Gül'den AB yorumu: "Direniyoruz"
Abone ol17 Aralık tarihi öncesi üzerimize yağmur gibi yağan talepler, Türkiye'yi zora soktu. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ise, talep yağmurunun süreceğini belirtti ve ekledi:
Başbakan'ın CHP lideri Deniz Baykal'la yaptığı görüşmeye de
katılan Gül, "Son metinde bazı can sıkıcı ifadeler var. Pek iç
açıcı değil. Kaygı verici unsurlar var. Ama direniyoruz. 17'sine
kadar bunların giderileceğini düşünüyoruz" diye konuştu. Nikolai
ile gergin bir görüşme yaptığını kaydeden Gül, "Yeni taslakta kabul
edemeyeceğimiz maddeler var. 17 Aralık'a kadar daha da sıkıntılı
maddeler gelebilir. Ama bu yeni koşulları hiçbir şekilde kabul
etmeyeceğimizi ifade ettik" dedi. Türkiye'nin üyeliğine sıcak
bakmayan bazı ülkelerin isteklerinin metinde yer aldığını kaydeden
Gül'ün "imtiyazlı ortaklık" benzeri ifadelerin de gündemde olduğunu
söylemesi dikkat çekti. Gül, AB'nin talepleri arasında dolaylı
olarak Ermenistan sınır kapısının açılması gibi isteklerin de yer
aldığını dile getirdi. Taslakta boş bırakılan 2 bölümden biri olan
ve müzakerelerin nasıl yürütüleceğini belirleyecek paragrafa
"müzakerelerin ucunun açık olacağı ve başarılı olunamazsa imtiyazlı
ortaklık ile sonuçlanabileceği" yönünde ifadeler konulması için,
Fransa'nın AB'ye büyük baskı yaptığı bilgisi de dün Ankara'ya
ulaştı. Diplomatlar, taslaktaki Türkiye bölümüne yeni eklenen,
"AB'nin değerlendirmesinde daha yeni adayları bünyesine katma
kapasitesinin önemli bir unsur olduğu" ifadelerinin özellikle
Fransa'nın talebiyle konduğu izlenimini edindiklerini belirtti.
Gül'ün Nikolai'ye hem bu ifadelere hem de tam üyeliği sulandıran
alternatiflere "kesinlikle" karşı olduklarını bir kez daha ilettiği
vurgulandı. Gül, Yunanistan'ın taslağa eklettiği "Ege'deki
anlaşmazlıkların Uluslararası Adalet Divanı'na götürülmesini"
öngören ifadeleri dengelemek için, 3 yıldır yürütülen istikşafi
(keşif amaçlı) görüşmelerin de metne konmasını istedi. Ankara,
"Uluslararası Adalet Divanı dışındaki diğer mekanizmalarında
kullanılabileceğini de vurguladı. AB'nin Rumları fiili tanıma
anlamına gelen Ankara Anlaşması ek protokülünün yeni üyelerle
imzalanması koşuluna da karşı çıkan Gül, bunun yerine "Türkiye'nin
AB'nin yeni üyeleriyle Gümrük Birliği uygulamasına geçtiğinin"
vurgulanmasını önerdi. Nikolai ise, Türkiye'nin önerilen son metni
kabul etmesi temennisinde bulundu.