Gülen neden dönmüyor? Bomba iddia!
Abone olNur cemaatinin önde gelen isimlerinden Akgündüz Gülen'in Türkiye'ye gelememesiyle ilgili bomba bir iddia ortaya attı.
Akgündüz, Gülen'in çevresinde onu devre
dışı bırakmak isteyenler olduğunu hatta onun Türkiye'ye gelmesini
engellemeye çalıştıklarını iddia etti.
Rotterdam İslam Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet
Akgündüz dershane krizini yorumlarken hükümetle asker arasında
kamuoyunun bilmediği olayları da anlattı. Akgündüz "Fethullah
Gülen, 2004 MGK'sında Başbakan Erdoğan'ın nasıl tavır aldığını
bilse, sabaha kadar ona dua ederdi" diyor
Prof. Dr. Ahmet Akgündüz, Rotterdam İslam Üniversitesi
Rektörlüğü'nün yanı sıra Osmanlı Araştırmaları Vakfı
Başkanlığı görevini de yürütüyor. Milli Eğitim Bakanlığı'nın
dershanelerin özel okullara dönüşmesini amaçlayan projesinden sonra
hükümet ile cemaat arasındaki gerilim, cemaatin 2004 yılı MGK'sıyla
ilgili çıkardığı haberler sonucu, farklı boyutlara ulaştı.
Sabah gazetesine konuşan Prof. Dr. Akgündüz hükümet ile
cemaat arasındaki olayları analiz ederken, 2004'teki MGK toplantısı
hakkındaki bilinmeyenleri de ilk kez dile getirdi. Prof. Dr.
Akgündüz ayrıca Başbakan Erdoğan'ın yurtiçinde ve yurtdışında
devlet başkanlarıyla yaptığı görüşmelerde cemaati savunduğunu da
anlattı.
ZİHNİYET ESARETİ
VARDI
- İslam dünyası 150 yıldır bir türlü ayağa kalkamadı.
Özellikle son yıllarda yeniden hareketlenme belirtisi var
mı?
- 1990'lı yıllara gelince İslam âleminde bir ferahlama, genişleme
başladı. 1960'a kadar 50 küsur devlet esaret altındaydı. Bunun da
çok büyük etkisi var. Sadece Türkiye bir şeyler yapabilirdi ama o
da zihniyet esaretindeydi. Bana göre 1000 yıl İslam'ın
bayraktarlığını yapan Türk milleti, yine liderliği ele aldı. Buna
neo-Osmanlı diyen Avrupalılar, Arap âlemi ile aramızı açmaya
çalışıyor. Bir defa Türk milleti, diğer milletlerden farklı olarak
hiçbir zaman hegemonya altına girmemiş. Parçalanmış fakat hiçbir
devletin sömürgesi olmamış. Hakikaten İslamiyet en doğru şekilde
Türkiye'de yaşanıyor.
- Son 11 yıldır iktidarda olan AK Parti hükümetinin
seçimleri sürekli kazanmasının sırrı nedir?
- Mesele şahıslarla değil, ekiple alakalı. Eskiden memleketi idare
edenler yüzde 80'i yiyorlardı yüzde 20'sini de millete harcamaya
çalışıyorlardı ama yol masrafına bile yetmiyordu. Ben Diyarbakır'ın
Çüngüş kazası, Malkaya Köyü'ndenim. Bizim köylerin dağlarına eski
hükümetler tarafından o zamanın parasıyla 5 trilyon tahsisat çıktı.
İhaleyi eski bir siyasi kazandı. 5 milyona yakın fidan getirdi,
büyük dağdaki dereye döktü, üzerini de taşla kapladı. Gidip
istihkakını aldı. Bu hükümet iki yıl önce yine benim köyümün
ormanlaşması için 5 milyonluk tahsisat çıkardı. Kaymakam takip etti
'Ağaçlar yeşermeden istihkakı ödemem' dedi. Menderes, Özal ve
Erdoğan... Bu üç lider milletle aralarındaki kan uyuşmazlığını
kaldırdı. Halk 'Bunlar bendendir' dedi.
- Halkın sevdiği liderler olarak Menderes, Özal ve
Erdoğan'ı saydınız ama Demirel'den söz etmediniz. Oysa Nur Hareketi
her zaman Demirel'i desteklemişti.
- Nur Cemaati'nin Demirel'e destek vermesinin nedeni, komünizmin
karşısında yer almasıdır. 1990'da komünizm yıkılınca şartlar
değişti. Demirel cumhurbaşkanıyken Taksim Camii'nin mütevelli
heyetinin temsilcisiyken İstanbul'daki evine ziyarete gittim ve ona
'Bugün sizi Hürriyet gazetesinin başyazarı Oktay Ekşi köşesinde çok
övdü. Siz Oktay Ekşi'nin övdüğü Demirel misiniz, yoksa bir zamanlar
Nur Cemaati'nin 'Nurlu Demirel' dediği Demirel misiniz?' diye
sordum. Bana 'Ben Oktay Ekşi'nin övdüğü Demirel'im' dedi. Demirel,
Oktay Ekşi'nin söylediği gibi 28 Şubat'ın desteklediği
Demirel'di.
