Gezi Parkı eylemcileri beraat etti
Abone olMahkeme sanıkların suçları işlediklerine dair yeterli delil bulunmadığından ayrı ayrı beraatlerine karar verdi.
Gezi Parkı olaylarına ilişkin 2'si öğrenci, biri
öğretmen toplam 5 kişi hakkında 'kamu malına zarar verme' ve
'toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet' suçlarından
1,5 yıldan 9 yıla kadar hapis istemiyle açılan dava karara
bağlandı.
İlk duruşmada davayı karara bağlayan mahkeme, sanıkların üzerlerine
atılı 'kamu malına zarar verme" ve "toplantı ve gösteri yürüyüşleri
kanununa muhalefet" suçlarını işlediklerine dair yeterli delil
bulunmadığından ayrı ayrı beraatlerine karar verdi.
İstanbul 28. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuksuz
sanıklar Ali Polat, Talip Söylemez, Ferdi Turhan, Alper Kırıcı ve
Armağan Altun hazır bulundu. Sanıkların kimlik tespitlerinin
yapılmasının ardından duruşmada savunmaların alınmasına
geçildi.
"Taksim Meydanı'nda yapılan bir gösteriye katıldım" diyen sanık Ali
Polat, "Dağılma saatimiz 16.00'ydı. Ben Avcılarda oturuyorum.
Meydandaki insan sayısının fazla olması sebebiyle evimin bulunduğu
Avcılara gidebilmek için ben de herkesle birlikte Dolmabahçeye
doğru indim. TOMA Dolmabahçe çalışma tesislerinin bulunduğu yere
göre Kabataş yönünden Taksim yönüne giden yol üzerinde duruyordu.
Kabataş yönüne gidip Avcılara giden aracıma binmek istiyordum. TOMA
aracı su püskürttü. Çevredeki polislerde gaz bombası atıyordu.
Topluluk geriye doğru kaçmaya başladı. Ben de yoluma devam etmek
istedim. Ancak o sırada polis beni yanına çağırdı. Ben de gittim. O
ana kadar işlediğim bir suç olduğunu düşünmüyordum. Polisleri
görünce yolumu açabileceklerini ve bu karışıklıktan
kurtarabileceklerini düşündüm. Ancak yanlarına gidince beni dövmeye
ve küfür etmeye başladılar. Beni araçlarına götürdüler, gözaltına
aldılar" dedi. Polat, “İddia edildiği gibi polis araçlarına
polislere kamu binalarına taş atarak zarar vermiş değilim. Eğer
birileri taş atıp kamu araçlarına ve binalarına zarar vermişse
artniyetli, provakatör kişilerdir" diye konuştu.
"KAMU MALLARINA ZARAR VERMEDİM"
Suçlamaları kabul etmeyen ve öğretmen olduğunu söyleyen Sanık Talip
Söylemez olay günü Taksim'e çıktığını ve polisin çekildiğini
söyleyerek, "Gezi Parkında bir müddet bulundum. Daha sonra evime
gitmek için Kabataş'a gittim. Bu sırada polis aracına taş atanları
gördüm ve uyardım. O sırada TOMA'dan su sıkılmaya başlandı. Bende
refleks olarak iskeleye doğru koştum. O sırada 5-10 sivil polis
benim üzerime çullandı, aracın içerisine attı. Koltukların arasında
dövdü, küfrettiler. Yasal olmadığı halde üzerimde arama yaptılar ve
gözaltına aldılar. Gaz ve su sıkılmadan önce uyarı yapılmadı. Ben
kamu mallarına zarar vermedim. Bir gösteriye de katılmadım" diye
konuştu.
"POLİS ARACINA TAŞ ATMADIM SUÇSUZUM"
Beşiktaş'da oturduğunu ve öğrenci olduğunu söyleyen Sanık Ferdi
Turhan ise, olay günü Taksim'den Beşiktaş'a doğru yürüdüğünü
belirterek, "Bu sırada TOMA araçları Dolmabahçe Başbakanlık ofisi
önünde bulunan kişilere müdahala ediyordu. Bu sırada ne olduğunu
anlayamadan polisler gözaltına aldı. Polisler beni dövdü. Ben polis
aracına taş atmadım. Suçsuzum" dedi.
"BU TÜR BİLİMSEL FAALİYETLER YAPARKEN HUKUKA AYKIRI BİR
EYLEME KATILACAK BİRİ DEĞİLİM"
Öğrenci olduğunu söyleyen Sanık Armağan Altun da, olay günü
Taksim'de yaralıların bulunduğunu öğrendiğini ve yardım amaçlı
Taksim'e gittiğini anlattı. Daha sonra Dolmabahçe'de yaralıların
bulunduğu bu nedenle de oraya geçtiklerini söyleyen Altun, "Ortalık
çok karışıktı. Polislere bile su götürüyorduk. Bir kızın annesi
için ağladığını görünce koşarak yanına gittim. Annesini yerden
kaldırdım. Bu sırada polisler yanıma gelerek bana tekmeyle
vurdular. Yardım amaçlı orda bulunduğum halde polisler beni yerde
sürükleyerek gözaltına aldı. Polisler vatandaşlara bir uyarı
yapmadı. Ben halen TUBİTAK nezdinde yürütülen bir projenin
başkanlığını yapıyorum. Bu tür bilimsel faaliyetler yaparken hukuka
aykırı bir eyleme katılacak biri değilim" ifadelerini kullandı.
Diğer sanık Alper Kırıcı da yasaya aykırı davranmadığını , suçsuz
olduğunu söyledi.
MAHKEME: YETERLİ DELİL YOK
Davayı karara bağlayan mahkeme de sanıkların üzerlerine atılı 'kamu
malına zarar verme" ve "toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa
muhalefet" suçlarını işlediklerine dair yeterli delil
bulunmadığından ayrı ayrı beraatlerine karar verdi.