Gökhan Gönül, Fenerbahçe'ye dönmesindeki en büyük etkeni anlattı
Abone olFenerbahçeli Gökhan Gönül, transfer sürecini anlatırken ''Emre ağabeyin sadece bana 'Geri dönmeyi düşünüyor musun?' diye sorması yetti. Transferimde en büyük etken Emre Belözoğlu.'' dedi.
4 yıl aradan sonra yeniden Fenerbahçe'ye dönen Gökhan Gönül,
basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Gökhan Gönül, şu ifadeleri kullandı; ''Nereden başlayacağımı bilmiyorum. Kampta güzel bir havamız var, birçok yeni transfer var. Her şey olumlu gidiyor. Pozitif hava var. Yeni hoca, yeni oyuncularla, geçmiş dönem devam eden oyuncularla güzel bir başlangıç yapmak istiyoruz.
Şu an merak edilen konuların tamamını daha sonra konuşabiliriz. Ama en azından takım üzerinde pozitif hava var, bundan ötürü şu an geçmişi konuşmak istemiyorum. Fenerbahçe'den ayrıldığım dönemde bu kulübe karşı kesinlikle bir açıklamam olmadı. O dönem bir kol kırıldı. Bir Atasözü var; 'Kol kırılır, yen içinde kalır.' Bence yen içinde kalmaya devam etmeli. Bu konular daha sonra çok da derinlere girmeden konuşulabilir.
''Emre Belözoğlu da bunun en net örneği''
Çok heyecanlıyım. Kendimi yeniden doğmuş gibi hissediyorum.
Sabırsızlıklı bekliyorum. Sahaya çıkıp bu forma altında mücadele
etmek istiyorum. Belki birçok insan eleştirebilir genç
kardeşlerimiz de alınmasın. Genç oyuncu oynatıyorsun diye maçı
kazandığında 4 puan vermiyorlar. Önemli olan sahaya çıktığında
göstereceğin performans. Emre Belözoğlu da bunun en net örneği.
''Kontratımın ne olduğunu bilmiyorum''
Benim hayatımda para hiçbir zaman bir amaç olmadı. Ben geri
dönerken, şu an kontratımın ne olduğunu bile bilmiyorum. Başkan
bunu imza töreninde teyit edecektir. Para için döndüğüm
söylentileri var ama şöyle söyleyeyim ben şu an bile kontratımın ne
olduğunu bilmiyorum. Emre ağabeyin sadece bana 'Geri dönmeyi
düşünüyor musun?' diye sorması yetti. Transferimde en büyük etken
Emre Belözoğlu.
''Fenerbahçe'ye gelirken de güzel
uğurladılar''
Beşiktaş camiasına da çok teşekkür ediyorum. Bana sahip çıktılar ve
Fenerbahçe'ye gelirken de güzel uğurladılar. Yaşadığımız süre
boyunca oraya bir şeyler katmanın onurunu yaşıyorum. Saha
dışını halledebilirsek, basın algı konusunda çok etkili biliyoruz.
Ben ayrıldığım dönemden biliyorum. Birçok sorunu düşünebiliriz. İki
sene ben dışarıdan izledim, saha içi değil ama saha dışı çok etken
var.
''Ben hata yapmadım bunu bilsinler''
Herkes başarılı olmak istiyor. Bunu takımda görüyorum. Taraftardan
hata yaptığım için değil; benim yüzümden üzülmelerine sebep olduğum
için özür diliyorum. Taraftarın zamanındaki tepkisini haklı
görüyorum çünkü bu kadar sevdikleri bir adamın gitmesi onları
kırdı, üzdü. Onlar benim hep yanımdaydı çünkü. Ama ben hata
yapmadım bunu bilsinler, oluşturulan o algıya inanmalarını normal
karşılıyorum. Taraftarlardan ricam kızgınlıklarını rafa
kaldırsınlar. Caner için de aynı şekilde. Bizim üzerimizden takıma
zarar gelmesini istemem. Daha önce oynadığım 9 yılın hatrı varsa
şimdilik rafa kaldırsınlar. Bizim hedefimiz şampiyonluk.
''Erol Hoca sağolsun antrenmanlarda takımı
gebertiyor''
Birçok hoca ile çalıştım, hepsinin kendine özgü taktiği ve
antrenman metodu var. Erol hoca sağ olsun, tabiri caizse,
antrenmanlarda takımı gebertiyor. İnşallah bu antrenman temposuyla
çok güçlü sahaya çıkacağız. Kaptan olmak ayrı bir gurur olabilir
ama formayı yeniden giymek benim adıma çok sevindirici. Buraya
hangi oyuncu gelirse gelsin Fenerbahçe'nin bir parçası olması
normal, buranın genlerinde bu var. Yeni gelen oyuncular var,
Türkiye Ligi'ni bilen oyuncular olması bence bu bir artı.
Rakip takım oyuncuları gelmesine rağmen Fenerbahçe'de şu an
bir kardeşlik ortamı var. Herkes şu an takıma sahip çıkıyor.
Herkesin biraz da tecrübeli olması işe yarıyor.
''Eşim aşırı Fenerbahçeli''
Normal bir Fenerbahçeli yok, herkes hasta Fenerbahçeli. Eşim aşırı
Fenerbahçeli. Zaten normal Fenerbahçeli yok, o da hasta Fenerli.
Ama Beşiktaş maçlarına da gelmişti. Armasını taşıdığım hiçbir
camiaya bir saygısızlığım olmadı. 'Su akar yolunu bulur' sözünün
anlamına TDK'dan bakabilirler. Beşiktaşlı'lar beni yanlış anlamasın
lütfen.''