- Son yıllardaki ekonomik ve siyasi gelişmeler, Arap
dünyasıyla Türkiye'yi ne kadar yakınlaştırdı?
- Bugün Mısır veya Suriye'de serbest bir seçim olsa Tayyip Erdoğan
veya Abdullah Gül, cumhurbaşkanı adayı olsalar yüzde 70'le
seçilirler. Bu çok önemli bir hadisedir. Onun için ben İslam
âleminin geleceğinden de üzüntülü değilim. Bu bir doğum
sancısıdır.
- Türkiye'nin hızlı yükselişi sizce kimleri rahatsız
ediyor?
- Biz hızlı atılımlar yapıyoruz. Almanya üçüncü havalimanından
rahatsız. Çünkü Frankfurt Havaalanı işlevini kaybedecek.
Bediüzzaman diyor ki 'Biz fakiriz, hafifiz. Avrupalılar bizi trenle
geçti, biz balonla uçup onları geçeceğiz.' Bence Türkiye şu anda
bunu yaşıyor.
BU BİR DOĞUM
SANCISIDIR
- Gezi eylemlerinin de tam bu sırada başlaması tesadüf
mü?
-Sarıyer'de 100 binin üzerinde ağaç bir tek üniversite inşa etmek
için yakılırken, sesi çıkmayan belli çevreler 10-15 ağaç için
sesini yükseltiyorsa, bu işin arkasında bir iş vardır. Bir makale
kaleme aldım ve kıyametler koptu. Ama aynı görüşümde ısrar
ediyorum. Gezi olaylarını Koç grubu finanse etti. Çünkü Koç
Üniversitesi, Gezi olaylarının bütün altyapısı için günlerce
hazırlık yaptırdı. Maskeler orada hazırlandı. Hatta alıştırma
yaptılar. Nasıl gazlar sıkılacak? Nasıl gidilecek? Nasıl kaçılacak?
Divan Otel'e nasıl ulaşılacak? Bunu bilmeyen yok. Arkasından
kendilerine göre bütün zinde güçleri harekete geçirdiler. 4
Nisan'da CHP yönetim kurulunda olan bir kişi, Gaziantep'e yatırım
yapacak birine 'Sakın yatırım yapma. 1 Haziran'dan sonra Türkiye'de
sokak savaşları başlayacak' diyor. Sadece ve sadece Türkiye'yi
batırmak için. Bakın Olimpiyat'ı elimizden aldılar. Yatırım
yapılmasın diye bazı çevrelere 'Türkiye teröre boğuldu, yatırım
yapmayın' diye mail göndermişler.
- Sizce yurtdışından kimler destek oldu?
- Türkiye ilk kez maddi ve manevi yükselişe geçti. Gezi olayları,
ikinci 31 Mart Vakası'dır. Sultan Abdülhamit'e o 31 Mart
olaylarından sonra veya önce karşı çıkan aynı yedi grup. Gezi
protestolarının organizatörleri aynı çevreler. Kim karşı çıkmış?
Almanya ve İngiltere, Bağdat ve Hicaz demiryolundan dolayı karşı
çıkmış. Bugün de Almanya, Frankfurt Havaalanı'ndan dolayı karşı
çıkıyor. Çünkü orası sıfıra düşüyor. İstanbul merkez havalimanı
oluyor. Alman vakıflarının para verdiğini devletin bütün kurumları
biliyor. Diğer yedi grubun altısı da aynı.
KRALDAN ÇOK KRALCILAR
VAR
- Hizmet hareketini İsrail ya da Amerikan neo-con'lar
etkiliyor olabilir mi?
- Bazen kraldan fazla kralcılar olabilir. Ben onlardan bu manadaki
ittifakları asla beklemiyorum. Ama cemaat çok büyüdü. Bazen Gülen'i
devre dışı bırakarak farklı hareketler yapanlar olduğunu biliyorum.
Hizmet hareketinin lehine olması için kraldan fazla kralcı
davranarak hata yapanlar var.
- Fethullah Gülen'in Türkiye'ye gelmesini
engelliyorlar mı?
- Çok garip karşılıyorum orada kalmasını. Çevresindeki belli ekip
ona müsaade etmiyor. Çünkü Gülen burada olsa, ona ulaşmak kolay
olacak. Ve doğrular anlatılacak.
- Neler mesela?
