Guardian'ın Erdoğan'a saldırısı Nihal Bengisu Karaca yazdı
Abone olNihal Bengisu Karaca, seçim öncesi Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik saldırı başlatan ABD ve İngiliz gazetelerini yazdı.
Habertürk gazetesi yazarı Nihal Bengisu Karaca, Guardian
gazetesinin Erdoğan'a saldırı üzerinden açık gizli Türkiye'ye "AK
Parti'ye oy vermeyin" mesajı verdiğini yazdı.
2015 genel seçimleri öncesinde AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan aleyhinde yayınlarda artış dikkak çekici. Ağır ifadeler ve eleştiriler birbirini izliyor. Erdoğan "yoldan çıkmış bir figür" olarak gösteriliyor. Peki amaç ne?
Nihal Bengisu Karaca, "Büyük gün" başlıklı bugünkü yazısında İngiliz Guardian gazetesinde dün yer alan haberdeki diyalogları köşesine taşıdı ve seçmene verilen mesajın ne olduğunu anlattı:
ORYANTALİZMİN FABRİKA AYARLARINA DÖNDÜLER
"Guardian'ın 5 Haziran'da yayınladığı ve snopluğun, küstahlığın,
bir devlet başkanını aşağılamanın en pespaye örneklerinden biri
olarak sergilediği "Bil bakalım kim?" oyunu
hakkında kelam eden çıktı mı o çok ünlü çok demokrat ve yurtsever
aydınlar arasında?
Diyalogdan bir kesit:
"Sözünü ettiğimiz kişi Türkiye'nin cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan.
Peki. Kendisi altın klozeti olmamasıyla mı
ünlü?
Evet. Recep Tayyip Erdoğan'ın kesinlikle bir altın klozeti yok.
Bunu gerçekten daha açık söyleyemezdim.
Komik aslında, çünkü tam da en azından bir adet altın
klozeti olan birine benziyor.
Sakın öyle deme! Recep Tayyip Erdoğan'ı asla bir altın klozet
sahibi olmakla suçlayamazsın. Asla! Neden?
Çünkü size dava açar. (...)
Nasıl yani?
(...(Türkiye'de bir gazete geçenlerde Türk gizli servisinin
Suriyeli muhaliflere silah yardımı yaptığını gösteren bir video
yayınladı. Ve şimdi Erdoğan o gazetenin yayın yönetmeninin
"hükümete karşı suç işlemekten" hapse tıkılmasını istiyor.
(...) Tamam. Bence ihtiyaç duyduğu tüm altın klozetler
kendisine verilmeli. (...)"
Diyalog daha da pespaye noktalara uzanıyor. Ama mesaj açık.
Açık gizli tüm araçlarıyla Türkiye'ye "AK Parti'ye oy
vermeyin" diyorlar. Açık gizli tüm araçlarıyla oryantalizmin
fabrika ayarlarına döndüler.
Türk milletine düşenin ancak terbiye edilme hakkı olduğunu
hatırlatmakta iyiden iyiye pervasızlaşmış bir baskı grubu söz
konusu. Yani yarın oy vereceğiniz seçim, oryantalizmin son sürümü
ve eldivenleri ile yerliler arasında bir tercih aynı zamanda.
Rasyonel ekonomi politikaları sayesinde onurlu bir yükseliş ile
sırf smokin giydiği için değerli olduğunu düşünen çıkar gruplarına
"uydu" olmak arasında.
Bu seçim Suriye’de binlerce insan ölürken sadece “kral kelebekler” için güvenlik koridoru açılmasını buyuran “Obama” familyasının teneke kalbi ile, fotoğraf makinesini silah zannedip ellerini havaya kaldırarak teslim olduğunu göstermeye çalışan dört yaşındaki kız çocuğu arasında.
Bu seçim demokrasiyi çoğunluğun tercihleri ile farklılıkları bir arada yönetme çabasına dair bir arayış olarak anlayanlar ile demokrasiyi “Biz yönetmiyorsak yansın” olarak anlayanlar arasında.
Ne kadar önemli olduğunuzun farkında mısınız?"