Gül'den İran, Türkiye ve ABD'ye uyarı
Abone olCumhurbaşkanı Abdullah Gül İran ziyareti sırasında gazetecilerle sohbeti sırasında önemli açıklamalarda bulundu. Gül, İran, Türkiye ve ABD uyardı
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül İran ziyareti sırasında
Tahran'dan hem İran'a, Ham Türkiye'ye hem ABD'ye önemli mesajlar
verdi. Hükümetlerin halkın gerisinde kalmaması gerektiğine dikkat
çeken Gül, Türkiye'de siyasilerin sert tutumlarınıdan vaz
geçmesini, ABD'nin İsrail'i Filistin için uyarmasınını
söyledi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün İran gezisini takip eden usta yazar duayen gazeteci Taha Akyol izlenimlerini köşesine taşıdı.
İşte Akyol'un kaleminden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün İran gezisi:
- Cumhurbaşkanı Gül, İran TV’lerinin canlı olarak
yayınladığı basın toplantısında değişim ve reform mesajı
veriyor:
- Bölgemizde özellikle İslam dünyasında köklü değişimlere şahit
oluyoruz. Bugün iletişim çağındayız. Böyle bir çağda halkların
istekleri gerçekçidir...
İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad’la birlikte yaptıkları basın
toplantısında İranlı gazeteci Gül’e “bölgedeki son
olaylar”ı sormuştu. Muhtemelen sadece Mübarek rejimini
suçlayan bir cevap bekliyordu.
Gül ise cevabını Mısırla sınırlamıyor, “bölgemizde, özellikle İslam
dünyasında” bulunan bütün ülkeleri kastederek şunları söylüyor:
- 2003’te Tahran’daki İslam Konferansı Örgütü toplantısında
da söylemiştim, devamlı söylüyorum. Evlerimizin içini düzene
koymamız gerekir. Halkın arzularını dikkate almak ve köklü
reformlar yapmak gerekir...
Ve Gül’ün şu sözleri çok anlamlı:
- Bazen yöneticilerin yapamadığını halk yapıyor. Bölgemizde
gördüğümüz olaylar budur.
Gül’ün bu sözleri doğrudan İran için değil, ama
Tahran’da söylemesi elbette daha bir anlamlıdır.
TÜRKİYE'YE UYARI
Akşam sohbetinde Yavuz Donat, seçime giden Türkiye’de
politikacıların üslubunu nasıl bulduğunu sorduğunda Gül’ün
cevabı:
- Çok söyledim, üslupla, dille ilgili... Anlayan anladı,
anlamayan anlamadı. Daha ne diyeyim?!
Cumhurbaşkanı’nın bu sözlerinde bir hüzün var; haklı bir
hüzün üstelik...
Bu Türkiye bir de yeni anayasa yapacak! Yeni anayasada
“vatandaşlık tanımı” meselesi bile
Türkiye’de milyonları birbirine karşı ayağa
kaldırabilir! Siyasete soğukkanlı bir üslubu yerleştirmek
daha bir gerekli değil mi?
Bunu sorduğumda Gül, düşünceli bir tavırla şunları söylüyor:
- Seçim sonrası ortamı şimdiden düşünmek lazım. Siyasette dil çok
çok önemli. Bakın sert üslup sonucu ABD’de bile adam
vurdular! Bizim gibi siyaha beyaz, beyaza siyah
denilen bir ülkede çok ama çok daha önemli...
Peki ne yapmalı?
- Seçim kampanyaları yaklaşıyor; adeta bir otokontrol ortaya
çıkmalı, dil ve üslup konusunda...
Cumhurbaşkanı Gül, bölgede demokrasi rüzgârları esmeye başlamışken,
Amerika’nın İsrail’i barışa zorlamasını daha bir gerekli
buluyor. Gül’ün şu sözleri hem olası bir tehlikeye dikkat çekiyor,
hem Washington’u uyarıyor:
- ABD, bölgedeki demokratik dönüşümlerden başka bir şey çıkmasını
istemiyorsa, yaşayabilir bir Filistin devletinin kurulmasını kabul
etmesi için İsrail’e baskı yapmalı...
Bunu çok önemsiyorum. Filistin faciası bütün Ortadoğu’da üççeyrek
asırdır milliyetçi ve İslamcı aşırılıkları besledi. Demokrasi de
bir çözüm getiremezse, rüzgârlar tekrar tersine dönebilir!
Gül Obama’dan umutlu, ondan takdirle bahsediyor. Bakalım,
inşallah...
MISIR CANLANACAK
Söz tekrar Mısır’dan açılıyor. Gül’ün yorumu:
- Mısır donmuştu. Son yıllarda bazı ekonomik reformlar yapmışlardı,
ama yetersizdi. Mısır, demokrasiye ve serbest piyasa ekonomisine
geçerek dinamizm kazanır, güçlenir.
Peki İran?
İran’ın yeterince serbest piyasa ekonomisine geçmediğini, hâlâ
korumacılık, yüksek gümrükler geleneğinin sürdüğünü, Türk iş
adamlarının da bu şekilde engellerle karşılaştığını anlatıyor. Gül
bu meseleleri Ahmedinejad’la görüşerek çözeceğini umuyor. Basın
toplantısında Ahmedinejad söz verdi. Türk iş adamlarıyla yapılan
toplantıda ümit verici sözler söyledi. Yine, bakalım, inşallah
diyorum.
BEŞİKTAŞ'A SİTEM
Bugünün son notu... Akşam gazeteciler olarak Gül’le
yaptığımız sohbette Cengiz Çandar, “kötü haberim var” diyor! Eyvah,
kötü bir şey mi oldu?.. Meğer Çandar, koyu Beşiktaşlı
Cumhurbaşkanı’na “Beşiktaş’ın yine yenildiğini” haber
verecekmiş!
Gül’ün cevabı:
- Hakikaten hayret. Bir takım üç beş maçı kazanır, bir maçı
kaybeder, bunu anlarım... Ama BJK sürekli maç kaybediyor!
Doğru söze ne nedir?..