- Mesela 2004'teki Milli
Güvenlik Kurulu toplantısı. Gülen onun mahiyetini bilse, sabaha
kadar Tayyip Erdoğan'a dua eder. Ben biliyorum. Ama açıklamayacağım
şimdi. Bizzat şahitlerinden dinledim. İstihbarat bilgisi değil,
dedikodu değil. O tarihteki MGK toplantısı, Türkiye'nin dönüm
noktasıdır. Tayyip Bey'in gösterdiği o şecaati unutarak onu
aleyhine kullanmak isteyenlere sadece gülüyorum. Bu meselede keşke
aklı başına gelse de Abdüllatif Şener konuşsa. Çünkü olayı, onun
anlattıklarıyla biliyorum. Türkiye'nin kurtuluş sahnesidir o MGK
toplantısı. Yani tarihle kıyaslarsanız ister Malazgirt zaferi,
ister Türkiye'nin demokrasi meydan muharebesi deyin. Ama bakıyorum,
Tayyip Erdoğan kendisinden çok emin olduğu ve orada neler yaptığını
bildiği için hiç konuşmuyor, gülüp geçiyor.
ERDOĞAN, PUTİN'E CEMAATİ
ANLATTI
- Dershane konusunun bu kadar tepki almasını nasıl
açıklıyorsunuz?
- Dershane meselesini gündeme getirerek gerginlik çıkaran Zaman
gazetesi ve hatta Fethullah Gülen. Mücadele yolunu seçti, hata
yapıldı. Yıllardır senin davanı koruyan, her ithama göğüs geren
Genel Kurmay Başkanı Başbuğ ile tartışan, cemaatle ilgili iddiaları
cevaplandıran bir başbakan ile mi mücadele edeceksiniz? Birbiriyle
mücadele edenler müspet hareket edemez. Hizmet, mücadele yolunu
seçerek hata ve kara propaganda yapıyor. Ben Kazakistan olayını
kamuoyuna açıkladım.
- Kazakistan'da neler olmuştu?
- Başbakan risk almıştır. Dünyanın ikinci gücünün başıyla Gülen'in
okullarını ve hizmetini savunmuş ve tartışmıştır.
- Rusya lideri Putin ile mi?
- Evet. Hangi devlet adamı bir saat 15 dakika bunu yapar? Başbakan,
Putin'e '80 yıldır Bedüizzaman'a, talebelerine ve Fethullah Gülen'e
Türkiye'de de ithamlar yapıldı. Bölücü, yıkıcı dendi. Bizi
aldattılar, sizi de aldatmasınlar. Size bu haberleri getirenler
Ergenekoncular' diye anlattı. Hükümet, cemaate destek konusunda hep
samimiydi.
İSTANBUL GİDERSE ÇOK YAZIK
OLUR!
- Önümüzde üç önemli seçim var. Yeni bir sokak hareketi
bekliyor musunuz?
- Bu meselede endişelerim çok. Birinci endişem büyükşehir
belediyelerinde. 'Dindarım' diyen birileri, basit tartışmalar
sebebiyle Türkiye'nin istikbalini karanlığa atarlarsa Cenab-ı Hak
ne onları ne de hükümeti afeder. Dershane tartışmasına basit
tartışma diyorum. Onların bir kısmına göre hayati bir tartışma.
- Böyle bir risk var mı?
- Dikkatli olunması gerekiyor. Hele hele Mustafa Sarıgül açısından
çok endişeliyim. Çünkü eskiden Gülen'in cemaati onu destekledi.
Olayın temeli şu, maalesef şerde ittifak çok kolay. Tayyip Bey,
Diyarbakır'da konuşma yapınca, Kemal Kılıçdaroğlu 'PKK'lılara
taviz' diye bağırıyor ve BDP ile ittifakı konuşabiliyor. Bu çok
tehlikeli bir yaklaşım. Bana göre burada Saadet Partisi ve MHP
cephesine çok büyük görev düşüyor. Keşke İzmir'de AK Parti'yi MHP,
Mersin'de de MHP'yi AK Parti desteklese. Doğrusu endişeliyim. Bir
İstanbul kaybedilirse, Diyarbakır'a benzemez. Çok yazık olur.
- Hizmet hareketine mesaj mı gönderiyorsunuz?
- Mesaj değil, sitem gönderiyorum. Tekrar ediyorum dershane
tartışmasını çok basit bir tartışma olarak görüyorum. Ve eğer bu
ihtilaf sebebiyle bir kısım ehli iman gider de yanlış yerlere el
verir, İstanbul yadellere düşerse, bunun sorumluluğu
herkesindir.
- Cemaatin medyası, Gezi olaylarını destekler nitelikte
miydi?
- Hizmet tarafı, Gezi olaylarını neredeyse tasvip etti. Bu çok acı
bir gerçek. Emre Uslu dehşet bir yazı yazdı 'Bu gerginliğin üç
sebebi var' diyor 'Birisi İsrail, cemaatin İsrail'e bakışıyla
hükümetin farklı. İkincisi Avrupa Birliği' diyor. Avrupa
Birliği'nin altına mı yatalım yani? 'Gezi olayı, hürriyetleri
kısıtlamaktır' diyor. Yani düşünün, Koç'un fonksiyonunu anlattım.
Ama Zaman gazetesinde Koç'u destekleyen manşet atıldı.