Gülen darbenin tarihini bakın ne zaman verdi?
Abone olFETÖ iddianamesinde örgtüün temellerinin atıldığı ilk yıllardan itibaren Fetullah Gülen'in katıldığı sohbetlerde dile getirdiği söylemler ayrıntılı olarak ele alındı.
FETÖ lideri firari Fetullah Gülen’in 1980 12 Eylül
darbesinden 2 ay önce kullandığı skandal sözler iddianameye girdi.
Gülen bu konuşmasında adeta örgütün yerleşmesine zemin hazırlayacak
olan 80 darbesinden sonraki dönemi kastederek, ‘Huruç harekatı
başlıyor. Ancak 35-40 sene sonra uygulamaya konulacak’ ifadelerini
kullanıyor.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcıvekili Ömer Faruk Aydıner
tarafından, FETÖ/PDY'nin 17 Aralık soruşturmasında usulsüzlük
yapmasına ilişkin, eski savcılar Zekeriya Öz, Celal Kara ve Mehmet
Yüzgeç hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis istenen iddianame
hazırlandı. İddianamede FETÖ'nün ilk yapılanmasının temellerinin
atıldığı ilk yıllardan itibaren örgüt lideri Fetullah Gülen'in
katıldığı sohbetlerde dile getirdiği söylemler ayrıntılı olarak ele
alındı.
'HURUÇ HAREKATI BAŞLIYOR'
İddianamede Gülen'in sohbetlerinden en dikkat çekeni 1980
darbesinden aylar önce sarf ettiği sözler oldu. Gülen'in 1980
darbesi öncesi 'Huruç Harekatı başlıyor' ifadeleri dikkat çekerken,
bu harekatın 35-40 sene sonra başarılı olacağını ifade ediyor.
Kelime anlamı var olan otoriteyi sarsmak anlamına da gelen 'Huruç'
için Gülen'in işaret ettiği tarihler ise tam olarak günümüzde
yaşadığımız tarihe tekabül ediyor. Gülen'in bu ifadeleri, örgütün
devleti ele geçirme planını işleme koyan örgüt üyelerinin yıllarca
yetişmesini beklediğini ortaya çıkardı. Tüm kesimlerin zarar
gördüğü 80 darbesinden Gülen'in o zamanki ifadeleriyle darbenin
Gülen örgütünün önünü açtığı gerçeği ve güçlenerek çıktığı gün
yüzüne çıkıyor.
12 EYLÜL'DEN ÖNCE HAREKETE GEÇTİ
Nisan 1980 yılında İzmir'de yaptığı konuşmada Gülen, 'Birkaç gün
içinde 'Huruç Harekatı' başlatılacaktır. Bu harekat için hemen her
ilde liderler tespit edildi' ifadelerini kullandı. Gülen'in 12
Eylül Darbesi'nden 2 ay önce gerçekleştirdiği bir konuşmasında ise
şu ifadeler yer aldı: “Huruç harekatı başlatıldı. Ancak bu harekat
35-40 sene sonra uygulamaya konulabilecektir. Bugünkü ortamda bu
mümkün değildir.
'ÖĞRENCİLER MEYVE VERECEK'
Huruç Harekâtı'nın başarılı olabilmesi için bütün ülkede, orta ve
yükseköğrenim gören öğrenciler için yurt binalarının açılması,
yurtlarda eğitilen öğrencilerin meyvelerini vermesi, kendi
fikirlerimiz doğrultusunda çeşitli kitap ve dergilerin basımının
gerçekleştirilmesi, özellikle Türkiye'deki öğretmenlerin büyük bir
bölümünün kendi yönümüzde faaliyet göstermesi gerekmektedir”
ifadeleri yer aldı. Arapça kökenli bir ifade olan Huruç, çıkış
yapma ve göç anlamına geldiği gibi, var olan otoriteyi sarsmak ve
devleti işlevsiz bırakmak olarak da ifade edilebiliyor. Huruç
harekatı ifadesi ise tarihte 1854 yılında Rus Ordusu ile Osmanlı
Ordusu arasında 'Silistre Kuşatması' olarak bilinen savaşta
geçiyor. 41 gün boyunca Silistre'nin kuşatılması sonucunda Serdar-ı
Ekrem Müşir Ömer Lütfi Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu 'Huruç
harekatı' ile Rus Ordusu'nun geri çekilmesini sağladı.
O hocalar örgüt imamı olarak döndü
FETÖ bilindiği gibi gerek askeri gerek emniyet gerekse devletteki
üyelerine talimatları üniversite, lise gibi yerlerde görev yapan
öğretim görevlileri aracılığıyla yürüttü. Gülen'in 90'lı yıllarda
yaptığı konuşmada örgütün eğitim kademesindeki üyelerine yönelik ne
kadar umutvari bir bekleyiş içerisinde olduğu da gün yüzüne çıktı.
Gülen, “Yurt dışında her yerde kariyer yapan arkadaşlarımız
besleniyorlar. Ve bu arkadaşlar bizim hedeflerimize göre gelecekte
o dünyalardaki üniversitelerdeki bizim tebliğcilerimiz olacaklar.
Türkiye'ye döndükleri zaman da burada el üstünde üniversitelerdeki
'Hocalarım' olacaklar “ ifadelerini kullandı.
TAKTİK VE STRATEJİSİNİ İNSANLARA ANLATTI
İddianamede Gülen'in bu sözlerinin taktik ve strateji içeren sözler
olduğuna dikkat çekilerek, “Pennsylvania örgütünün strateji ve
hedeflerini özetleyen bu ifadeler; fetvalarla “Tedbir ve
İstihbarat”, “Maarif ve Şirket” ilkesine göre yetiştirilen örgüt
mensuplarının, amaçlarına giden yolda düşman olarak gördükleri
diğerlerini de etkisiz kılarak devlet içinde etkin bir duruma
gelmeleri hedefini göstermektedir” şeklinde yorumlandı.