Güzel oyuncu Gökçe Bahadır bir şampuan firmasının yeni marka elçisi oldu. Ayrıca Bahadır'ın yeni dizisi 'Adı Efsane' Kanal D ekranlarında seyirciyle buluşuyor. Gökçe Bahadır'ın birde iş adamı Efe Duru'yla güzel giden bir ilişkisi var. Hal böyle güzel olunca Gökçe Bahadır'ın değmeyin keyfine. Ekranların en beğenilen yüzlerinden biri olan Gökçe Bahadır'ın dansa ve müziğe olan yeteneği de aşikar. Hayatının bu denli keyifli döneminde Gökçe Bahadır, samimi açıklamalarda bulundu. İşinden, güzellik sırlarına kadar içten açıklamalarıyla Gökçe Bahadır bir kez daha gönülleri kazandı. İşte Gökçe Bahadır'ın o açıklamaları... ‘Adı Efsane’ dizisini nasıl kabul ettiniz? Öncelikle işin hikayesini çok sevdim. Farklı bir yerde duruyordu. Tabii ki oyuncu kadrosunda çok değerli isimler var. Onları da duyunca kabul etmeye karar verdim. Rolünüze nasıl hazırlandınız? Çekimler başlamadan önce Bahar öğretmenin evinde ve okulunda zaman geçirdim. Sadece yaşadığı hayatı, çevresini anlayabilmek, görebilmek adına bunları yaptım. Başarılı bir oyuncu kadrosu var. Beklentileriniz neler? Açıkçası bir beklentim yok. Sevdiğim, içinde kendimi gördüğüm bir işi yapıyorum. Erdal’la oynamak çok zevkli. Genç oyuncular da çok iyiler. Peki günümüzde öğretmen olmak ister miydiniz? - Ben küçükken de “öğretmen olamam” derdim. Bir şeyleri iyi biliyor olmak, iyi anlatmak anlamına gelmiyor. O başka bir yetenek. Özveri, sabır, fedakârlık gerektiriyor. Bu anlamda işini hakkıyla yapan bütün öğretmenlerimize çok saygı duyuyorum. Karakteri canlandırırken, öğretmen olarak otorite kurmanın, öğrencilerin sana saygı duymalarını sağlamanın ama aynı zamanda onlarla iyi iletişim kurmanın ne kadar zor olduğunu bir kere daha anladım. Dizide isyankar gençlerin arasındasınız. Günümüz gençlerini nasıl görüyorsunuz? - Her sınıftan gencin isyanı farklı. Şimdi bakıp kendi gençlik dönemlerimi düşününce bizim zamanlarımızın daha kolay ve basit olduğunu görüyorum. Siz de yaşlı değilsiniz. Bu kadar kısa sürede ne değişti? - Artık sosyal medya ve sınıf farklılıkları gençliği çok zorluyor. Özellikle sosyal medyadaki paylaşımlar inanılmaz bir rekabet ortamı yaratıyor ve başka dünyalara tanık olunmasına sebep oluyor. Bu kendi dünyamızı beğenmememizi ve mutsuzluğu getiriyor. Oysa bizler eskiden mutluyduk. Kendi dünyamızdaydık. Bahar öğretmen ön yargılı bir karakter... Artık toplumca ön yargılı mıyız? - Bizim özümüzde her zaman ön yargı vardı, sadece bu durum giderek daha arttı. Neden? - Saygı, özveri, tahammülümüz azaldı. Azalanlarla birlikte artanlar; korku, ön yargı, saygısızlık ve sevgisizlik oldu. Ben bu durumlar içinde kendime korumacı bir tavır oluşturuyorum. Artık diziler çabuk bitiyor. Bu sizi tedirgin ediyor mu? Etmiyor ama şunu ortaya çıkarıyor; demek ki iyi isim olmak tek başına bir işi kurtarmıyor. Bizim yaptığımız iş, ekip işi. Sonuçta dizilerin bitmesi birçok faktöre bağlı ama her zaman iyi olan, bir yerde fark edilir ve hak ettiği yere gelir. Ekrandaki yeni nesil oyunculardan kendinizi farklılaştırmak için ne yapıyorsunuz? - Ne olursa olsun kopmamaya, yenilenerek işimi en iyi şekilde devam ettirmeye çalışıyorum. Mesleğimi her zaman önemseyen kişi olarak kalmaya, enerjimi son damlasına kullanmaya, oynadığım sahne neyse en iyisini yapmaya çalışmaya, detaycılığımı kaybetmemeye, arkasında durabileceğim işler yapmaya çabalıyorum. Sektörde zorlu bir yarış var ama ben kendimi bir yarışın içinde hissetmeden ilerliyorum. Çünkü artık iyi şeyler kıymetini yitirmeye başladı. Garip bir denge