Gezi Parkı'ndaki gençler Mars'lı mı?
Abone olCHP Manisa Milletvekili Özgür ÖZEL, Cumartesi Günü Taksim’de yaşananları Meclis Kürsüsünden Değerlendirdi:
İNTERNETHABER.COM- CHP
Manisa Milletvekili Özgür Özel, Cumartesi Taksim'de yaşananları
mecliste değerlendirdi.
Bölüm üzerinde söylenecek çok söz var. Zaten, baştan aşağıya
torba yasanın yasama kalitesine nasıl olumsuz etkiler yaptığını bir
daha bir daha buradan tekrarlamak yerine, şu dakikalarda Taksim’de
yaşananlara yüce Meclisin dikkatini bir kez daha çekmek
istiyorum.
SON DERECE BARIŞÇIL GENÇLER
Taksim Meydanındaki Gezi Parkı’nın halka açılacağı söylenmişti.
Halk, yani bu halkın çocukları, eğer bunlar Mars’tan gelmedilerse,
bunlar bizim çocuklarımızsa bugün Taksim’de son derece barışçıl,
son derece mizah yüklü bir eylemliliğe hazırlanıyorlardı ve oraya
çıkabilmek için Taksim’e doğru gittiler. Ellerinde ne molotof
kokteylleri ne Başbakanın meşhur ettiği kilit taşları ne de kimseye
zarar verecek bir şey vardı. Ama yine karşılarında maalesef, bugün
TOMA’ları gördüler; tazyikli suyla, biber gazıyla, copla
karşılandılar o meydana çıkarken.
Öyle bir durumla karşı karşıyayız ki Sayın İçişleri Bakanından bu
meseleye müdahale etmesini bekliyoruz. Türkiye’yi, her geçen gün
biraz daha otoriterleşen bir rejim ve bir polis devleti, polisler
eliyle yönetilen bir devlet olma görüntüsünden çıkarması
gerekiyor.
TÜRKİYE'DE 2 TANE Mİ HALK VAR?
Aslında meseleye bir de şuradan yaklaşmak lazım: Deniyor ki
“Biz orayı halka açacağız.” Ama bugün oraya halkın
çocukları yürüdüğünde buna izin vermeyip saldırılıyorlar. Sayın
Bakan, Türkiye’de 2 tane mi halk var? O, Başbakanın meşhur yüzde
50’sinin çocuklarıyla diğer yüzde 50’nin çocukları gibi
ayrıştırmaya biz gelmeyiz. O yüzde 50’nin çocuklarından da o
meydanda bugün eylemlerini koymak isteyenler var. Ve asla bizi
böyle ötekileştirmeye ve birbirimize düşürmeye çalışmayın. Bu
mesele çok ironik bir şekilde her zaman hatırlatılan “Halk
plajlara hücum etti, vatandaşa denize giremedi.” esprisini
2013 yılında sizin bir kez daha Türkiye’ye yaşatmanızdan başka bir
şey değildir.
TAHRİR İÇİN SÖYLEDİĞİNİ TAKSİM İÇİN NEDEN
SÖYLEMİYORSUN?
Enteresan bir dönem yaşıyoruz. Siyasetteki en önemli kıymetlerden
bir tanesi tutarlılık. Birbirimizi eleştirirken, iktidar-muhalefet
ilişkileri içerisinde en kolay birbirimizi sıkıştırıp da diğerine
karşı üstünlük sağlayabileceğimiz alan karşı tarafın tutarsızlığını
yakaladığımız alandır, o noktadır ve tutarsızlığı ispatlanan
siyasetçi zora girer, sıkıntı çeker. Ben, şimdi, mesela Sayın
Elitaş’ı bir konuda eleştirdiğimde, on beş yıl önce Mecliste
yapılmış benzer bir uygulama, o konuda verilmiş benzer bir cevaptan
bahsedebiliyor veya Başbakan Osmanlı arşivlerine kadar inerek
birilerini eleştirip oradan bir tutarsızlık yakalayıp
“Geçmişte sizin dedeleriniz, babalarınız, atalarınız böyle
demiş.” deyip birilerini, siyasi rakiplerini mahcup etmeye
çalışabiliyor. Yüzyıl değil, on yıl değil, on gün değil, aynı gün
içinde iki tane meydan var. Bir tanesi Taksim Meydanı, bir tanesi
Tahrir Meydanı. Şimdi, iktidar temsilcilerinin Taksim Meydanı’yla
ilgili söylediklerine bir bakalım, bir de Tahrir Meydanı’yla ilgili
söylediklerine bakalım. Dün, Hükûmet sözcüsü Sayın Çelik, çıkmış
NTV ekranlarına, diyor ki: “Mursi’ye karşı, yapılanlara
karşı, halkın sokağa dökülmesi bir sivil itaatsizlik eylemidir,
bunun karşısında durulması insan haklarının da, her türlü hakkın da
ihlalidir, bunun karşısındayız.” Altına imza atarım, çok
doğru söylüyorsun da, sen bunu sivil itaatsizliğin bir hak olduğunu
Taksim için nasıl söylemiyorsun? Veya Taksim için söylediğin
sözleri birisi alıp da Tahrir Meydanı için söylemeye kalkarsa sen o
zaman buna nasıl bir cevap verirsin?
AMASIZ MAMASIZ DARBENİN KARŞISINDA OLDUĞUMUZU
SÖYLEDİK
Biz, bakın darbenin olduğu saatlerde Cumhuriyet Halk Partisinin
sözcüleri hem imza attık hem ben çıktım bu kürsüden söyledim
arkadaşlar. Bu kürsüden şunu söyledik: “Amasız mamasız,
Mursi, seçilmiş birisidir, ona karşı yapılan darbeyi kınıyoruz ve
bunu, en büyük suç olarak ifade ediyoruz.” dedim,
arkadaşlarınız alkışladı burada ama tutarlılık, tutarsızlık böyle
bir tartışma işte. Siz, Taksim için söylenen sözlerin onda 1’ini
birisi Tahrir için söylese ayağa kalkar bağırır çağırırsınız.
Bakın, bugün orada Taksim’e çıkmak isteyenler de haklarını aramak
için oraya çıkıyorlar. Ellerinde hiçbir şey olmadığı gibi, Hükûmeti
devirmekle ilgili bir niyetleri de yok.
Sadece oyuncak tabancalarıyla birbirlerine su sıkacaklardı, orada
bir su bayramı yapacaklardı ama AKP, her bayramı zehir ettiği gibi
bu çocukların, bu güzelim sivil itaatsizlik eylemini bu bayram
gününde zehir etmeyi başardı. Tebrik ediyorum sizleri
arkadaşlar.