Gülden BMde tarihi konuşma!

Abone ol

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye'nin bölgesinde yükselen bir donör olarak niteledi! İşte Gül'ün tarihi açıklası;

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye'nin uluslararası toplum tarafından bir ''yükselen donör ülke'' olarak kabul edildiğini ve Türkiye'nin bölgesel sorunlarda diyaloğu kolaylaştırıcı rolüyle barışın ilerlemesine etkin katkılarda bulunduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Gül, 63. dönem BM Genel Kurulu genel görüşmelerinin açılışında bir konuşma yaptı. Türkiye bakımından BM Yasası'nın insanlığın ortak özlemlerini ve vicdanını temsil ettiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, BM'nin yeni ihtilafları önleyecek, insan haklarını ön planda tutacak, refahın eşit ve sürdürülebilir biçimde dağılımını sağlayacak adil, daha iyi bir uluslararası düzen kurmaya yönelik çabaları için siyasi ve ahlaki bir pusula durumunda olduğunu belirtti.

Gül, bu çerçevede uluslararası toplumun önündeki en acil görevin, en zengin ve en fakir ülkeler arasındaki büyük uçurumun mümkün olduğu kadar süratle kapatılması olduğuna inandıklarını vurguladı.

MEDENİYETLER İTTİFAKI GİRİŞİMİ
Bu koşullar altında terörizm, ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve her türlü dini ayrımcılık ve aşırılıklar ile mücadelenin öneminin daha da arttığının altını çizen Gül, "Gerçekten, farklı kültürler ve dinler arasında yabancılaşmanın daha da artması riskine karşı azami ölçüde müteyakkız olmamıza ihtiyaç bulunmaktadır" dedi.

Gül, bu kapsamda, BM Genel Sekreteri'nin gözetimi altında İspanya ile birlikte eş-sunuculuğunu yaptıkları Medeniyetler İttifakı girişimini böyle tehlikeli bir mecraya girmeyi önleyecek önemli bir araç olarak gördüklerini belirtti.

GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERİN SORUNLARININ ÇÖZÜMÜ
Gül konuşmasında, "Belirttiğim gibi, gündemimizde çok yüksek önceliğe sahip bir konu gelişmekte olan ülkelerin sorunlarının çözümüdür. Hiç kuşku yok ki sürdürülebilir kalkınma süreçlerinde bu ülkelere ihtiyaç duydukları her türlü yardım sağlanmalıdır" dedi.

Cumhurbaşkanı Gül sözlerini şöyle sürdürdü:

''Gelişmekte olan ülkeler, yenilenmiş bir küresel kalkınma gündemi çerçevesinde ve artan yabancı yatırımlar ile genişletilmiş ticaret imkanları yoluyla desteklenmelidirler.

Kendi adına Türkiye, her şeyden önce kalkınma yardımlarını arttırmak suretiyle bu çabalara katkıda bulunmaktadır. Türkiye aynı zamanda dünyanın çeşitli köşelerinde kalkınma, sağlık, eğitim ve tarım projeleri için özel finansman imkanları sağlamaktadır.

KAFKASYA
Cumhurbaşkanı Gül, "Bölgemizdeki siyasi sorunlara gelince, memnuniyetle belirtmek isterim ki, Türkiye diyaloğu kolaylaştırıcı rolüyle barışın ilerlemesine etkin katkılarda bulunmaktadır" diyerek, aynı zamanda bölgesel işbirliği girişimleri yoluyla komşularının arasında ortak sahiplenme bilincini geliştirmeye yönelik yoğun çaba harcandığını kaydetti.

Gül konuşmasında şunları kaydetti:

"Benim, komşularımız Ermenistan ve Azerbaycan'a, Başbakan Erdoğan'ın da Rusya Federasyonu ve Gürcistan'a yaptığımız ziyaretlerden edindiğimiz izlenimlere göre, ilgili tüm taraflar bu fikre açık gözükmekte olup, bu girişime başarı şansı tanıyacaklarını ümit ediyoruz.

Samimi inancım odur ki, bu şekilde yaratılacak olumlu bir perspektif, işgal altındaki Dağlık Karabağ da dahil olmak üzere donmuş ihtilafların, toprak bütünlüğüne saygı ilkesi temelinde çözümüne katkıda bulunacaktır. Böyle bir perspektif, kuşkusuz, bölge ülkeleri arasında ikili ilişkilerin iyileştirilmesine de yardımcı olacaktır."
Günün Önemli Haberleri