Göller Bölgesi yok oluyor
Abone olTürkiye'nin ‘Göller Bölgesi’ olarak bilinen Konya Havzası'ndaki Beyşehir, Akşehir ve Meke Gölü'ndeki sular hızla çekiliyor. İşte kurumanın nedenleri ve ayrıntıları;
Türkiye'nin ‘Göller Bölgesi’ olarak bilinen Konya Havzası'ndaki
Beyşehir, Akşehir ve Meke Gölü'ndeki sular hızla çekiliyor.
Türkiye'nin ortasında yer alan ve ‘Göller Bölgesi’ olarak bilinen
Konya Havzası'ndaki Beyşehir Gölü, Akşehir Gölü ve Meke Gölü'ndeki
sular hızla çekiliyor. Devlet Su İşleri'nin (DSİ) verilerine göre
su seviyesinde her yıl ortalama 1 metrelik düşüş yaşanırken, 10 yıl
içinde önlem alınmazsa bölgedeki göllerin tamamen kuruyacağı
açıklandı. Bölgede bulunan diğer küçük göller olan Suğla ve Çavuşlu
Göl'den geriye yaklaşık 200 metrekare üzerinde çamur deryası
kalırken, Hotamış ve Akgöl ise çoktan kurudu. Nasrettin Hoca'nın
maya çaldığı göl olarak bilinen Akşehir Gölü'nde yaklaşık 1
kilometrelik alanda tahminen 30 santimlik su olarak kaldı. Muhteşem
gün batımı ile doğa fotoğrafçılarının gözde mekanı olan Beyşehir
Gölü ise kirlilik yüzünden otlandı. Beyşehir Gölü'nün
kurtulabilmesi için 14 ayrı kurumun bir araya gelmesi gerekiyor.
MEKE GÖLÜ 1 YIL SONRA YOK OLACAK ‘Dünyanın nazar boncuğu’ olarak
bilinen Konya'nın Karapınar İlçesi'ndeki Meke Krater Gölü'nün
suları, bölge yeterli yağış almadığı ve gölün beslendiği yeraltı
sularının çiftçiler tarafından kullanılması yüzünden çekildi.
Yaklaşık 5 milyon yıl önce volkanik patlama sonucu oluşan ve taban
suyuyla beslenen Meke Gölü, yakın zamana kadar yerli ve yabancı
turistlerin yanı sıra klip, sinema ve reklam filmi çekenler için
cazibe merkeziydi. 2000 yılında 1002ün üzerinde kuş türüne de ev
sahipliği yapan göl, hızla suyun kuruma aşamasına gelmesi yüzünden
hem eski güzelliğini kaybetti, hem birçok kuş türü bölgeden
uzaklaştı. Daha önce 12 metre derinliğe ulaşan Meke Gölü, bugün
sadece bir metre derinliğinde kaldı. Bölgenin yeterli düzeyde yağış
alması için Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından ağaçlandırma
çalışması başlatıldı ancak gölü kurtarmak mümkün görünmüyor.
AKŞEHİR GÖLÜ HARİTADAN SİLİNECEK Nasreddin Hoca'nın maya çaldığı
tarihi Akşehir Gölü ise tam anlamıyla çöl görünümünde. Gölden
geçimini sağlayan yaklaşık 5 bin aile gölün kuruması yüzünden göç
etti. Göl kuruyunca, üzerinde fasulye-domates ekerek çiftçiliğe
başlayan eski balıkçılardan İsmail Cengiz, Akşehir Gölü'nün
ortasına hüzünle durup olanları anlattı: “Biz buralara kayıkla
gelir, kilolarca balık tutardık. Ancak şimdi tam bir çöl
görünümünde. Gölün öbür yanında oturanlar bu tarafa gelmek için 156
kilometrelik gölü dolaşmak zorundaydılar. Şimdi ise gördüğünüz gibi
gölün ortasından traktörle gelip geçiyorlar. Biz gölümüze sahip
çıktık, göl kurumaya başladığını fark ettiğimiz anda kaymakam,
vali, belediye başkanı, başbakan, cumhurbaşkanına kadar herkese
yazı yazıp ‘Göl kuruyor’ dedik. Çare bulunmasını istedik. ‘Eber
Gölü'nden buraya su aktarılabilir’ dedik. Ama bu gün göl ne yazik
ki kurudu.” Jeoloji Mühendisleri Odası Konya Şubesi İkinci Başkanı
Güler Göçmez, kuraklık ve çoraklaşma tehlikesinin günden güne
büyüdüğüne dikkat çekerek şöyle dedi: “Turistik göllerimiz kuraklık
ve yeraltı sularının tükenmesi nedeniyle artık yavaş yavaş bataklık
görünümünü almaya başladı. Son yılların en kurak dönemini
yaşıyoruz. Yeraltındaki tatlı su bitince yerini tuzlu suya
bırakacak. Tuzlu su da toprağın tamamını çoraklaştıracaktır. Bu yıl
yağışlar çok olur ve yeraltı suları artarsa bu tehlikeyi kısmen
atlatabiliriz. Eğer yağış seviyesi yine düşük giderse belki de 10
yıl içinde göllerde su kalmayabilir. Bu da beraberinde çoraklaşmayı
getirecektir.” BEYŞEHİR GÖLÜ BATAKLIĞA DÖNÜYOR Türkiye'nin en büyük
tatlı su gölü olan koruma altındaki Beyşehir Gölü de, kuraklık,
yanlış sulama ve tarım, kirlenme yüzünden bataklık olmaya başladı.
