National Geographic dergisi için çalışan fotoğrafçı Carsten Peter dünyanın en tehlikeli volkanlarına elinden geldiğince yaklaşabilmek için sık sık aşırı sıcaklıklara maruz kalıyor. Sicilya’da bulunan Etna Dağı ya da Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde bulunan Nyiragongo gibi volkanik devler Peter’ın uğrak yerleri. Peter bu fotoğrafların çoğunu volkanlarda araştırma yapan bilim insanlarıyla birlikte gittiği seyahatlerde çekti. Peter’ın çektiği bu karede turuncu lav parçaları havai fişeklere benziyor. Volkandan örnekler almaya çalışan bilim insanlarının siluetleri ise zar zor seçiliyor. 53 yaşındaki Peter, volkanların patlamasını izlemekten ve fotoğraflamaktan heyecan duyuyor: “Volkan fotoğrafı çekmeye meraktan başladım ve zaman içinde ilgim arttı. Bu inanılmaz bir kuvvet. Yanında insan kendini çok küçük hissediyor. Doğanın kuvvetleriyle karşı karşıya olma hissini seviyorum.” Aktif volkanları fotoğraflamanın çok kolay bir iş olmadığını belirten Peter, hayalindeki kareyi yakalamak için dönem dönem bir volkanda iki aya kadar zaman geçirdiğini söyledi. Zehirli gazlar, rüzgarın yönü ve aşırı sıcak gibi faktörlerin işini zor ve tehlikeli hale getirdiğini belirten Peter, Nyiragongo’nun fotoğraflarını çektiği sırada sıcaklığı 1100 C dereceyi bulan lavların kıyısında durduğunu anlattı. Peter, “Bu kadar yakında durduğunuz zaman çok sıcak gelebiliyor. Normalde bu kadar yüksek sıcaklıklara birkaç saniyeden fazla dayanmak mümkün olmadığı için koruyucu almanız gerekiyor. Ben daha önce birkaç kez kalkansız gitmeyi denedim ama bu kadar yakında çok kısa kalabildim. Bu elinizi fırının ızgarasına tutmak gibi bir şey. Sadece birkaç saniye dayanabiliyorsunuz. Bu mesafeden fotoğraf çekebilmenin tek yolu ısı koruyucu giysiler giymek” dedi. Ne kadar yakınlaşabileceğini anlamak için volkanları her zaman uzaktan izlediğini de anlatan Peter, “Volkanlar çok değişken yapıca oldukları için en tehlikeli kısmını belirlemek de çok zor. Ancak en büyük tehlikelerden biri kaya düşmesi. Volkanların yapısı o kadar hızlı değişiyor ki kayalara tırmanmak çok tehlikeli olabiliyor” diye konuştu. Peter şöyle devam etti: “Her zaman bir patlama ya da lav bombası riski söz konusu. Çoğu zaman patlamaları tahmin etmek çok zor. Sıcak gaz, kül ve hatta zaman zaman kayalardan oluşan piroklastik bulutlar saatte 300 kilometre hızla hareket ediyor. Dağların üzerini aşabiliyorlar. Zaman zaman en deneyimli volkanbilimciler bile piroklastik bulutlar yüzünden hayatını kaybedebiliyor.” “Volkanlar ayrıca zehirli gaz kokteylleri salıyor. Bu gazlar çok zararlı olacağı için rüzgarın yönüne dikkat etmek gerekiyor.” “Sürekli tehlikelerle karşı karşıyayız ve ben bu tehlikelerden kaçınmak için elimden geleni yapıyorum. Ancak bir volkan patlamasını izlemek inanılmaz bir şey. Benim çalışmalarım arkasındaki itici güç de doğanın bu muhteşemliği.” Erimiş kayalar soğuyunca lav gölünün üzerinde tabakalar oluşturuyor. Nyiragongo’nun soğumuş lav zemini üzerinde keşif yürüyüşü yapan ekibin üyelerinden biri. Bir jeolog Nyiragongo volkanının içindeki çadırında akşam yemeği hazırlıyor. Carsten Peter, Etna Dağı’nda… Carsten Peter, Etna’daki patlamaları çekmek için yakınlaşmaya çalışıyor. Etna’nın lavları… Bir volkanbilimci erimiş lavların kıyısında bir termal giysiyi deniyor. Bir volkanbilimci Nyiragongo’nun lav gölü yakınlarında bir termal giysiyi deniyor. Kaynak:Hürriyet