Gizli Telkinle Kuran Terapisi
Abone olIraklılara Kur'an yayını altında "direnmeniz faydasız" mesajı
Bilinç altına ilişkin araştırmalar yapan Kubilay Aktaş, reklam
arasında verilen mesajların insanları o ürünü almaya
yönlendirdiğini söylüyor. Örneğin sinemada film izliyorsanız 25.
karedeki “kola iç” talimatı film arasında koşarak
kola almanıza neden olabilir.
Günlük hayatımızda yaşadığımız bazı sorunların bilinçaltımızdan
kaynaklandığını hep söyleriz ama acaba kaçımız aslında
bilinçaltımızın gücünün ve öneminin farkındayız? Yaklaşık 15 yıldır
bilinçaltı üzerine çalışmalar yapan Kubilay Aktaş, Elest
Yayınları'ndan basılan “Gizli Telkinle Kur'an
Terapisi” kitabında bilinçaltımızın nasıl daha çok
alışveriş yapmamız için ya da belli bir konu hakkındaki
düşüncelerimizin değişmesi için programlandığını anlatıyor. Aynı
tekniğin olumlu yönde de kullanılabileceğini ifade eden Aktaş, bu
yöntemle sorunlarımızı aşabileceğimizi söylüyor. Kubilay Aktaş'a
bilinçaltı nedir, ne değildir, nasıl programlanabilir, ne işimize
yararı sorduk.
OLUMSUZ TELKİN BAŞARISIZLIK SEBEBİ
Bilinçaltının sonsuzluğu, bilincin ise bu alandan fark
edebildiğimiz kısmı, yani toplumun görgüleri, örfleri, adetleri ve
yasalarımızı ifade ettiğini söylüyor Aktaş. Bilinçaltımız bir
saniyede 400 milyar bit bilgiyi işlerken, bilincimiz bunun sadece
2000 tanesini fark edebiliyor. Bilinçaltı bir çocuk gibi. Kendine
söylenen her şeyi alıp uyguluyor ve iyi kötü ayırımı yapmıyor.
Mesela çocuklara söylenen “küçüksün, yapamazsın, edemezsin, olmaz”
gibi olumsuz telkinler bilinçaltı tarafından alınarak ileride
kişinin başarısızlığına neden olabiliyor. Dolayısıyla bilincimiz
bilinçaltını, bilinçaltı da bilinci etkiliyor ve böylece kimliğimiz
kişiliğimiz ve varlık okumamız açığa çıkıyor.
MESAJLAR 25. KAREDE
Bilincin bu özelliği keşfedildikten sonra, teknolojinin de
ilerlemesiyle, Subluminal Teknik yani bilinçaltına gizli mesaj
gönderme yöntemi kullanılmaya başlanmış. Bilinçaltına mesaj
gönderme çeşitli yollarla yapılabiliyor. Müziğin altına insan
kulağının duyamayacağı ama bilinçaltımızın algılayabileceği dalga
boyunda mesajlar yerleştirilebiliyor. Gözümüz saniyede 24 kareyi
algılayabiliyor. Böylece filmlerin, dizilerin, reklamların
arasında, 25. kare kullanılarak bazı mesajlar iletilebiliyor.
Gözümüz ve bilincimiz bunu algılayamıyor ama bilinçaltımız
algılıyor. Kokuyla bile bilinçaltına mesaj göndermek mümkün. Bu
teknikleri, yasak olmasına rağmen, daha çok reklam sektörü
kullanıyor. Verilen reklamın arasına yerleştirilen mesajlar sizi o
ürünü almaya yönlendirebiliyor. Aktaş, sinemalarda verilen 10
dakika aralarda kola içilmesine yönelik mesajlar iletildiğini
söylüyor. 25. karedeki “kola iç” talimatı film arasında koşarak
kola almanıza neden olabilir.
ÇİZGİ FİLMLER MASUM MU?
Aktaş, bazı süper marketlerde çalınan hızlı müziklerin altına “daha
çok al, daha çok al” mesajının yerleştirildiğini de söylüyor. İnsan
bilincinde alışveriş şevkini arttıran Paçuli yağının da marketlerde
belli aralıklarla verilmesi kokuyla telkin yöntemlerinden biri.
Çocuğunuzun seyrettiği masum çizgi filmde ses ve görüntü yoluyla
pornografi ve şiddet içeren mesajlar yerleştirilmiş olabileceğini
iddia ediyor Aktaş.
Aslan Kral, Alaattin'in Lambası, 25. kareleri bizzat tespit
ettiği çizgi filmlerden. Aktaş, “Donald Duck amca, çizgi filmde
laptop ile yazışıyor. Ama görüntüyü dondurup yaklaştırdığınızda
laptop ekranında çıplak bir kadın görüyorsunuz. Orada ne işi var?”
diye soruyor. Çocuğunuzun seyrettiği çizgi filmdeki 25. kareyi
anlayabilmek için DVD oynatıcıda ağır çekimde izleyebilirsiniz.”
diyor.
