Gülden Kurban Bayramı mesajı

Abone ol

Gül, yayınladığı bayram mesajında farklılıkların asla bir ayrışma unsuru olarak görülmemesi gerektiğini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, farklılıkların asla bir ayrışma unsuru olarak görülmemesi gerektiğini vurgulayarak, “Tarih boyunca bayramları her zaman coşkuyla kutladık. Bu sefer de inanıyorum ki bu bayramı hep beraber, millet olarak coşkuyla, sevinçle kutlayacağız. Birbirimizin acılarını paylaştığımız gibi, sevinçlerini ve mutluluklarını da paylaşacağız” dedi.

Gül, Kurban Bayramı nedeniyle yayımladığı ve “Sevgili Vatandaşlarım” diyerek başladığı kutlama mesajında, Kurban Bayramı'nın, herkes için mutluluklar ve iyilikler getirmesini temenni ederek, bütün vatandaşların bayramlarını kutladı.

“Bayram demek, sevinç demektir. Bayram demek, mutluluk demektir. Bayram demek, dayanışma demektir. Kurban Bayramı, ayrıca, yakınlaşma anlamına da gelmektedir ki bu, dayanışmanın doruğa çıktığı günlerdir” diyen Cumhurbaşkanı Gül, mesajında şunları kaydetti:

“Aziz Türk milletinin en önemli hasletlerinden birisi de bayramlara verdiği önemdir. Tarih boyunca bayramları her zaman coşkuyla kutladık. Bu sefer de inanıyorum ki bu bayramı hep beraber, millet olarak coşkuyla, sevinçle kutlayacağız. Birbirimizin acılarını paylaştığımız gibi, sevinçlerini ve mutluluklarını da paylaşacağız.

Türk milleti çok büyük bir millettir. Türkiye, büyük bir ülkedir. 72 milyon nüfusu olan bir ülkeyiz. Büyük bir coğrafyamız var. Tabii ki büyük olunca da, bu büyüklüğün içerisinde farklılıklar olmaktadır. Ama bu farklılıkları biz daima zenginlik olarak görmekteyiz ve böyle görüyoruz. Asla farklılıklarımızı bir ayrışma unsuru olarak görmememiz gerekir. Bunu şunun için söylüyorum: Bugünlerde birçok şeyi tartışıyoruz. Bu tartışmaların sağlıklı yapılabilmesi ve neticede, birliğimizi, bütünlüğümüzü güçlendirebilmesi için, her şeyi doğru istikamette götürmemiz gerektiğine inanıyorum.

Şunu unutmayalım ki: Atalarımız, bu aziz vatanı bize emanet ederken çok büyük zorluklar çekmiştir. Şimdi bizim de görevimiz, ülkemizi güçlü yapmak, bu topraklar üzerinde yaşayan herkesi, mutlu kılmak, mesut kılmaktır. Bunun yöntemleri, usulleri de bellidir. Gelişmiş, kalkınmış ülkeler neler yaptıysa, bizler de aslında onu yapıyoruz. Ayrıca bizler, büyük tarihi olan bir ülkeyiz. Bizler, bu yarışa yeni başlamış da değiliz. Bir taraftan kendi değerlerimiz; milli değerlerimiz, dini değerlerimiz, kendi kültürlerimiz, bir taraftan da gelişmiş demokrasilerin evrensel değerleri; bunları birleştirerek yolumuza devam edeceğiz.

Onun için bu tartışmaları yaparken, kırıcı olmaktan kaçınmamız gerekir. Tam tersine bütünleştirici olmamız gerektiğine inanıyorum. Tabii ki yol göstermek için farklı farklı düşünceler olacaktır. Bu farklı farklı düşünceler, çeşitli şekilde izah edilecektir. Ama tekrar altını çiziyorum, bunlar yapılırken, kırıcı olmamalı, birbirimizin yüzüne bakacak gibi olmalıyız ve bu tartışmaları yaparken de, kendimizi başkasının yerine koyarak da düşünmemiz gerektiğine inanıyorum.

TÜRKİYE TAKİP EDİLİYOR

Ülkemiz büyüktür, nüfusumuz büyüktür, bununla gurur duyuyoruz. Bütün dünya milletleri, Türkiye'yi büyük bir ibretle takip ediyorlar. Başarılarımızı belki biz göremiyoruz, mum dibine ışık vermez misali. Ama inanın ki çevremizde veya uzak komşularımızda veya başka kıtalarda, Türkiye'yi herkes büyük bir hayranlıkla takip etmektedir. İnanıyorum ki önümüzdeki günler çok daha iyi olacaktır. Şüphesiz ki sıkıntılarımız vardır. Sıkıntıları olmayan hiçbir ülke yoktur. Ama bu sıkıntıları aşabilmek de bizim elimizdedir. Onun için daha çok çalışacağız, daha çok gayret sarf edeceğiz. Ve daha güzel günleri çocuklarımıza armağan edeceğiz.

Bir kez daha şunu söylemek isterim: Dini bayramların ayrı bir manevi önemi vardır. Dini bayramlar, kardeşlik duygularını çok daha pekiştirir. Dayanışma duygularını çok daha pekiştirir. Birbirimizi ziyaret edelim. Birbirimizi sevelim, saygı gösterelim ki, bizler de saygı görelim. Bunlar güzel değerlerdir. Bunlar aslında bizim milletimizin değerleridir.

Kurban Bayramı vesilesiyle inanıyorum ki çeşitli ziyaretler yapacaksınız. Büyüklerinizi ziyaret edeceksiniz, küçüklerinizi kucaklayacaksınız. Bütün bunları yaparken, dikkat etmemiz gereken şey, sevgi ve muhabbeti yaymak olmalıdır.

ŞEHİTLERİMİZİ UNUTMAYALIM

Bugünlerde şüphesiz ki şehitlerimizi, gazilerimizi asla unutmamamız gerekir. Unutmayalım ki onlar, onların aileleri hepimize emanettir. Onlar en değerli varlıklarını bu ülke için feda etmişlerdir. Onların onuru, bizim onurumuzdur, bunu özellikle bütün vatandaşlarıma hatırlatmak istiyorum. Mahallelerinde, çevrelerinde, köylerinde, şehit ailelerini ziyaret etsinler, onları hep sahiplensinler.

Ayrıca bayramlar vesilesiyle, ailelerimizi ziyaret ederken, bazen şehirler arası seyahatler yapıyoruz. Burada bütün vatandaşlarımın dikkatini çekmek istiyorum. Bayramlar, bize acılı günler haline dönüşmesin. Bunun için seyahat ederken dikkatli olalım. Trafik kurallarını, sonuna kadar uygulayalım. Biraz yavaş gidelim, biraz gecikelim, ama işlerimiz güç olmasın ve bayram günlerini acıya çevirmeyelim. Ben tekrar, bütün vatandaşlarımın, ayrı ayrı bayramlarını tebrik ediyorum, küçüklerimin gözlerinden öpüyorum. Ve bu mübarek günlerin, bütün halkımız, milletimiz ve ülkemiz için hayırlar getirmesini Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyorum.”


Günün Önemli Haberleri