Gülen gölgesinde Alevi toplantısı
Abone olFettullah Gülen'in etkin olduğu Abant Platformu önderliğinde Aleviliğin tarihi konulu toplantıya 45 aydın katıldı.
Türkiye’de siyaset Alevileri, seçim dönemlerinde hatırladı;
sonrasında hep unuttu. AB süreci de Alevilerin toplumsal
beklentilerinin karşılanmasında rol oynamadı. Hatta, AB ilerleme
raporlarında Alevilerden “azınlık” diye bahsedilmesi şiddetli
tartışmalara yol açtı.
Yine de AB’nin istekleri doğrultusunda Alevi cemaatine bazı
açılımlar yapıldı. Alevi dernekleri sorunlarına ortak çözüm aradı.
Bu konuda yapılan son toplantı, Fethullah Gülen’in etkin olduğu
bilinen “Abant Platformu” önderliğinde gerçekleştirildi.
“Aleviliğin Tarihi, Kültürel, Folklorik ve Aktüel Boyutları” konulu
iki gün süren toplantıya Alevi ve Sünni 45 aydın katıldı. Gülen
gölgesinde yapılan bu toplantıya hükümeti temsilen Milli Eğitim
Bakanı Hüseyin Çelik geldi. Parti liderlerinden bir tek Doğru Yol
Partisi Genel Başkanı Mehmet Ağar vardı. Alevi oylarına talip olan
birçok siyasi parti lideri ve temsilcisinin toplantıda yer
almaması, kulislerde partilerin Gülen’e olan tavrı olarak
yorumlandı. Alevi kesimin önde gelen simalarından Prof. Dr.
İzzettin Doğan’ın başında bulunduğu Cem Vakfı, Almanya Alevi
Federasyonları ve Pir Sultan Abdal Kültür Derneği gibi örgütler de
toplantıya katılmadı.
Öte yandan toplantıda hükümet ve Diyanet İşleri Başkanlığı üst
düzeyde temsil edildi. Bakan Çelik’in dışında, Diyanet İşleri
Başkan Yardımcısı Mehmet Görmez, A.Ü. İlahiyat Fakültesi Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Beyza Bilgin, G.Ü. Çorum İlahiyat Fakültesi’nden
Doç. Dr. Osman Eğiri, Yardımcı Doç. Ali Yaman, Bilgi Üniversitesi
Öğretim Üyesi Prof. Dr. Niyazi Öktem, araştırmacı yazar Reha
Çamuroğlu, Konya Selçuk Üniversitesi Fen Edebiyat Fak. Öğretim
Üyesi Doç. Dr. Yasin Aktay, Alevi Federasyonları Başkanı Doğan
Bermek, sanatçı Ali Rıza Binboğa, Gazi Üniversitesi’nden Armağan
Elçi de toplantıdaydı.
HÜKÜMETİN ALEVİ MANEVRASI
Toplantı, Nur cemaatinin Alevilik ile ilgili bilgisizliğini
gidermek ve Alevileri, hükümet ile diyanete yakınlaştırmak
görüntüsü veriyordu. Alevi kesimin bazı önde gelen isimleri,
hükümetin bu meseleyi dolaylı yollardan çözmek istediği
değerlendirmelerinde bulundu. Alevi-Bektaşi kavramlarının Diyanet
İşleri Başkanlığı’nın tarihinde ilk kez bu denli gündeme gelmesi
ise entelektüel çevrelerce siyasi bir manevra olarak
değerlendirildi.
‘BAKAN TİYATRO OYNUYOR’
Abant Platformu’nu oluşturan Alevi ve Sünni aydınlar, Hüseyin
Çelik’in “Alevilik sadece Türkiye’nin değil dünyanın bir
gerçeğidir, gündüz ortasında gözünü kapayanlar sadece kendilerine
gece yapar” şeklinde başlayan konuşmasını samimi bulmadı. Ortak
görüş, Alevi kanaat önderlerine danışılmadan ders kitaplarında yer
alan dini bilgilerin, Sünni baskısı altında hazırlandığıydı. Yrd.
