmuş bir
aydını anlamaya çalışırken, Türkiye’de bazılarının özellikle bazı
medya organlarının yapılan bunca faydalı ve ülke insanının ufkunu
açan çabaları görmezden gelmesini ise anlamak mümkün olmuyor.