Gezi davasının tarihi belli oldu!
Abone olMücella Yapıcı dahil 26 şüphelinin yer aldığı 'Gezi' iddianamesini 33. Asliye Ceza Mahkemesi kabul etti. İlk duruşma 12 Haziran'da yapılacak
Mücella Yapıcı dahil 26 şüphelinin yer aldığı 'Gezi'
iddianamesini 33. Asliye Ceza Mahkemesi kabul etti. İlk duruşma 12
Haziran'da yapılacak
İddianamede mimar Mücella Yapıcı ve Taksim Dayanışması üyelerinin 7,5 yıldan 29 yıla kadar hapsi isteniyor. Gezi Parkı'nın İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu tarafından açıldığı 8 Temmuz 2013'de meydana gelen olaylarda gözaltına alınan Taksim Dayanışması üyelerine yönelik İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Mimarlar Odası Çevre Etki Değerlendirme Kurulu 2. Başkanı Ayşe Mücella Yapıcı, İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Ali Çerkezoğlu, Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Beyza Metin, Mimarlar Odası İstanbul Şube Yöneticisi Ender İmrek ile Gezi Olayları platform üyesi Haluk Ağabeyoğlu’nun uzun süre olayları yönetmeleri ve planlamaları nedeniyle bir organize suç örgütü şeklini aldıkları, bu şekilde hareket ettikleri iddia ediliyor. Yapıcı, Çerkezoğlu, İmrek, Metin ve Ağabeyoğlu hakkında “Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak”, “Toplantı ve gösteri yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet etmek”, “Görevi yaptırmamak için direnmek” suçlarından 7,5 yıldan 29 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Diğer 21 sanığın ise 1 yıl ile 10 yıl arasında değişen hapisle cezalandırılması talep ediliyor. Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhçu ve DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu’nun da arasında bulunduğu 31 kişi hakkında ise dava açılmamasına karar verildi.
'TAŞ VE ŞİŞELERLE SALDIRDILAR”
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede Taksim Dayanışma Platformu'nun sosyal medya ve internet sitesi üzerinden yapmış olduğu çağrılar üzerine Taksim Dayanışması organizesi içerisinde KESK, Halk Evleri, Dev-Lis, TMMOB ve Gezi Parkı Koruma ve Güzelleştirme Derneği gibi kuruluşlar ile bazı siyasi parti gruplarının bir araya gelerek, Gezi Parkı içerisinde bekleyen güvenlik kuvvetlerine taş ve şişelerle saldırmaya başladığı öne sürüldü. Parka yakın birçok ticari işletmenin cam ve çerçevelerinin kırıldığı, ayrıca bazı kamu ve özel mülkiyete ait araçların yakıldığı, bu arada parkın etrafına barikatlar kurularak "Direne direne kazanacağız", "Taksim bizimdir, bizim kalacak", "O. çocuğu polis parktan defol”, “Hükümet istifa” sloganlarının atılmaya başladığı anlatıldı. Güvenlik kuvvetlerinin tüm uyarılarına rağmen Gezi Parkı ve Taksim Meydanı'na girmek isteyen grupların taşlı, sopalı, molotoflu, ses bombalı, sapan ve bilyeli gibi çeşitli şekillerde polise saldırdıkları, yolları kapatıp barikat kuran gruplara karşı güvenlik kuvvetlerinin ellerinde geldiği kadar müdahale etmeye çalıştıkları iddia edildi.
“HALKIN DUYGULARINI TAHRİK ETTİLER”
Eyleme destek ve katılımı arttırmak amacıyla başta sosyal paylaşım siteleri ve çeşitli internet sitelerinde olaylara ilişkin olarak "Eylemde görevli polislerin silahlarını ve kimliklerini bırakarak istifa ettikleri, ölülerin ve yaralıların olduğu, polis tarafından gerçek mermi kullanıldığı, polis panzeri altında kalarak can verenlerin bulunduğu" yönünde halkın duygularını tahrik edecek şekilde haberler yayıldığı öne sürüldü. Bu haberler aracılığıyla herkesin Taksim'e çağrıldığı ve bu şekilde olayların devam ettiği belirtildi.