Doç. Dr. Ali Yaman, Bakan Çelik’in konuşmasını değerlendirirken,
“Türkiye’de bu tiyatronun oynanmasına gerek yok” diyerek
eleştirdi.
CEVAHİR KONSÜLÜ BENZETMESİ
Toplantının son gününde hazırlanmaya çalışılan bildirge,
tartışmalara yol açtı. Bildirgede yer alan “İslam tarihi ve
Türk-İslam kültürünün önemli ve özgün yüzlerinden biri olan
Aleviliğin tarihi arka planı, teolojik karakteri, kültürel ve
folklorik boyutu ile ilgili gözlenen bilgi eksikliklerinin bir an
önce giderilmesi....” ifadeleri tepkiye neden oldu. Ankara Hüseyin
Gazi Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Ali Yıldırım, “Siz konsül
müsünüz? Aleviliği tanımlama hakkını size kim verdi? Yırtın atın o
metni!” dedi. Mutabakata varılan konularda dahi derin uçurumlar
olduğu gerçeği ortaya çıktı.
Buyurun Aleviler...
TOPLANTIYI düzenleyen platformun Fethullah Gülen’e yakınlığı ve
sorunlara farklı yaklaşımların neden olduğu ayrılıklar aydınların
sözlerinde ortaya çıktı. Aleviliğin masaya yatırıldığı iki günlük
toplantıda öne çıkan ifadeler şunlardı:
REHA ÇAMUROĞLU: Güncel anlamdaki Alevi meselelerini izah etmek
yüzeysellikten öteye geçemedi. Bazı sorunları zamana bırakmayı ise
çözümün ta kendisi sanıyoruz. Bu durumda biz Aleviler de bazen
adresi şaşırıyoruz. Sorunların çözümünü bazı yanlış öznelerle
aradığımızı düşünüyorum.
Doç. Dr. ALİ YAMAN: Aleviliğe sadece dini perspektifte bakarak bir
yere varmamız mümkün değildir. Konuyu sosyo ekonomik, politik
olarak da incelemeliyiz. Devletin dini kaynaklarını değerlendirmeye
çalışması ve ilahiyatçıların doğrusu budur demesi yanlıştır.
Yurtdışına birkaç dedeyi göndermekle konuya meşruiyet
kazandırılamaz.
Prof. Dr. NİYAZİ ÖKTEM: Son 9 senedir yapılan bu toplantılar
Türkiye’deki değişik entellektüel kesimler arasında diyalog ortamı
arıyor. Sadece Türkiye değil yurtdışında Mısır’da, Brüksel’de de
buna benzer toplantılar yapılıyor. Fikir farklılıklarının bir
sürtüşme kaynağı olmaması, tam tersine birleştirici hale gelmesi
amaçlanıyor. Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı içerisinde başladı bu.
Abant Platformu, başka bir ifade ile Fethullah Gülen’in sanki
onursal başkanı olduğu toplantı onu aştı. Değişik eğilimdeki
insanların kavga gürültü olmadan bir araya gelmesi... Alevilik bir
tabuydu. Aşılması zor bir konuydu. Şimdi onu da konuşalım: Buyurun
Aleviler...
BERMEK: YÜZEYSEL TOPLANTI
Toplantıda ele alınan konular ve üretilen “çözümler” katılanları
tatmin etmeye yetti mi? Bu sorunun yanıtı, Alevi Federasyonları
Başkanı Doğan Bermek’in değerlendirmesinde netleşti. Bermek, iki
gün süren ve uzlaşının arandığı toplantıyı “yüzeysel” olarak
nitelendirdi ve “Türkiye’de Alevi sorunu diye bir sorun yok. Sadece
Aleviliğin statüsü ve inançların pratik hayatta özgürce ifade
edilmesi başta olmak üzere sorunlar var. Abant Platformu’nda
konuşulan konular da son derece yüzeysel ve şekilciydi” diye
konuştu.
Kaynak: Akşam