Gizli işsizlik tırmanışa geçti
Abone olİşsizliğin "arttı-azaldı" diye tartışıldığı günümüzde DİE'nin yayınladığı rapor kafaları karıştırdı. "İşsiz kabul edilmeyen işsizlere" vurgu yapılan rapordan çarpıcı rak
sadece "arttı-azaldı" diye tartışıldığı Türkiye'de AB ve ILO
standartlarına göre yüzde 11.5 olarak hesaplanan "resmi işsizlik"
oranı, DİE'nin yöntem gereğince işgücünde ve işsizler içerisinde
göstermediği "işizlerle" birlikte değerlendirildiğinde yüzde 20'yi,
işsiz sayısı ise 5.4 milyonu aşıyor. DİE, AB ve ILO standartlarına
göre hazırladığı işsizlikle ilgili istasitklerinde, işsiz olarak
sadece, istihdam halinde olmayan kişilerden iş aramak için son üç
ay içinde iş arama kanallarından en az birini kullanmış ve 2 hafta
içinde işbaşı yapabilecek durumda olanları kabul ediyor. İŞSİZ
KABUL EDİLMEYEN İŞSİZLER İş bulmaktan umudunu kestiği için,
mevsimlik çalışma, ev işleriyle meşgul olma, öğrencilik, emeklilik
ve çalışamaz halde olma gibi nedenlerle iş aramayan ancak iş
bulursa 2 hafta içinde işbaşı yapmaya hazır olanlarla, çeşitli
nedenlerle daha önce çalıştığı işinden uzaklaştırılmış ve işine
geri çağrılmayı beklediği için başka bir iş aramayanlar işgücüne ve
dolayısıyla işsiz ordusun dahil edilmiyor. Ayrıca, işi olmadığı
halde mevsimlik çalıştığı için iş aramayan kişiler de işgücünde ve
işsiz olarak kabul edilmiyor. DİE'nin Aralık 2004-Ocak-Şubat 2005
döneminin ortalamalarını içeren Ocak 2005 istatistiklerine göre
işsiz olduğu halde iş aramadığı için işgücüne dahil edilmeyen ve
kişi sayısı 1 milyor 711 kişi düzeyinde bulunuyor. Mevsimlik
çalıştığı gereçkesiyle anketin yapıldığı dönemde çalışmadığı halde
işgücüne ve işsiz sayısına dahil edilmeyenler ise 1 milyon 10 bin
kişi olarak tahmin edildi. Her iki gruptakilerin toplamı 2 milyon
711 bin kişiyi buluyor. Söz konusu kişiler işgücüne dahil
edildiğinde Türkiye genelinde 23 milyon 512 bin kişi olan işgücü 26
milyor 223 bine kadar yükseliyor. Resmi istatistiklerde yüzde 46.7
olan işgücüne katılma oranı da diğer ülkelere benzer ve daha
anlamlı bir düzey olan yüzde 52'ye yükseliyor. Türkiye resmi
işgücüne katılma oranıyla OECD'nin en son sıralarında yer alıyor.
Resmi istatistiklere göre 2 milyon 697 bin kişi olan işsizler
ordusuna, işsiz olarak kabul edilmeyen söz konusu kişilerde
eklendiğinde Türkiye genelindeki toplam işsiz sayısı 5 milyon 417
bine kadar yükseliyor. Bu rakamın 26 milyon 233 bin kişi olan
işgücüne oranı ise yüzde 20.7 olarak hesaplanıyor. Bu arada hem
işgücü hem de istihdam içerisinde gözüken 701 bin kişi ise eksik
istihdam olarak sınıflandırılıyor. DİE'nin Hanehalkı İşgücü
Anketini uyguladığı bir haftalık referans döneminde 40 saatten daha
az süre çalışıp, mevcut işinde ya da ikinci bir işte daha fazla
süre çalışmaya uygun olan kişilerle mevcut işinde elde ettiği
gelirin azlığı ya da kendi mesleğinde istihdam edilmediği için yeni
bir iş arayanlar eksik istihdam olarak tanımlanıyor. Atıl işgücü
olarak da değerlendirilebilecek olan eksik istihdamdakilerde
işsizlere dahil edildiğinde Türkiye'deki atıl işgücünün 6.1
milyonu, bunun işgücüne oranının da yüzde 23.3'ü bulduğu
hesaplanıyor.