Goethe entitüsünden Erdoğan şoku!
Abone olTürkiye'de faaliyet gösteren Goethe Enstitü'sü İslam'a yakınlığı ile bilinen Geothe'ye ihanet etti.
Yıllardır Türkiye’de de faaliyet gösteren enstitünün web
sayfasındaki yorumda, İslâm tehdit olarak gösterildi. Goethe ise
Doğu Batı Divanı’nın önsözünde “Bu eserin yazarı Müslüman olduğunu
reddetmez” diye yazmıştı.
İSLÂM TEHDİT, ERDOĞAN SALDIRGAN
Enstitünün web sayfasında yayınlanan siyaset bilimci Dr. Cemal
Karakaş’a ait son yorumunda, Türkiye’nin “kusurlu bir
demokrasi” olduğu, Başbakan Erdoğan’ın ise
“kibirli ve saldırgan bir dil”le durumu daha da
kötüleştirdiği görüşü savunuldu.
Sünni İslam ve Türk milliyetçiliğinin “tehdit”
unsuru olarak gösterildiği yorumda, yönetimde de bu eğilimlerin
hakim olmasıyla ortaya “otoriter baba devlet”
olgusunun çıktığı vurgulandı. AK Parti’nin, sistemin kusurlarını
kullanarak kendisine yarar sağladığı da aynı yorum yazısında dile
getirildi.
“ARAP BAHARI OLABİLİR”MİŞ, “UMUT YENİ HÜKÜMETTE”YMİŞ
AK Parti’nin ve taraftarlarının “dini araçsallaştırdıkları” da
iddia edilen yorumda, bu durumun karşıt cepheyi büyüttüğü ve zaman
içerisinde bu gelişmelerin Arap Bahar’ına benzer bir sonuca
ulaşabileceği kaydedildi.
Emniyet güçlerinin sürekli aşırı güç kullandığı da iddia edilerek,
bu durumun karşı kitleyi daha çok birbirine yakınlaştırdığı ifade
edildi. Yorumun sonunda, “Türkiye’de yeni bir hükümet umut
olacaktır” denildi.
ENSTİTÜ, GOETHE İSMİNE İHANET EDİYOR
Johann Wolfgang von Goethe’den adını yaşatmak üzere kurulan
Goethe Enstitüsü, bir yandan ilham aldığı büyük filozofa ihanet
ederken, bir yandan da yabancı bir kuruluş olarak faaliyet
gösterdiği ülkenin seçilmiş iktidarına saldırılar
gerçekleştiriyor.
İslâm’ı tehdit olarak gören enstitü yönetiminin bu düşüncelerine
karşılık Goethe, gerçek bir İslâm sevdalısı olarak biliniyor.
BÜYÜK DÜŞÜNÜRÜN İSLAM HAKKINDAKİ
DÜŞÜNCELERİ
Büyük düşünürün İslâm ve Müslümanlık’la ilgili kimi
değerlendirmeleri şöyle:
“Kur'an'da Musâ'nın dua ettiği gibi dua etmek istiyorum: Ya
Rabbi, dar göğsümü genişlet!
Madem ki İslâm, Allah'a teslim olmak mânâsınadır:
Öyle ise hepimiz İslâm'da yaşayıp ölmekteyiz!
İsa temiz duygu ile düşünürdü Sadece tek Allah'ı
sakinlikle; Onu (İsa'yı) Tanrı yapanlar Mukaddes niyetini rencide
etti. Ve böylece hak olduğu görülür Muhammed'in başardığı; Yalnız
vahdet mefhumu ile o Bütün âleme galip geldi.
Kur'an'ın ezelden olup olmaması diye bir şüphe beni
uğraştırmaz! Kitapların kitabı olduğuna iman ederim. Müslüman
olarak bana farz olduğu gibi!
Hiç kimse Hz. Muhammed'in prensiplerinden daha ileri bir
adım atamaz. Avrupa'ya nasip olan bütün başarılara rağmen, bizim
konulmuş olan bütün kanunlarımız, İslâm kültürüne göre
eksiktir.
Biz Avrupa milletleri medenî imkânlarımıza rağmen Hz.
Muhammed'in son basamağına varmış olduğu merdivenin daha ilk
basamağındayız.
Şüphe yok ki, hiç kimse bu yarışmada O'nu
geçemeyecektir.
Bu eserin (Doğu Batı Divanı) yazarı Müslüman olduğunu
reddetmez."