Guantanamodaki kocasını bekliyor
Abone olHajj Boudella'nın serbest bırakılması için eylemler organize eden Bosnalı eşi Nadja Dizdarevic şimdi kocasının iade edileceği günü bekliyor.
Hajj Boudella'nın çocukları, Amerikan federal mahkemesinin yedi
yıl sonra Guantanamo'dan serbest bırakılmasına yönelik verdiği
karara rağmen babalarını görecekleri günü beklemek zorundalar.
"Karar açıklandıktan sonra çocuklarım bana babalarının aynı gece
gelip gelmeyeceklerini sormaya başladılar" diyor
Boudella'nın karısı Nadja Dizdarevic...
Kocasının durumunu öğrenen ev sahiplerinin üst üste evlerinden
çıkarmasıyla apartman apartman dolaşan dört çocuk annesi kadın
şimdi dört gözle eşine kavuşacağını günü kolluyor.
Boudella geçtiğimiz hafta Guantanamo'dan serbest bırakılan 5
Cezayirliden biri. O 1992-95 yıllarındaki savaş esnasında Bosna'ya
bir yardım kuruluşunda görev almak için gelmiş.
Binlerce Arap, Afrikalı ve Türk gönüllü Bosna savaşı boyunca
Sırplara ve Hırvatlara karşı Müslüman Bosnalılarla birlikte
savaşmak için bu ülkeye akın ettiler. Onlardan bazıları da İslami
yardım kuruluşlarında görev aldılar.
Boudella savaştan sonra da Dizdarevic ile evlenerek bu ülkede
kalmayı seçmiş. Dizdarevic'in savaşta öldürülen ilk eşinden de bir
çocuğu var.
Dört çocuk annesi Nadja Dizdarevic artık kocasının serbest
bırakılması için Bosnalı İslamcıları örgütlemişti
2002 yılında Bosnalı güçlerce tutuklanarak ülkesine iade edilen
Boudella'nın eşi onun için, "O küçük kızını en son 8 günlükken
gördü, daha sonra onu kaçırdılar" diyor.
Bosna 2001 yılının Ekim ayında 11 Eylül saldırılarının ardından
ülkedeki pek çok eski direnişçiyi yakalayarak Amerika'ya teslim
etti. İşte bunlardan altısını oluşturan Cezayirli İslamcılar için
George W. Bush "Sarayevo'daki ABD büyükelçiğine saldırı planları
yapıyorlardı" açıklaması yaptı.
Fakat fedaral mahkeme yedi yıl geçmesine rağmen Adalet
Bakanlığı'nın henüz elle tutulur bir delil sunamaması üzerine
Cezayirli İslamcıların serbest bırakılmasına karar verdi.
Geçtiğimiz ay büyükelçiliğe saldırı iddialarını geri çeken Adalet
Bakanlığı yetkilileri ise tahliye kararına karşı çıkarak "Biz
onların büyükelçiliğe saldırı planları yaptığı konusunda delil
bulamadık, ama onlar Afganistan'a giderek Amerikalı askerlere karşı
savaşmak istiyorlardı, bu iddiamızı kanıtlamamız için bize zaman
tanınmadı" eleştirisi yaptılar.
Dizdarevic ümidini hiç yitirmedi
ABD mahkemesi geçtiğimiz hafta iddiaların yeterli delille
desteklenmediği söyleyerek 5 Cezayirliyi serbest bırakma kararı
aldı.
"Benim çocuklarım bir gecede büyüdüler, artık onlar çocuk değildi.
Onlar oyun oynamak yerine haberleri izliyorlardı" diyen Dizdarevic,
"Ben çocuklarımın da diğerleri gibi olmasını, erken büyümemelerini
istiyorum, ama sanırım bunun için artık çok geç" diyerek
kaygılarını dile getiriyor.
DİRENİŞÇİ BİR KADIN ÖRNEĞİ: NADJA DİZDAREVİC
Dizdarevic artık eşine kavuşma ümidiyle şunları söylüyor, "Ben
artık Bosna Hersek hükümetinin bu fırsatı kullanarak bu adaletsiz
olaya bir nokta koymasını ümit ediyorum, şimdi onlardan beklentim
ABD ile diplomatik ilişki kurarak kocalarımızı evlerine
getirmesi."
Nadja Dizdarevic öncülüğünü yaptığı bir grup kadınla birlikte,
Bosna Hersek BM Yüksek Temsilciliği, Bosna Hersek Cumhurbaşkanlığı
ve Bakanlar Kurulu ile diğer yetkili organlardan 6 Bosna
vatandaşının en kısa sürede Bosna-Hersek'e geri dönmesi için
gerekli işlemlerin başlanması ve tutukluların özgürlüklerine
kavuşturulması istedi.
Açıklamalarında, İnsan Hakları Yüksek Mahkemesine de hatırlatmada
bulunarak bu ayıbın kapatılması için gayret göstermelerini istedi
ve İnsan Hakları Yüksek Mahkemesinin konuya sessiz kalmasının
"onurlu bir davranış" olmadığını belirtti.
Bundan birkaç yıl önce de Dizdarevic Bosna-Hersek'te, hükümetin
eşinin serbest bırakılması için ABD yönetimine baskı yapması
talebiyle açlık grevine başlamıştı.
Fakat mahkumların Guantanamo'dan bırakılması için daha önce
Amerikan hükümetinin kararı onaylaması gerekiyor. İnsan hakları
aktivistleri ise Bosnalı yetkililere mahkumların hemen serbest
bırakılması için Amerika ile diplomatik ilişkiler başlatması için
baskı uyguluyorlar.
Dizdarevic: "Ben hayatımı bir teröristin değil, gayri meşru
yollarla kaçırılan bir adamın onurlu eşi olarak harcadım."
Helsinki İnsan Hakları Komitesi Bosna Şubesi Müdürü Muhammed
Djemidjit, "Onların (Bosnalı yetkililer) hemen cevap vermesi ve
masumiyetleri kanıtlanmış olan bu adamların evlerine geri
gönderilmesi için acil bir planı uygulamaya koyması gerekmektedir"
dedi.
Dizdarevic yıllar boyu azimli bir insan hakları aktivisti oldu,
kocasının ve kocası gibi daha birçok mahkumun serbest bırakılması
için protestolar organize etti ve şimdi O çabalarının sonucunu
almak için son mücadelesini veriyor.
Dizdarevic kocasıyla ilgili son olarak şunları söylüyor, "Ben
hayatımı bir teröristin değil, gayri meşru yollarla kaçırılan bir
adamın onurlu eşi olarak harcadım."
(http://PressMedya.com)