Gül'den basın özgürlüğü uyarısı
Abone olCumhurbaşkanı Gül, Birleşik Arap Emirlikleri'ne (BAE) giderken uçakta gündemdeki konulara ilişkin gazetecilerin soruları yanıtladı.
Birleşik Arap Emirlikleri yolunda konuşan Gül'ün gündeminde
basın özgürlüğü vardı.
Gül'ün sözlerini bugün köşesine taşıyan Fikret Bila okurlarına o konuşmadan satırbaşlarını aktardı.
BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ KİRLENİRSE
Cumhurbaşkanı Gül, Nedim Şener ve Ahmet Şık ile ilgili son duruşmayla ilintili olarak basın özgürlüğü konusundaki soruları şöyle yanıtladı:
"Tabii, ben dosyalara vakıf olamam. Genel tavrımı
biliyorsunuz. Türkiye'nin en titiz şekilde koruması gereken alan
budur. O alan kirlenirse -düşünce özgürlüğü, basın
özgürlüğü, insan haklarıyla ilgili olarak geniş anlamda söylüyorum-
diğer alanlarda ne yaparsanız yapın, hiçbiri gözükmez. Buna
hepimizin, bütün Türkiye'nin çok dikkat etmesi gerekir. Dosya
bazında konuşmam elbette doğru olmaz. Ben söyleyeceklerimi başında
söyledim. Yargılamalar başlamadan söyledim. Onun için hepimizin çok
dikkat etmesi gereken bir alandır."
DİNK RAPORU HENÜZ SUNULMADI
Devlet Denetleme Kurulu'nun Hrant Dink ile ilgili çalışması dikkatli bir şekilde sürüyor. Basında bazı şeyler görüyorum, ama bunlar bizden kaynaklanmıyor, bitirince bana sunarlar. Çalışmalar bağımsız şekilde devam ediyor.
ULUDERE'Yİ ÇOK UZUN KONUŞTUK
Uludere ile ilgili 4-5 soruşturma zaten devam ediyor. Gerçekten titiz bir çalışma yapılıyor birkaç koldan. Çok fazla sivil toplum kuruluşu, siyasi partiler, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, hepsi takip ediyorlar, toplanıyorlar. Uludere olayıyla ilgili olarak tabii ki Genelkurmay Başkanı'ndan bilgi aldım, çok uzun konuştuk.
7 YILLIK GÖREV SÜRESİ
"Ben bu konuda hiçbir şey söylemem. Söyleyeceklerimi söyledim."
FRANSA PRESTİJ KAYBETTİ
"Dikkat ederseniz Türkiye olarak çok rasyonel bir temelde muhalefetimizi yapıyoruz. Çığırtkanlık yapma değil. Bu olay (Ermeni iddiasının inkârını suç sayan yasa) Fransa'da ve dünyada çok büyük yankı buldu. Niye derseniz; insanlar herhangi bir konuda farklı düşünebilirler. Bizim hiç inanmayacağımız, kabul edemeyeceğimiz şekilde düşünebilirler.
Biz de farklı düşünebiliriz. Önemli olan düşünmeyi yasaklamamaktır. Fransa, şimdi düşünceyi yasakladı. Devletin resmi düşüncesi dışındaki düşünceyi yasakladı. Fransızların ummadığı şekilde Fransa prestij kaybetti. Bayan Clinton'ın açıklamasını gördünüz. 'Bizim gücümüz' diyor 'düşünceye yasak koymamaktan gelir. Biz böyle bir yola girmeyiz' diyor. Düşüncesi farklı olabilir, düşünceye yasak koymak doğru değil.
Bir zamanlar bizde de yasaklar vardı. Biz, bunları kaldırdık. Kaldırınca güçlü hale geldik. Dinlenir hale geldik. Ümit ederim ki, Fransa'da Anayasa Mahkemesi'ne giden yol açık kalır. Fransız milletvekilleri ve senatörlerinin Fransa'yı böyle bir gölgede bırakmayacağını düşünüyorum."
MEŞAL'E AÇIK KAPI
Gül, Hamas lideri Halit Meşal'in Türkiye'ye yerleşeceği yönündeki haberlere ilişkin soruya şu yanıtı verdi:
"Filistin'in en büyük destekçilerinden biriyiz. Filistin deyince de Gazze'de seçimle işbaşına gelmiş Hamas var. Filistinlilerin önemli bir siyasi yapısı. Bizim başından beri ilişkilerimiz var onlarla. Herkesle olduğu gibi onlarla da yakın temaslarımız, görüşmelerimiz var. Bu ilişkilerin neticesinde çevrede olup bitenler ne çıkartır onu bilemeyiz. (Meşal'in Türkiye'ye yerleşmesine sıcak bakıyor musunuz?) Bunlar şartlara bakar doğrusu. Hiçbir şeyi kategorik olarak reddetmemek gerekir. Bütün bunlar hep değerlendirmeye tabi şeylerdir. Şu anda bana ulaşmış bu yönde bir bilgi yok."
ESAD'IN SONU BELLİ
Gül, Suriye'deki gelişmelerle ilgili şu değerlendirmeleri yaptı:
"Bazıları zannediyor ki, biz Suriye'de savaş olsun istiyoruz. Böyle bir şey yok. Suriye'de cumhurbaşkanlığı liderliğinde bir transformasyon gerçekleşmesi için Türkiye olarak her şeyi yaptık. Şöyle bir hatırlarsanız, Başbakanımız, Ahmet Davutoğlu Bey ve ben her şeyi yaptık. Bizim bir yalvarmadığımız kaldı adeta. O kadar çok uğraştık ki, kendisine dedim ki, 'Bir gün gelecek, burası böyle olacak ve sen çok hayıflanacaksın, şunu da yaptım, bunu da yaptım diyeceksin ama her şey için geç olacak ve yapacağın her şey çok az olacak. Halbuki bugün yapsan, bunlar farklı yöne gidebilirdi."