Gülenden Papaya tepki
Abone olPapa 16. Benedikt'in sözleriyle ilgili Fethullah Gülen bir açıklama yayınladı.
Gülen, bir din adamına yakışmadığını kaydettiği Papa'nın
sözlerinin İslamiyet’e önyargılı yaklaşım olduğunu ifade
ediyor:
"Hazreti Adem’den Resul-ü Ekrem'e kadar bütün enbiya ve mürselinin
mesajlarında yer alan tâli konularla alakalı farklılıkların hiçbiri
asıl mesajın ruhuna dokunmamaktadır. Semavi din mensupları
arasındaki ayrılıklar, ihtilaflar ve bunlardan kaynaklanan kavga ve
muharebeler dinden diyanetten değil, ilahi mesajın aslına sadık
kalamamış, kinin, nefretin, menfaat ve çıkarın çocukları olan
mübtedi din müntesiplerinin ortaya attıkları yanlış yorumlardan,
inhiraflardan, heva ve hevesten kaynaklanmaktadır."
Gülen; İslam'ı şiddet yanlısı bir sistem ve bir tepki felsefesi
konumuna indirgemenin siyasi ve ideolojik bir yorum olduğunu
anlatıyor:
"İslam’a siyasi ideolojik açıdan yaklaşanlar, bazen bir önyargıdan,
bazen de Müslüman görünen bazı kimselerin tutarsızlıklarından ve
kötü örnek olmalarından dolayı ona mevcut ve hakim düşünce
sistemlerinin ve ideolojilerin penceresinden bakmaktan ve
dolayısıyla yanlış yorumlara girmekten kurtulamamışlardır. İslam’ı
şiddet yanlısı bir sistem ve bir tepki felsefesi konumuna
indirgemek de aynı bakış inhirafından kaynaklanan yanlış
yorumlardan birisidir. Provokasyonlara ve içtimai infiale açık
böyle bir yanlışın din adamlarınca yapılması ise ziyadesiyle esef
vericidir."
Gülen açıklamasında İslam’ın mesajlarının inceliklerini
hatırlatıyor, ona önyargıyla bakanların ruh halini ortaya
koyuyor:
"Oysa İslam’ın her mesajı evrensel sulhten bir nağme, içtimai
ahenkten bir beste, hoşgörü ve diyalogdan da birer nefestir.
Kabalık, hoyratlık, kin ve nefret, ona; şartlanmışlık ve önyargı
ile bakanların ruh yapılarına ait akisler ve cahil müntesiplerinin
de hazımsızlıklarından kaynaklanan gaseyanlardır. Çünkü İslam’ın
girip yerleştiği bir kalpte yaratandan ötürü ve yaratılanların
hatırına sadece ve sadece sevgi vardır, alaka vardır, hoşgörü
vardır."
Fethullah Gülen günümüzde her dinden din adamlarının üzerine
düşen sorumluluğun önemine değiniyor:
"Diğer taraftan bugün asırlık savaşlardan ve çatışmalardan yorgun
düşmüş bulunan dünyamız, beşerin tatmin olmaz iştahı karşısında
yeni çatışmalara zemin olma istidadı göstermektedir ve yeryüzünü
barış kaynaşma sevgi ve dostluk beşiği haline getirebilmek için
sorumluluk duygusu taşıyan herkesin, özellikle de değişik diyanet
mensuplarının birer barış ve diyalog elçisi olmaları gerekmektedir.
Bundan dolayıdır ki yakın tarihte Vatikan, geçmişte yaptıklarından
ve haçlı seferlerindeki rolünden dolayı özür dileme lüzumu
duymuştur."
Gülen; Papa'nın bu açıklamasıyla Haçlı seferlerindeki rolünden
dolayı özür dileme lüzumu duyan Vatikanla çeliştiğini
vurguluyor:
"Fakat maalesef Papa 16. Benedikt'in yaptığı konuşma 14. asrın
sonlarında Bizans İmparatoru İkinci Mihail Paleologos'un anlayışını
esas alan ve Vatikan'ın özür dileme ihtiyacı hissetmesine sebep
olan anlayışla uyuşmayan, şahsına münhasır bir durum arz
etmektedir. Zira konuşmada hem İslam’ın uluhiyet inancı hafife
alınarak hem de Resul-ü Ekrem Efendimize çirkin isnatlarda
bulunarak Müslümanlar rencide edilmektedir."
Fethullah Gülen Papa'nın açıklamalarının yol açabileceği
tehlikeleri hatırlatıyor:
"Katolik dünyasının liderliğini yapan en müessir ağızdan çıkan bu
tür cümleler ve cümlelere dayelik eden düşüncelerin tabanda kabulü,
yeryüzünü haçlı seferleri döneminde olduğu gibi kana bulamak
isteyen radikal gruplara cesaret verici mahiyettedir."
Gülen Papa'nın özür dilemesi gerektiğini ifade ediyor ve çok
önemli bir gerçeğin altını çizerek provokasyona gelinmemesi
konusunda uyarıda bulunuyor:
"Ümit ederim en azından bir özür bekleyen Müslümanlar -ki bu
inananların en tabii hakkıdır- yüce dinimizin getirdiği ve Şefkat
Peygamberinin temsil ettiği ahlaki esaslar çerçevesinde medenice
tepkiler ortaya koyar ve yakın geçmişte karikatür krizi sebebiyle
şahit olduğumuz türden provokasyonlara asla gelmezler."
Fethullah Gülen açıklamasının sonunda Papa'nın sözlerinin,
diyaloğa duyulan ihtiyacı bir kez daha gözler önüne serdiğine vurgu
yapıyor:
"Ayrıca Papa 16. Benedict'in konuşması göstermiştir ki insanlık
ailesinin diyaloga her zamankinden daha fazla ihtiyacı vardır.
Önemli olan küreselleşen dünyada aynı yerküreyi paylaşan, paylaşmak
zorunda olan insanlar olarak bizlerin; dini, siyasi, kültürel,
ideolojik farklılıklarımızdan doğan mesafeleri aşacak performanslar
ortaya koyarak, Allah resulü'nün ve İslam'ın, insanların fıtratla
uyum içinde yaşayabilmeleri hususunda getirdiği müstesna
prensipleri herkese gösterebilmemizdir."