Gerçeker'den 'Arka bahçe değiliz' çıkışı
Abone olYargıtay Başkanı, adli yıl töreninde iktidara, "Yargı kimsenin arka bahçesi değil" çıkışı yaptı. Başbakan'ın mesajı da aynı tonda oldu: "Adil ve tarafsız olun..."
Adli Yıl açılışında nasıl bir konuşma yapacağı merak konusu olan
Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, "Yargı kimsenin arka bahçesi
değildir" diyerek iktidara mesaj verdi.
Gerçeker'in konuşmasından satır başlıkları şöyle:
Yargı kimsenin ne arka ne ön ne de yan bahçesidir. Meslek
saygınlığını her şeyin üstünde tutarak görev yapan Türk yargıçları
buna asla izin vermeyecektir. Yargı bir toplumun en büyük değerini
oluşturmaktadır. Yargı bağımsızlığına toplumun her kesimini
ilgilendiren bir görevdir.
YÜKSEK MAHKEMELERİN ETKİSİ AZALTILDI
Kurula üye atama yetkisinin, Cumhurbaşkanı’na
verilmesi ise eleştirilmektedir. Raporlarda, kurul kararlarına
karşı etkin bir başvuruda bulunulması için, anayasa değişikliğinde,
farklı bütçe ve yazmanlığa sahip olması, teftiş kuruluna bağlı
olması ön görülmektedir. Anayasa değişikliğiyle Yargıtay ve
Danıştay’ın üye sayısı azaltılmış, yüksek mahkemelerin etkileri yok
denecek kadar azaltılmıştır.
Avrupa İnsan Hakları sözleşmesinin 6’ncı maddesinin, adil
yargılanmanın en önemli unsurunun bağımsız yargı olduğu hükme
bağlanmıştır.
Yasama ve yürütmenin yetki alanına girilmemelidir. Bununla birlikte yargının siyasallaşması ortaya çıkar.
İnsan hakları evrensel beyannamesinin 10 ve Avrupa İnsan hakları
sözleşmesinin 6’ncı maddelerinde, adil yargılanma için bağımsız ve
tarafsız yargının varlığı temel şart olarak görülmüştür. Hakim,
diğer hakimlere karlşı da bağımsız olmalıdır. Hakim, yargılananlar
için tarafsızlığın bir teminatıdır. Hakim bağımsızlığının
teminatı hukuk devleti olmanın temelini oluşturmaktadır.
YETERSİZLİKLER YARGITAY'I ENDİŞELENDİRİYOR
Personel, bütçe yetersizliği gibi sorunların çözülememesi
Yargıtay’ı endişelendirmektedir. Davaların uzaması konusunda,
manevi sorunlarının yargıya yüklenmesinin yanlış olacağı dile
getirilmektedir. Yargı devlet sisteminde asla hafife alınmamalıdır.
Yasama ve yürütmenin etkisine girmeden karar vermelidir. Bu kavram
zedelendiğinde, adaletin siyasallaşacağı bundan en fazla devletin
ve milletin zarar göreceği bilinmelidir. Yeterli istihdam halinde,
kararlara ulaşılabilmesi konusunda sorun kalmayacaktır
Yargıtay bugün iş yükü bakımından ilk derece mahkeme gibi
çalışmaktadır. Yargıtay’daki 2009 yılına ilişkin dosya sayısı 1.5
milyonu aşmış durumundadır.
Adli iş yükünün azaltılması için gerekli önlemler alınmalıdır.
Sürekli artış gösteren nüfus oranı, hakim ve savcının yetersizliği,
maddi hukuka ilişkin bazı yasalarda usül kurallarına yer verilmiş
olması da yargıda da sağlıklı sonuçlara ulaşmakta engel olmakta ve
davaların uzamasına engel olmaktadır.
Tutuklu sayısının hükümlü sayısından fazla olması toplumda
eleştirilmektedir. Büyükşehirlerde, dava sayısının fazla hakim ve
savcının az olması, yargısal etkinliği azalttığı gibi hukuk
davalarının sürekli artmasına neden olmaktadır. Uyuşmazlıkları
önleyici nitelikteki tedbirlerin etkin hale gelmesi
sağlanmalıdır.
VİCDANLAR İNSANLARIN MAHKEMESİDİR
Vicdanlar insanların içindeki mahkemelerdir. Soyut kurallar
vicdanla somutlaştırılacaktır. Çağdaş dünyanın benimsediği,
kuvvetler ayrılığı ilkesi bizim de en temel değerlerimizden
biridir. Yasama ve yürütmenin birbirinden bağımsız
çalışmalıdır.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yargının tarafsız ve adil
olmasını istedi. Okumak için ikinci sayfaya geçin
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Bir hukuk devletinin bütün
kurumlarıyla var olması ve yaşatılması öncelikle adil ve tarafsız
bir yargı sistemiyle mümkündür. Demokratik, laik, sosyal bir hukuk
devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'ni de ancak böyle bir yargı
sistemiyle yaşatabilir ve geleceğe taşıyabiliriz” dedi.
