Gül dünya liderlerini ağırladı

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye’nin 2015-2016 döneminde Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) geçici üyeliğine adaylığı için bir resepsiyon verdi.
Cumhurbaşkanı Gül, New York’taki Türkevi’nde düzenlenen resepsiyonda konuklarını kapıda karşıladı ve teker teker tokalaştı. KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, BM ve Arap Birliği Suriye Özel Temsilcisi El Ahdar el-İbrahimi, Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas, Gürcistan Devlet Başkanı MihailSaakaşvili, Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud’unda aralarında bulunduğu devlet ve hükümet başkanları, eski ABD Dışişleri Bakanı Henry Kissinger ile çok sayıda ülkeden dışişleri bakanı ve büyükelçi resepsiyona katıldı.
Resepsiyonda ayrıca, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ve Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz da katıldı.
Türkiye, 2009-2010 döneminde yürüttüğü BMGK geçici üyeliğinin ardından 2015-2016 döneminde de konseye üye olmak istediğini açıklamıştı. Türkiye, BMGK geçici üyeliği için, öteki iki aday Yeni Zelanda ve İspanya ile çekişiyor.

HOLLANDE İLE GÖRÜŞTÜ
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, New York’ta Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ile de bir araya geldi. Görüşmede ağırlıklı olarak Türkiye’nin AB üyelik süreci ve Suriye’deki gelişmeler ele alındı.
Cumhurbaşkanı Hollande, Cumhurbaşkanı Gül ile bir kez daha görüşmekten duyduğu memnuniyeti dile getirirken, önümüzdeki dönemde Türkiye’ye geleceğini ifade etti.
Cumhurbaşkanı Hollande, fasılların aşamalı olarak açılmasıyla Türkiye’nin AB’ye üyelik müzakerelerinin devam etmesini desteklediklerini belirtti.

“AB ÜYELİĞİ TÜRKİYE’NİN STRATEJİK HEDEFİDİR”
Cumhurbaşkanı Gül ise görüşmede, Hollande’ın ziyaretinin iki ülke arasındaki ilişkilere ivme kazandıracağına olan inancını ifade etti. Cumhurbaşkanı Gül, AB üyeliğinin Türkiye’nin stratejik hedefi olduğuna dikkat çekerek, katılım müzakerelerinde yeni fasılların açılmasına ülke olarak büyük önem verdiğimizi vurguladı.

SURİYE’DEKİ GELİŞMELER ELE ALINDI
Görüşmede Suriye’deki gelişmeler de ele alındı. Her iki taraf, kimyasal silahların imha edilmesini öngören anlaşmanın mutlaka yaptırım gücü olan bir BM Güvenlik Konseyi kararına dönüşmesi gerektiğini vurguladı. Taraflar ayrıca, Suriye’deki krize çözüm bulunması amacıyla mevcut iş birliğinin sürdürülmesine ilişkin tutumlarını da teyit etti.
(İHA)