25 yıl önce 24 metre derinliği ölçülen Beyşehir Gölü, bu yıl
ölçümlerde en derin yeri 9 metre olarak belirlendi. Devlet Su
İşleri tarafından özellikle Isparta ve ilçeleri, Konya'nın Hüyük
İlçesi ve çevresindeki tüm tarım alanlarına dengesiz ve bilinçsiz
sulama programlarının uygulanması, yağış olmaması, yeraltı
sularının çekilmesi gibi nedenlerden dolayı bir yandan gölün suyu
çekilirken, bir yandan gölün çevresindeki yerleşim birimleri,
belediyeler, köyler arıtma tesisi kurmadan kanalizasyonlarını göle
akıtmaları yüzünden göl hızla kirlenmeye başladı. Daha önceki
yıllarda 14 çeşit balık yaşayan gölde, bu yıl sadece 3 çeşit balık
bulunduğu belirlendi. Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından da
koruma altındaki gölün içinde bulunan irili ufaklı 33 adaya eskiten
balıkçı tekneleri ile gidilebilirken, bu gün bazı adalara yürüyerek
veya araçlarla gidilebiliyor. Göldeki otlanmanın hızla artması 3
bin kayıtlı balıkçıyı harekete geçirdi. Su ürünleri kooperatifi
üyesi balıkçılar ile Beyşehir Belediyesi öncülüğünde gölü kurtarmak
istediler. Beyşehir Belediyesi'nin bu girişiminde gölün
kirliliğinden ve kuruyarak bataklık hale dönüşümünden
kurtarılabilmesi için tam 14 kurumun bir araya gelmesi gerekiyor.
Tarım ve Köy işleri Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Çevre ve
Orman Bakanlığı, Milli Parklar genel Müdürlüğü, Konya Valiliği,
Beyşehir Belediyesi, Kaymakamlığı gibi 14 kurumu bir araya
getirerek gölü kurtarmaya çalışan Beyşehirliler ise kaygılı
bekleyiş sürecine girdiler. BARAJLAR BOŞALDI Kuraklık nedeniyle
Konya'da bulunan barajlar da son 72 yılın en düşük seviyesine
ulaştı. DSİ 4'ncü Bölge Müdürlüğü'nün verilerine göre 1 Ekim 2005
itibariyle 12 barajdaki yıllık toplam yağış miktarı 191 kilogram
olarak ölçülürken, 72 yıllık ortalama yağış miktarının ise 324
kilogram olduğu bildirildi. DSİ yetkilileri, rakamlardaki düşüşün
korkutucu boyutlara ulaştığını bildirdi. Örneğin Apa Barajı'nda
2004 yılı ekim ayındaki doluluk oranı 15.7 milyon hektometreküp
iken 2005 yılının aynı döneminde 6.7 milyon hektometrüp olarak
ölçüldü. Bölgedeki en büyük baraj olan Beyşehir Barajı'nda ise 2004
yılı ekim ayında 3 milyar 274 hektometreküp su bulunurken bugün
aynı dönemde 2 milyar 756 milyon hektometreküp su bulunuyor.
Kaynak: Hürriyet gazetesi Haber Teslime Tosun-Kerem Pulgat