KUR'AN YAYINI ALTINA DİRENMEYİN MESAJI
25. kare filmlerde de çok kullanılan bir teknik. Aktaş, “Fight Clup
filminde 26 tane 25. kare var. Ağır çekime alıp izlerseniz bu
kareleri yakalayabilirsiniz. Bu filmin yönetmeni, müziklerini yapan
kişi eşcinsel ve 25. karelere de eşcinsellikle ilgili mesajlar
yerleştirilmiş. Bu mesajları aldığınızda eşcinsellik size normal
bir olaymış gibi geliyor. Yüzüklerin Efendisi'nde de 25. kare
mesajları var. Müzik endüstrisinde de Madonna ve Michael Jackson
kullanıyor.
Mc Donalds'ın çektiği reklamlarda o kadar çok 25. kare var ki! Bazı
siyasi partiler bile 25. kareyi zaman zaman kullanıyor.” diyor.
Aktaş'a göre bu mesajların en çok kullanıldığı ülkelerden biri
Rusya. Sırf bu mesajları tespit edebilmek için özel dedektörler
varmış. Kendisine bile bu teknikle insanları alışverişe yönlendiren
müzikler yapma teklifleri geldiğini anlatıyor Aktaş. Ama Aktaş'ın
asıl ilginç iddiası "Amerika'nın Irak'ı işgali
esnasında radyoda yapılan Kur'an yayınının altında Iraklıların
bilinçaltına “direnmeniz faydasız” gibi mesajlar verildiği.
"
BIRAKIN SORUNLARI BİLİNÇALTINIZ AŞSIN
Bilinçaltımız mesaj bombardımanı altında. İyi haber ise bu tekniğin
olumlu yönde de kullanılabilmesi. Subliminal mesaj tekniği dünyada
kullanılan bir teknik. Diyelim ki toplum karşısında
konuşamıyorsunuz. İstediğiniz bir müziğin altına probleminizi
çözecek telkinler yerleştiriliyor. Siz müziği dinlerken
bilinçaltınız da bu telkinleri alıyor. Böylece kişiye özel
hazırlanan telkinlerle sorununuz çözülüyor.
Kubilay Aktaş'ın tekniğini daha özel kılan yön ise, bu
telkinleri Kur'an-ı Kerim ayetleri, Cevşen, Esmalar ve Celcelutiye
kullanarak yapması. Öncelikle kişinin problemleri psikologlar
tarafından tespit ediliyor. Sonra o soruna yönelik Kur'an-ı Kerim
ayetleri ve Esmalar seçilip belli bir ritimle okunuyor. Bu kayıt 8-
12 hertz dalga boyuna, beynin alfa dalga boyutuna getiriliyor ve
istenen müziğin altına yerleştiriliyor.
Mesela kişinin iletişimle ilgili problemi varsa, Hz. Musa'nın duası
olan “Dilimdeki düğümü çöz. Gönlüme ferahlık ver.
Söylediklerim anlaşılsın.” ayeti kullanılıyor.
Depresif ve şizofrenik bir yapı varsa, daha çok tevhide,
bütünleyici manalara ait ayetler, insanın ruh beden ve zihnini
senkronize edecek, dengeleyebilecek ayetler kullanılıyor. Kişi bu
müzikleri dinlerken aldığı telkinlerle problemini aşabiliyor.
Aktaş, bu tekniğin zaten tüm dünyada kullanıldığını kendi tekniğini
ayıran yönün ise Kur'an ayetlerinin kullanılması olduğunu söylüyor.
“Kur'an kadar bilinçaltına etki eden, nöron ağlarını uyaran başka
bir şey yok. Bu açıdan bu teknik zaten kullanılıyor ama Kur'anla
yapılması eşi benzeri olmayan bir teknik haline getiriyor.”
diyor.
Bilinçaltımızı nasıl koruyabiliriz?
Bilinçaltımızı korumak için televizyon seyrederken çok seçici
olunması gerekiyor. Mümkün olduğu kadar minimalist yaşamak ve
teknolojiyi bilinçli kullanmak önemli. Kur'an, Cevşen okumak da
bilinçaltının düzenlenmesi ve korunmasına etki ediyor. Güne
başlarken, ya da bir film izleyeceksek, “ben bu filmi izlerken
sadece bana faydalı olanları almak istiyorum.” diye telkin vermek
işe yarayabilir. Ayetel Kürsi okuyarak etrafınızı çevirin ve
etrafınızdan ışıktan bir koruma kalkanı olduğunu düşünün. (Emeti
Saruhan)