Başbakanlık Basın Merkezi'nden yapılan açıklamaya
göre, Başbakan Erdoğan, 2010–2011 Adli Yıl Açılışı nedeniyle
Yargıtay Birinci Başkanı Hasan Gerçeker'e bir kutlama mesajı
gönderdi.
Erdoğan, mesajda şunları kaydetti:
“Bir hukuk devletinin bütün kurumlarıyla var olması ve
yaşatılması öncelikle adil ve tarafsız bir yargı sistemiyle
mümkündür. Demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye
Cumhuriyeti'ni de ancak böyle bir yargı sistemiyle yaşatabilir ve
geleceğe taşıyabiliriz.
Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk 'Adalet,
mülkün temelidir' diyerek adil ve tarafsız bir yargı sisteminin
önemini çok veciz bir şekilde ifade etmiştir. Unutmamalıyız ki
adalet, hukuk devletinin olduğu kadar hakların, özgürlüklerin ve
toplumsal barışın da en güçlü teminatıdır.
Yargı mekanizmalarının, hukukun üstünlüğü ve tarafsızlık ilkesine
bağlı kalarak hızlı ve uyum içinde çalışması, toplumda yargı
kurumlarına, dolayısıyla adalete olan güveni de güçlendirecektir.
Devletimizin yasama ve yürütme gibi temel kurumlarından biri olan
yargı organı; hakimleri, savcıları, avukatları ve diğer
çalışanlarıyla bu görevi en iyi şekilde yerine getirmek için çaba
göstermektedir. Hükümet olarak, adalet sistemimizdeki sorunların
bir bütün halinde ele alınarak kalıcı çözümler üretilmesine büyük
önem veriyoruz.”
Yargı kurumlarının çağın ve hizmetin gereklerine uygun olarak
donatılması ve bütün hukukçuların en iyi şartlarda ve en iyi
imkanlarla çalışması için gerekli düzenlemeleri yapmaya devam
ettiklerini belirten Başbakan Erdoğan, 2010–2011 Adli Yılı
açılışını kutlayarak, başta yüksek mahkemelerin başkan ve üyeleri
olmak üzere hakim, savcı ve avukatlar ile tüm yargı çalışanlarına
başarılar diledi.
TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin 'Atılması gereken adımlar
var' okumak için üçüncü sayfaya geçiniz
TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, “çağın koşullarına uygun,
insan hak ve özgürlüklerini üstün tutan güçlü bir hukuk sitemine
kavuşmak için daha atılması gereken adımların olduğunu”
kaydetti.
Şahin, 2010-2011 adli yılının açılışı dolayısıyla bir
mesaj yayımladı.
Hukukun üstünlüğüne dayanan Türkiye Cumhuriyeti'nin, bütün kurum ve
kuruluşlarıyla demokrasiyi milletin vazgeçilmez hayat tarzı haline
getirdiğini kaydeden Şahin, hukuk devleti ilkesinin gereği olarak
görev yapan yargı organlarının, çağdaş demokratik sistemlerin
ayrılmaz unsurları olduğunu ifade etti.
TBMM Başkanı Şahin, mesajında şunları kaydetti:
“Hukukun üstünlüğü, devletin hukuka bağlılığını, yasama ve yürütme
erkleri ile yönetimin işlem ve eylemlerinin bağımsız yargı
tarafından denetimini sağlar; temel hak ve özgürlüklerin
güvencesini oluşturur. Adaletin sağlanmasında yargının bağımsız ve
tarafsız bir şekilde işlevini yerine getirmesi büyük önem
taşımaktadır. Bu, aynı zamanda halkın adalete duyduğu güveni
pekiştirmektedir.
Ülkemizde son yıllarda AB üyeliği hedefi doğrultusunda
demokratikleşme, insan hakları ve hukukun üstünlüğü konularında
önemli düzenlemeler hayata geçirilmiştir. Ancak, evrensel değerler
ışığında, çağın koşullarına uygun, insan hak ve özgürlüklerini
üstün tutan güçlü bir hukuk sitemine kavuşmak için daha atılması
gereken adımların olduğu da açıktır.
Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün hepimize gösterdiği çağdaş
uygarlık düzeyini yakalama hedefine ulaşmamız için yargı alanında
yapılacak çalışmalar büyük önem taşımaktadır. Başta yargı olmak
üzere tüm kurumların bu yöndeki çalışmalara katkı sağlaması
demokrasi ve hukuk devletinin bütün kurumlarıyla yaşatılarak daha
ileriye taşınmasına yardımcı olacaktır.
Bu duygularla yeni adli yılın, başta yüksek mahkemelerin başkan ve
üyeleri ile yargıç ve savcılar olmak üzere, tüm yargı çalışanlarına
hayırlı olmasını diliyorum.”