oluştu. Bunların içine girmeden kendi dünyamda kalmak istiyorum. Yıllardır sektördesiniz ama iç dünyanıza dair neredeyse hiçbir şey bilmiyoruz... - Bunu anlatmak zor. Karşımdaki insana göre ruhsal durumum değişebiliyor. Aileme ve yakın arkadaşlarıma çok gülüyorum. Aynı zamanda duygusalım. Başarı öykülerinden çok etkileniyorum. Nelerle derdiniz var? - Sevmediğim bir yönüm ama kendimle derdim var. Sürekli nasıl daha iyi olur, ne yapabilirim diye düşünüyorum. Bu da hayatı zorlaştıran bir şey. Eskiden beni negatif etkilerdi. Yıllar içinde bunu yönetmeyi öğrendim ve artık pozitif etkiliyor. Oyunculuğunuzun yanı sıra sesiniz ve dans yeteneğiniz de çok konuşuluyor. Sürpriz bir çalışma olur mu? Dans etmek ve şarkı söylemek vazgeçilmezim. Çünkü hep hayatımın içindeydi, adeta terapi gibi. Tabii ki yıllar geçtikçe geliştirme şansım oldu. Bunu bir yerde kullanmayı istiyorum, kim bilir belki sürpriz bir projeyle karşınıza çıkabilirim. Kafamda bazı düşünceler var. Belki, bir gün hayata geçirebilirim diye umut ediyorum. Yaprak Dökümü’ndeki halinizden eser yok. Ne oldu da bu kadar güzelleştiniz? - Hadi canım (gülüyor)! Yaptırdığım özel bir şey yok. Bu küçük yaşlardan beri ekranda olmanın dezavantajı herhalde. Herkes benim büyümeme adım adım şahit oldu. Tabii yıllar içinde yaşadıkların yüzüme, vücuduma yansıdı. Gençken ‘bana bir şey olmaz’ diye düşünürken insan yaş aldıkça daha çok kendine bakıyor. Spor yapıyor... Bütün kadınların 10 sene önceki fotoğraflarına bak, bence çoğu şimdi daha güzel. Google’da isminizi aradığımızda ‘Gökçe Bahadır kalçalar’ diye bir bölüm çıkıyor… Jennifer Lopez’le kıyaslanıyorsunuz… Kalçalarınızda estetik var mı? - Yok şimdilik sporla idare ediyorum . Seksi bulunmakla derdi olan oyunculardan mısınız? - Öyle bir derdim yok. Yaptığım sporun da, diyetinde bakımın da tek bir nedeni var; o da kendimi iyi hissetmek için. Gliss markasının yüzü oldunuz. Neler diyeceksiniz? Çok mutlu oldum, güzel bir iş birliği oldu. Zaten yıllardır gerek işimde gerekse özel hayatımda saçlarıyla konuşulan biriydim. Markayla nasıl bir araya geldiniz? Onların beni düşünerek hazırladığı senaryoları okuyunca birbirimize uygun olduğumuzu hissettim. Bunun üstüne ürünün özelliklerini de öğrendiğimde başarılı olacağına inandım. Çünkü markanın duruşuyla kendimi özdeşleştirdim. Saç bakımınızda nelere dikkat edersiniz? Bir kadının güzel görünmesinde saçları gerçekten çok önemli rol oynuyor. Saçlarımı iyi hissettiğim zaman kendimi de iyi hissediyorum. Zaten reklamdaki sloganımız da “Saçlarım Yeter” Dışarıda havalı görünen bir kadına hepimiz dönüp bakıyoruz. O yüzden benim hayatımda da saçlarım öncelikli. Her zaman bakım yapmaya çalışırım, ihmal etmem. “Benim için sosyal medyada, ‘Yıllar geçtikçe daha güzelleşiyor’ yorumları yapılıyor. Bence bütün kadınlara yıllar yarıyor. Sadece kendime özen göstermeye çalışıyorum; yıllar geçtikçe belki de daha çok dikkat gösteriyorum. Sonuçta bugün ben de aynaya ya da fotoğraflarıma baktığımda kendimi daha çok beğeniyorum.” Gökçe Bahadır'ın bir süredir iş adamı Efe Duru ile giden güzel bir ilişkisi var. Çift aşklarını instagram üzerinden paylaşmayı ihmal etmiyor, her birlikte paylaşımlarında aşklarını bir kez daha gözler önüne seriyolar. EFE DURU KİMDİR? Çapkın iş adamı ününe sahip Efe Duru, daha önce Yağmur Zırh ve Helin Avşar'la aşk yaşamış ve bu aşk büyük ses getirmişti. İlk aşkı olarak Fatih Terim kızı Merve Terim'le aşk yaşamasıyla tanınmıştı. Gökçe Bahadır ve Efe Duru'nun mutluluklarına çok sayıda pozitif yorum geliyor.