Gerçeği eşinden 14 yıl gizleyen DGM savcısı
Abone olSeyfi Oktay döneminde meslekten atılan Diyarbakır DGM Savcısı Hüseyin Altın, yıllar sonra gelen adaletin mutluluğunu yaşıyor.
Referandumdan sonra yapısı değiştirilen Hâkimler ve
Savcılar Yüksek Kurulu, önceki gün verdiği tarihî kararla yıllardır
süren mağduriyetleri bitirdi.
'Yazdığı kitapla Seyfi Oktay döneminde çıkarılan CMK'yı
eleştirdi' diye meslekten atılan Diyarbakır DGM Savcısı Hüseyin
Altın, yıllar sonra gelen adaletin mutluluğunu
yaşıyor.
HSYK'nın iade-i itibar kararını Zaman'a değerlendiren
Altın, referandumda 'evet' diyenlere teşekkür ediyor. İhracını 14
yıl boyunca eşinden bile gizlediğini vurgularken duygulanıyor:
"Artık gururla 'emekli savcıyım' diyebileceğim."
Altın, Seyfi Oktay'ın adalet bakanlığı döneminde çıkarılan Ceza
Muhakemeleri Kanunu'nun aleyhine kitap yazdığı için 1997'de
meslekten atılmıştı. Yapılan haksızlığı bir türlü gururuna
yedirememiş, bunu kimselere hatta eşine bile söyleyememişti.
İhraçtan kısa süre önce verdiği emeklilik dilekçesi sayesinde
konuyu yakınlarından gizlemeyi başarmıştı. Hakkındaki ihraç kararı
önceki gün kaldırılınca Altın'ın yıllar süren kâbusu da son buldu.
Yaşadıklarını Zaman'a anlatan emekli savcı, o dönem eşinin "Neden
ayrıldın?" sorularına bir türlü cevap veremediğini söylüyor. "Artık
gururla 'emekli savcıyım' diyebileceğim. Yaşadıklarımı saklamak
zorunda kalmayacağım." diyor. İade-i itibarının sağlanmasına
katkıda bulunan herkese şükran borçlu olduğunu belirtirken, 12
Eylül referandumunu hatırlatıyor: "Evet diyenlere her zaman dua
edeceğim."
MENTEŞE'YE MEKTUP YAZMIŞTI
Hüseyin Altın'ın savcılık mesleğine adım atışı Türkiye'nin zor
dönemlerden geçtiği 70'li yıllara denk geliyor. Muhafazakâr yapısı
ve terör örgütlerine yönelik yürüttüğü operasyonlar nedeniyle bazı
kesimlerin hedefi haline gelir. En yoğun baskıyı Seyfi Oktay
döneminde yaşar. Oktay'ın bakanlığı döneminde düzenlenen CMK'ya,
terör örgütleri ve sanıklar lehinde olduğu için itiraz eder ve
gerekçelerini anlatan bir kitap kaleme alır. Yazdığı kitabı ve
konuyu özetleyen bir mektupla birlikte dönemin İçişleri Bakanı
Nahit Menteşe'ye gönderir. Çıkartılan kanunun suç işleme oranını
artıracağı ve bunun da güvenlik zafiyeti oluşturacağı gerekçesiyle
konunun Meclis'te tartışılması gerektiğini iletir. Fakat Menteşe,
kendisine gelen kitabı ve mektubu olduğu gibi Seyfi Oktay'a
gönderir. Altın hakkında yöneticileri ve parti temsilcilerini
haksız bir dille eleştirdiği gerekçesiyle soruşturma
başlatılır.
7 KEZ GÖREV YERİ DEĞİŞTİRİLDİ
Birinci sınıf savcı olması ve görevindeki almış olduğu puanlar
gereği Yargıtay üyeliğine seçilmesi gerekirken, Diyarbakır DGM
Savcılığı'na tayini çıkar. Seyfi Oktay'ın HSYK'ya yaptığı baskı ile
kendisi hakkında çıkan kararlar hep 3'e karşı 4 oyla alınır. Görev
yaptığı süre içerisinde o kadar çok il ve ilçe gezer ki arkadaşları
ona 'Gezgin Savcı' lakabını takar. 18 ay içinde görev yeri tam 7
kez değiştirilir. Altın, "Beni meslekten yıldırmak ve soğutmak için
o kadar acımasızca kararlar aldılar ki, görevimle ilgili bir kusur
bulamayınca dinî inancım Seyfi Oktay ve onun gibi düşünenlerin hep
sorunu oldu. HSYK'nın yapısının her zaman bugünkü gibi olması
gerektiğini söyledim." diyor.
REFERANDUMDA 'EVET' DİYENLERE DUACIYIM
HSYK tarafından hakkında ihraç kararı çıkmadan önce emeklilik
dilekçesini 3 Nisan 1997'de verdiğini söyleyen Altın, o yılın
haziran ayında emekli olduğunu ve hakkındaki ihraç kararının ise
ekim ayında kendisine iletildiğini söylüyor. Emeklilik kararına en
çok karşı çıkan kişinin eşi emekli öğretmen Suzan Altın olduğunu
aktaran Altın, eşine meslekte çok yıprandığını, artık emekli olmak
istediğini söylediğini anlatıyor. Altın, "Hakkımda ihraç kararı
çıkarılacağını eşime söyleyemedim." diyor. İhraç kararından sonra
eşinden ve çevresindeki dostlarından bu kararı 15 yıl boyunca
sakladığını belirtiyor. Altın, "15 yıl boyunca incinir diye eşime
ihraç edildiğimi hissettirmedim." ifadelerini kullanıyor. Yeni
HSYK, Altın'ın kitabının 'düşünce özgürlüğü' kapsamında
değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, hakkındaki ihraç kararını
önceki gün kaldırmıştı. İade-i itibarını sağlamasına katkıda
bulunan herkese teşekkür ettiğini aktaran Altın, referandumda evet
diyen yüzde 58'e her zaman dua edeceğini belirtiyor.