Görevimiz tehlike
Abone olABD'li general Stanley A. McCrhystal, Afganistan'daki Türk destek birliklerine övgü yağdırdı
Afganistan?daki ABD ve Uluslararası Güvenlik Destek Gücü ISAF?ın
komutanı General Stanley A. McChrystal, Türk birliklerinin Afgan
güvenlik güçleriyle birlikte Kabil ve çevresinde güvenliği
sağlamaya başladıklarını açıkladı.
?Türk birlikleri Kabil?de güvenliği sağlamanın yanı sıra
ayaklanmaya karşı mücadelede de çok başarılı? diyen General
McChrystal,Hürriyet gazetesi muhabiri Ferai Tınç'ın sorularını
yanıtladı
Yeni strateji çerçevesinde Türkiye?den ne bekliyor
sunuz?
Türk askerlerinin resmi rolü Kabil ve çevresinde Afganistan hükümet
güçleri ile birlikte güvenliği sağlamak. Bunu çok iyi yapıyorlar.
Muhteşemler. Bir başka resmi olmayan rolleri daha var. O da
ayaklanmaya karşı mücadele. Orada da çok başarılılar. Kültürel
yakınlıkları nedeniyle sadece Afganistan halkı ile değil,
Afganistan Hükümeti ile de çok özel ve etkili biçimde ilişki
kuruyorlar. Türkiye?den yeni bir talepte bulunmak NATO?da siyasi
seviyede ele alınmalıdır. Bu benim işim değil. Ama şunu
söyleyebilirim. Afganistan Hükümeti Kabil?de güvenlik konularında
liderliği üzerine aldı. Bu ortakların rolünü azaltmıyor. Ama bugüne
kadar uygulanan eğitimlerden farklı bir uygulama gerekiyor. Türk
askerleri Afgan askerlerini eğitiyorlar, bazı değişiklikler var.
Altı yıl önceye göre daha gelişmiş güvenlik birimleri ile ortak
çalışılıyor. Bu büyük bir misyon.
Eğitimde çavuşlara çok ihtiyacımız var
Yeni stratejinin eğitim misyonu ne anlama
geliyor?
Bu çok büyük bir misyon. Afgan asker ve polis gücünü yetiştirmeyi
ve güvenlik sorumluluğunu onlara bırakmayı amaçlıyoruz. Amaç
hükümetin ülke çapında kontrolü sağlaması. Profesyonel yetenekleri
geliştirmek için müttefiklerimizden daha fazla sayıda eğitimciye
ihtiyaç var. Çavuşlara mesela. Okullar açmayı, eğitim kampları
geliştirmeyi planlıyoruz. Okuma yazma da öğreteceğiz, yolsuzlukla
mücadele programları uygulayacağız. Olumlu olan şu ki, bu güne
kadar güvenlik için halktan çok büyük ölçüde başvuru aldık.
Eğitimin özelliği güvenlik güçlerini sahada eğitmek. İlk eğitimden
sonra onları sahaya göndereceğiz. Sahada öğrenecekler. Onların
arasından liderler yetiştirmek istiyoruz. Yeni stratejiye göre her
bölgedeki Afgan güçlerinin yanına o bölgeden sorumlu ittifak gücünü
partner olarak vereceğiz. Mesela Türk birlikleri böyle bir programa
başladı. Afganistanlılarla birlikte eğitim yapıyor, devriye
çıkıyor, birlikte operasyonlara gidiyorlar. Birlikte yaşıyor ve
birlikte örgütlüyorlar. Birbirlerine anlayışı derinleşiyor.
Komuta entegrasyonu nasıl olacak?
Üzerinde çalıştığımız konu. Biz Afganistan güvenlik güçlerine
resmen komuta etmiyoruz. Onlar egemen bir ülkenin güçleri. Ama her
noktada Afgan ve birlikte çalıştıkları ittifak komutanları arasında
ilişki var. Planlama ve güçlerin birlikte hareketi ortak kararlarla
oluyor. Tabii 44 üye ülkenin bulunduğu bir yerde komuta
entegrasyonu kolay değil. O yüzden komutanlarımıza esneklik
tanıyorum. Kendi çözümlerini kendileri bulacaklar.
Türk askeri Kabil?de güvenlik devriyesi
Türk birliklerini Afgan güvenlik güçleri ile birlikteyken kim
koruyacak?
Her nokta, her yerel komutan kuvvetlerini korumak için taktik
kararlarını alacak. Eğer savaş gücü olmayan bir birlik olarak Afgan
birliklerine eşlik ediyorsanız, o noktada askerlerini riske atmamak
komutanın vereceği karara bağlı olacak.
Yeni durum Türk birlikleri için ne alama
geliyor?
Türkler Kabil ve çevresinde güvenlik için devriye geziyor. Ama Türk
askerleri aktif operasyonların dışında değiller. Ancak çok
dikkatliler ve işlerinde çok iyiler.
Gizli bağ, Afgan halkına seygiyle yaklaşmanız
ABD?nin Afganistan ve Pakistan Özel Temsilcisi Richard Holbrooke
Türk birliklerinin Afganistan?da çok özel bir konuma sahip
olduklarını söylüyor. Bu Müslüman olmalarından mı
kaynaklanıyor?
Tabii ki her üye ülkenin önemi ve katkısı büyük. Ama Türkiye NATO
üyesi, Afganistan tarihi ile bağları var ve Müslüman. Bunları alt
alta koyduğunuzda diğer müttefiklerin hiçbirinde olmayan özellikler
olduğunu göreceksiniz. Biz bazen askerleri sayı gibi görüyoruz. Bin
asker, bin eş, bin anne baba, bin çocuk demek. Yaralandığımızda ya
da hayatlarımızı kaybettiğimizde en büyük bedeli onlar ödüyor. Türk
askerleri Afgan halkı için savaşıyor, onlara hizmet ediyor ve bunun
karşılığında ne zengin oluyorlar ne bir şey kazanıyorlar. Bazen
onlara bakarken, Afgan halkına öyle bir empati ve sevgi ile
yaklaştıklarını görüyorum ki işte Türk askerlerinin Afganistan
halkı ile gizli bağı bu diyorum.