Gül: CIA uçakları haberi asılsız!
Abone olDışişleri Bakanı Abdullah Gül, son günlerde gündemi meşgul eden CIA'yla ilgili iddiaları kesin bir dille yalanladı: Bu tür haberler hükümranlık haklarımıza zararlı!
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, herhangi
yabancı bir yetkilinin Türkiye'de bir zanlıyı sorgulamasının mümkün
olmadığını belirterek, 15 Kasım 2005 tarihinde Sabiha Gökçen
Havaalanı'na inen ABD uçağı ile insan kaçırıldığı ya da bazı
zanlıların sorgulandığı yönündeki iddiaları yalanladı ve konuya
ilişkin bilgi verdi. Gül, AA'ya verdiği demeçte, DHC-8 tipli ve
N-505LL tescil numaralı sivil Amerikan uçağının Türk havaalanına
yaptığı teknik inişe ilişkin açıklamanın Ulaştırma Bakanı Binali
Yıldırım tarafından yapıldığını kaydetti. Gül, Yıldırım'ın
açıklamasına karşın konunun başka boyutlara çekildiğini üzüntüyle
izlediklerini ifade etti. Uluslararası hava trafiğinin ana
kavşaklarından biri olan Türkiye'ye her gün özel firmalara ait
yüzlerce uçağın yakıt ikmali ya da teknik bakım amacıyla iniş
kalkış yaptığını hatırlatan Gül, uluslararası kurallara uygun
başvurularda bulunan sivil tescilli uçaklara, ciddi bir şüphe ya da
herhangi bir ihbar söz konusu değilse Sivil Havacılık Genel
Müdürlüğü'nce söz konusu izinlerin verildiğini belirtti. Askeri
uçaklar ile devlet adamlarını taşıyan uçaklara izin verilmesi
prosedürünün ise farklı olduğuna işaret eden Gül, böyle bir uçağın
izin istemesi söz konusu olduğunda, gerekli iznin Dışişleri
Bakanlığı, sivil havacılık teşkilatı, Genelkurmay Başkanlığı ve
Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nın koordinasyonlu çalışmasıyla
verildiğini söyledi. Gül, şöyle devam etti: ''İddialara konu olan
uçuşlar için de teknik bakım ve yakıt ikmalitalepleriyle
uluslararası kurallar ve Türk Havacılık Enformasyon Yayını'nda yer
alan şartlar çerçevesinde izin başvurusu yapılmış ve Sivil
Havacılık Genel Müdürlüğü'nce mutat izin verilmiştir.'' ''YOLCU YA
DA MAL ALIP İNDİRME SÖZ KONUSU DEĞİL''- Söz konusu uçağın sivil bir
yolcu uçağı olduğunu, bu nedenle de sivil uçaklara uygulanan
prosedüre tabi tutulduğunu vurgulayan Gül, Barselona'dan Bakü'ye
gitmek üzere havalanan söz konusu uçağın, 31 Ekim 2005 tarihinde
saat 16.15'te Sabiha Gökçen Havaalanı'na indiğini,bir gün sonra
saat 15.00'te Türkiye'den ayrıldığını, aynı şekilde Bakü'den
dönerken de 15 Kasım 2005 tarihinde iniş yaptığını ve bir gün sonra
ayrıldığını belirtti. Gül, izin talep edilirken uçaktaki 4 kişilik
personelin isimleri ve uçağa ilişkin tüm teknik bilgilerin kurallar
gereğince Türk makamlarına iletildiğini de kaydetti. Her iki uçuşta
da uçağa Sabiha Gökçen Havaalanı'nda gümrük mührü vurulduğunu,
gümrük alanına çekildiğini ve standart yer hizmetleri dışında
herhangi bir hizmet verilmediğini ifade eden Gül, ''Yolcu alma,
indirme, mal yükleme ya da indirme olmamıştır, dolayısıyla uçağa
Türkiye'den bir insan ya da yük konması söz konusu değildir, uçak
tamamen kontrol altında olmuştur'' diye konuştu. Gül, uluslararası
kurallara göre teknik iniş izni alan uçaklara yalnızca yakıt
ikmali, bakım ve personelin dinlenmesi için izin verildiğini
hatırlattı. ''ZANLI KAÇIRILMASI VEYA SORGULANMASI SÖZ KONUSU
DEĞİL''- Benzer teknik iniş taleplerinin her gün yüzlerce kez
yapıldığını söyleyen Gül, tüm bu hususların net şekilde
belirtilmesine rağmen, spekülasyonlar yapılmasının doğru olmadığını
belirtti. Gül, Türkiye'de sivil havaalanlarının sivil otoriteler,
askeri havaalanlarının da TSK'nın kontrolü altında olduğuna işaret
ederek, ''Askeri ya da sivil hiçbir havaalanından bir zanlının
kaçırılması ya da sorgulanması söz konusu olmadığı gibi mümkün de
değildir. Esasen böyle bir talep de vaki olmamıştır. Sivil ve
askeri tüm havaalanları Türk devletinin kontrolü altındadır'' diye
konuştu. Gül, söz konusu iddialara ilişkin şunları kaydetti: ''Bu
tür asılsız iddialar Türkiye Cumhuriyeti'nin hükümranlık hakkının
tartışılmasına ve vatandaşlarımızın kafalarında şüpheler oluşmasına
yol açmaktadır. Ayrıca; terör örgütlerinin geleceğe yönelik yapmayı
amaçladığı eylemleri varsa bu eylemlere meşruluk kazandırıcı bir
ortam da hazırlanmaktadır.'' Gül, bu tür iddiaları yansıtanların
daha dikkatli hareket etmelerive bu tip iddiaları yayınlamadan önce
yetkililerden daha fazla bilgi almaları gerektiğini de kaydetti.
Gül, Türkiye'de yabancı bir yetkilinin de bir zanlıyı
sorgulayamayacağına işaret ederek, zanlılar ile ancak mahkemelerin
tayin ettiği yetkililerin görüşebileceklerinin altını çizdi. Benzer
uçakların inişlerinin Avrupa'da da artışıldığını, Türkiye'de de
spekülasyonların yapıldığını söyleyen Gül, ''İlgili birimlerin ve
TSK'nın kontrolü dışında bazı şeyler oluyor gibi bir hava
estirilmektedir, bu doğru değil'' dedi.