“KAMU GÜVENLİĞİNİN ZARAR GÖRMESİNE NEDEN
OLDULAR”
Şüpheliler Ali Çerkezoğlu, Ayşe Mücella Yapıcı, Beyza Metin, Ender
İmrek ve Haluk Ağabeyoğlu'nun Taksim Dayanışma Platformu üyeleri
oldukları ve çeşitli sosyal, görsel ve yazılı basın aracılığıyla
İstanbul halkını, Taksim Meydanı'na çağırdıkları ve İstanbul'da da
kamu düzeninin güvenliğinin ciddi şekilde zarar görmesine neden
oldukları kaydedildi.
“PROVOKASYONLARA ZEMİN HAZIRLADILAR”
Yapılan basın açıklamaları ve sosyal, görsel medya üzerinden yapılan yayınlarda devletin güvenlik kuvvetleri ile kamu görevlilerinin düşman gibi lanse edildikleri, masumane başlayan Taksim Yayalaştırma projesine karşı duruşun zamanla marjinal gruplar ile terör örgütlerinin provokasyonlarına zemin hazırladığı öne sürüldü.
“İHTARA RAĞMEN DAĞILMADILAR”
8 Temmuz 2013’de saat 18. 30 sıralarında Beyoğlu Galatasaray Meydanı önünde Taksim Dayanışması Platformu’nun organizesinde toplanan 200 kişilik bir grubun slogan atarak Taksim Meydanı'na doğru yürüyüşe geçtikleri, dağılmaları konusunda ihtar yapılmasına rağmen dağılmadıkları, güvenlik kuvvetlerine saldırmaları üzerine yapılan operasyonda şüphelilerin yakalandıkları anlatıldı.
LİMON SUYU DELİL OLDU
Bazı şüphelilerin üzerinden baret, eldiven, çift filtreli gaz maskesi, güneş gözlüğü, beyaz renkli bez gaz maskesi, deniz gözlüğü, limon suyu, kask, demir saplı sapan, tahta saplı sapan, baret, limon suyu ve bir şüphelinin üzerinden de “Kudurmuş” yazılı resimli afiş çıktığı belirtildi.
İNCELENMEDEN İADE EDİLDİ
Soruşturma sırasında İstanbul 34’üncü Sulh Ceza Mahkemesi'nden
arama kararı alınmış olup, özellikle Taksim Dayanışması Platformu
üyesi olan şüphelilerin ev ve iş yerlerinde arama yapılmış ancak bu
arama kararına itiraz üzerine mahkemece iptal kararı verilmesi
nedeniyle el konulan eşyalar incelenmeden sahiplerine iade
edilmiştir.
GÖRÜNTÜ VE FOTOĞRAFLAR İNCELENDİ
Olay sırasında çekilen ve yine dosyada bulunan görüntü ve fotoğrafların incelenmesi sonucunda şüpheliler Ali Çerkezoğlu, Ayşe Mücella Yapıcı, Beyza Metin, Ender İmrek ve Haluk Ağabeyoğlu'nun Gezi Parkı eylemleri olarak bilinen olaylarda grupları yönlendirdikleri ve gruplara nasıl hareket etmeleri yönünde talimatlar verdikleri öne sürüldü. Bu talimatlara uyan diğer şüphelilerin çevredeki bir çok özel ve kamu malına zarar verdikleri ayrıca müşteki olarak yer alan Ak Parti'nin aracına zarar verdikleri, müşteki Mustafa Aksu'nun zarar gören aracın şoförü belirtildi. Müşteki Muhittin Akat'ın ifadesinde oğlu M.Ş.A.’ya polise taş atması için platform üyelerince para verildiğini söylediği ifade edildi. Olaylar sırasında şüpheliler Ali Çerkezoğlu, Erkan Baş, Hakan Dilmeç ve Süleyman Solmaz'ın fiili olarak olaylarda yer aldıklarına dair fotoğrafların dosya içerisinde yer aldığı kaydedildi.