Gezi eylemcilerine 17’şer yıl hapis istendi
Abone olİzmir’de Gezi Parkı eylemlerine destek verip gösterilere katıldıkları iddiasıyla tutuklanan 8 kişi hakkında, 17’şer yıl hapis istemiyle dava...
İzmir’de Gezi Parkı eylemlerine destek verip gösterilere
katıldıkları iddiasıyla tutuklanan 8 kişi hakkında, 17’şer yıl
hapis istemiyle dava açıldı.
İddianameyi hazırlayan Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Zafer
Kılınç, 40 sayfadan oluşan iddianamesinde, tutuklu sanıklar Vedat
Y., İbrahim K., Elif K., Kubilay İ., Ozan A., Erhan İ., Orhan Ö. ve
İzzet U.’nun, örgüt adına eylemlerde neler yaptıklarını anlattı.
Halen tutuklu olan 8 sanık, ’2911 Sayılı yasaya muhalefet, görevi
yaptırmamak için direnme ve terör örgütü üyesi olmamakla birlikte
terör örgütü adına suç işlemek’ iddialarıyla suçlanıyor.
"YAPILAN EYLEMLE HALK ÜZERİNDE KORKU OLUŞTU"
Savcı Zafer Kılınç iddianamede, “Olayların başlangıcında ve
gelişiminde marjinal sol grupların öncülük yaptığı, marjinal sol
gruplarca sürdürülen protesto eylemlerine polis ile çatışma
ortamının oluşması üzerine, eylem yapmak için fırsat kollayan terör
örgütlerinin de katıldıkları ve grupları yönlendirmeye çalıştıkları
gözlenmiştir. Süreç içerisinde katılımcı sayısında artış meydana
gelmiştir. Eylemlere katılan şahısların çoğunluğunun örgütsel bir
yapı içerisinde olmamasından dolayı, Hükümet karşıtı basın-yayın
kuruluşları (Partizan-Kaldıraç-DHF gibi), gazeteciler, sivil toplum
örgütleri, taraftar grupları ile sanat camiası mensupları ve
marjinal gruplar tarafından eyleme katılan şahıslar kışkırtılmış ve
yönlendirilmiştir. CNN, BBC, The Economist, El Cezire, Reuters gibi
uluslararası basın kuruluşlarının, eylemleri abartarak ve
çarpıtarak dünyaya servis ettikleri, Türkiye’de halk ayaklanması
çıktığına dair oldukça taraflı ve yanlış haberlere yer verdikleri
ve dezenformasyonda bulundukları izlenmiştir. 31.05.2013 tarihinde
başlayarak kesintisiz olarak ilerleyen tarihlerde de artarak
olaylar devam etmiştir. Dağıtılan grupların kısa zamanda organize
olarak tekrar toplanması, grupların saldırı ve şiddet eylemlerini
artırarak devam etmesi ve eylemlerinde ısrarcı tutum izlemesi, kamu
kurum ve kuruluşlarına, bankalara, dershanelere, araçlara ve
kişilere ait işyerlerine zarar verilmesi ve yağmalanması, güvenlik
güçlerine yönelik taş, sopa, sapan ve sert cisimler kullanılarak
yapılan saldırı eylemlerinin artması, ana cadde ve sokaklarda
barikat kurma, ateş yakma ve yol kapama eylemleri artarak devam
etmiştir. Gerçekleştirilen eylem ve saldırılar neticesinde halk
üzerinde korku, panik ve endişe oluşmuştur. Sosyal medyada
olaylarla ilgili yalan bilgi verilmesi ve olayların abartılarak
sunulması suretiyle halkın tahrik edilmesi, eylem yapmaya müzahir
gruplar yoğun şekilde ajite edilmiştir. Terör örgütlerinin
propagandasına dönüştürülen toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde,
kimliklerin gizlenmesi amacıyla yüz tamamen veya kısmen
kapatılmıştır” ifadelerine yer verdi.
"PROTESTOLAR YASADIŞI GÖSTERİLERE DÖNDÜ"
İddianamede, eylemlerin bütün olarak değerlendirildiğinde
protestoların masum bir demokratik hak kullanımı eylemi olarak
kalmadığı, yasadışı gösterilerde şiddet kullanılarak kamu düzeninin
bozulduğu, eylemlerin ifade özgürlüğü ile yasal protesto ve gösteri
sınırlarının dışına çıktığı, kamu düzeninin sağlanması, suç
işlenmesinin önlenmesi ve toplum huzurunun temini için güvenlik
güçlerinin müdahalesinin kaçınılmaz olduğu, amacını çoktan aşan bu
eylemlerin başka türlü önlenmesinin de mümkün olmadığının açıkça
ortaya çıktığı öne sürüldü.
İddianamede terör örgütlerinin, legal zırha bürünmüş açık alan
faaliyetlerini bir vitrin olarak kullandığı belirtilirken, şunlar
kaydedildi:
“Söz konusu eylemlerde başta TKP/ML-KONFERANS, MKP ve DSİH terör
örgütleri olmak üzere birçok terör örgütünün açık alan
yapılanmalarında faaliyet gösteren şahısların ön saflarda yer
alarak şiddeti körükledikleri belirlenmiştir. Şehirlerimizde
protestocuların güvenlik güçlerine karşı cebir ve şiddet kullanmak
suretiyle direndikleri, molotof kokteyli, taş, sopa, demir bilye
vb. kullanarak yaralanmalarına sebep oldukları, 1’i ağır olmak
üzere 64 polis yaralanmıştır.”
17’şer yıl hapis cezası istenen 8 tutuklu sanık, önümüzdeki ay 12.
Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk kez hakim önüne çıkacak.
Ayrıca İzmir’de bugüne kadar yapılan operasyonlarda 50 kişi
tutuklanmış, 13 kişi geçtiğimiz gün yapılan tutukluluk incelemesi
sonucu tahliye edilmişti. Olaylarla ilgili halen 37 tutuklu
bulunuyor.
(İHA)