Gül: Bir kez daha lanetliyorum
Abone olAbdullah Gül, yurt dışında görev yaparken şehit edilen diplomat ve kamu görevlilerinin mezarlarını ziyaret etti.
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Türk
milletinin yurt dışında görev yaparken şehit edilen diplomat ve
kamu görevlilerinin tetikçilerini, onların arkasındakileri ve bu
oyuna göz yumanları asla affetmeyeceğini belirterek, Türk ulusunun
tarihinde, bugünkü nesilleri utanca sevkedecek karanlık sayfalar
bulunmadığını söyledi. Yurt dışında görev yaptıkları sırada
uğradıkları saldırılar sonucu şehit edilen Dışişleri Bakanlığı
mensuplarını anmak için Cebeci Asri Mezarlığı'ndaki Dışişleri
Şehitliği'nde bir anma töreni düzenlendi. Törene, Dışişleri Bakanı
ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, eşi Hayrünnisa Gül'le birlikte
katıldı. Törende Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Uğur Ziyal ve
Bakanlık çalışanları da hazır bulundu. Abdullah Gül ve eşi, tören
alanına geldikten sonra şehit edilen diplomatların ailelerine
taziye diledi. Tören, saygı duruşunda bulunulması ve tören
kıtasının saygı atışıyla başladı. Törende bir konuşma yapan Gül,
1973 yılından başlayarak 1994 yılına kadar uçakların dünyanın dört
bir bucağından Türkiye'ye şehit cenazeleri taşıdığını, o yıllar
boyunca Ankara Esenboğa Havaalanı'na arka arkaya al bayrağa sarılı
şehitlerin naaşlarının indirildiğini hatırlattı. Bu manzaraların
hiçkimsenin hafazasından silinmediğini belirten Gül, "Şehitlerimiz,
yalnızca Türkiye Cumhuriyeti'nin şerefli birer temsilcisi oldukları
için öldürüldüler" dedi. ASALA ve Adalet Komandoları gibi Ermeni
terör örgütlerinin ve Yunan 17 Kasım terör örgütünün 19 ayrı ülkede
kamu görevlilerine karşı üst üste suikastler düzenlediğini anlatan
Gül, bu suikastlerde diplomatların ve görevlilerin yalnız
kendilerinin değil eşlerinin ve küçük çocuklarının da hedef
alındığını hatırlattı. Gül, saldırılarda suçları sadece o anda
orada bulunmak olan bir çok ülkenin masum vatandaşının da hayatını
kaybettiğini ifade etti. Dışişleri Bakanlığı Mensupları Dayanışma
Derneği'nin her yıl şehit yakınlarının acılarını bir nebze de olsa
hafifletmek için alçakgönüllü çalışmalar yaptığını kaydeden Bakan
Gül, bu çalışmaları takdir ettiğini söyledi. Gül şöyle konuştu:
"Türk milleti alçakça saldırılar sonunda şehit düşen
diplomatlarımızın ve kamu görevlilerimizin acısını ve aziz
hatırasını daima kalbinde yaşatacak ve gerçekleri çarpıtan bir
takım iddiaların yarattığı öc alma duygularını tatmin etmek için
veya ideolojik amaçlarını gerçekleştirmek için menfur emelleri
doğrultusunda onları aramızdan alan tetikçileri, arkasındakileri ve
bu oyuna göz yumanları asla affetmeyecektir". Gül, 17 Kasım terör
örgütünün eylemci kadrosunun yakalanmış ve yargılanıyor olmasının
küçük de olsa bir teselli kaynağı olduğunu dile getirdi. 'Bir kez
daha lanetliyorum' Türk ulusunun her zaman bayrağı, vatanı ve
özgürlüğü için şerefiyle mücadele eden, hoşgörü kültürünü hep
yükseklerde tutan müstesna bir ulus olduğunu vurgulayan Gül, Türk
ulusunun tarihinde bugünkü nesilleri utanca sevkedecek karanlık
sayfalar olmadığını ifade etti. 1. Dünya Savaşı sırasında Doğu
Anadolu'da bir trajedi yaşandığını ve bu trajedide Ermeniler kadar
müslümanların da acı çektiğini ve kayıplar verdiğini anlatan Gül,
öç duygularını körüklemenin, körpe dimağları kin ve nefretle
doldurmanın ve zehirlemenin, başta kendi toplumları olmak üzere
kimseye yararı olmayacağını söyledi. Be sebeple herkesi ileriye
bakmaya, dostluk ve sevgi aramaya, teröristleri lanetlemeye, kin ve
düşmanlık duygularını kalplerinden silmeye davet ettiğini belirten
Gül, "Karanlık emelleri için diplomatlarımıza ve diğer kamu
görevlilerimize kurşun sıkanları bir kez daha lanetliyorum. Bu tür
saldırılar bizleri yıldırmamıştır, yıldırmayacaktır da" şeklinde
konuştu. Gül'ün konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet
Sezer, TBMM Başkanı Bülent Arınç ve Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan'ın mesajları okundu. Bir din görevlisi şehitler için dua
okurken, törene katılanlar da şehitler için dua etti. Duanın
ardından şehitler anıtına çelenkler bırakıldı. Dışişleri
Bakanlığı'nın çelengini anıta Abdullah Gül koyarken, Dışişleri
Bakanlığı Mensupları Dayanışma Derneği'nin çelengini ise Hayrünnisa
Gül anıta bıraktı.