Gerçeği 53 yıl sonra öğrendi
Abone olEmin Özay, şaşırtan gerçeği 53 yıl sonra öğrenince sarsıldı.
ELAZIĞ'ın Maden İlçesi'nde yaşayan 53 yaşındaki Emin
Özay, annesi kendisine hamileyken askere giden ve öldüğü haberi
gelen kendisi ile aynı adı taşıyan babasının şehit olduğunu yeni
öğrendiklerini söyledi.
Özay, "Askeri şehitlikte yatan bir şehidin kayıtları nasıl olmaz ? Babamın nasıl öldüğünü bilmek istiyorum. Burdur'da kazayla mı öldü veya hastalandı mı öldü?" diye sordu.
Babasının, Burdur'da şehit olduğunu, mezarının şehitlikte
bulunduğunu öğrendiklerini belirten Emin Özay, bunun üzerine "Babam
nasıl şehit oldu" diyerek Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na yaptıkları
başvuruya, bu yönde ellerinde belge bulunmadığı yanıtının geldiğini
anlattı.
Maden İlçesi'ne bağlı Yoncapınar Köyü'nde yaşayan babası Emin
Özay'ın 1960 yılında Burdur 58'inci Topçu Alayı'na askerlik yapmaya
gittiğini, 2 ay sonra öldüğüne dair telgraf gönderildiğini anlatan
PTT'den emekli Emin Özay, telgrafta şehit olduğunun yazılmadığını
anlattı. Emin Özay, şunları söyledi:
ÖLDÜĞÜ YAZILMIŞ ŞEHİT OLDUĞU YAZILMAMIŞ
"Annem 16 yaşında ve bana hamileyken babam, 1960 yılında Burdur
58'inci Topçu Alayı'na gidiyor. 2 ay sonra da Maden İlçesi'ne bağlı
Hazar Nahiyesi'ndeki jandarma karakoluna, babamın öldüğüne dair bir
telgraf geliyor. İhtilal dönemi olduğu için dedem Ferruş ile ninem
Civan'ın yaşlılık ve yokluktan dolayı, annem de zaten çocuk yaşta
ve hamile olduğu için Burdur'a gidip cenaze ile ilgilenememiş.
Zaten telgraf, babamın ölümünden 20 gün sonra Maden'e ulaşmış.
Telgrafta babamın öldüğü yazılmış, yani şehit olduğu
yazılmamış."
ELAZIĞ DIŞINA HİÇ ÇIKMAMIŞLAR
Babası öldüğünde bir yaşında olan ablasının, dedesinin ve ninesinin
kendisini büyük zorluklar içerisinde büyüttüğünü anlattığını
aktaran Özay, "Babam ailenin de tek çocuğuymuş. Zaten Elazığ dışına
çıkacak ne ekonomik durumları ne de bilgileri varmış. O dönem,
giden dönmese, arkasından kimse gidemezdi. İnsanlar hem fakir hem
de kıtlık dönemiydi. Yol bilmez, yordam bilmezlerdi. Devletin
herhangi bir yetkilisi de babamın şehit olduğu ya da nasıl öldüğü
yönünde bir bilgi veya şehitlik belgesini getirip dedemlere
vermemiş ve o günden beri babamın neden öldüğünü bilmiyorduk" diye
konuştu.
ASKERDEKİ AKRABALARI ÖĞRENDİ
Üç yıl önce yakın bir akrabalarının vatani görevi için babasının
askerlik yaptığı Burdur 58'inci Topçu Alayı'na gideceğini duyduğunu
ifade eden Özay, "Akrabamızı, 'Oraya gidince babamın mezarını
bulabilirsen iyi olur' diye tembihledik. O akrabamız da izin
günlerinde askeri mezarları gezerken babamızın mezarını buldu. Bize
fotoğrafını çekip gönderdi. Mezarında, 'Şehit Er Emin Özay',
memleketi baba adı, anne adı, doğum ve şehitlik tarihleri
yazılıydı. Bunu görünce çok duygulandım. Babam 53 yıl önce şehit
olmuş ve biz bunu yeni öğreniyorduk. Ağladım, sevindim, üzüldüm,
yani çok farklı duygular yaşadım" dedi.
"NASIL ŞEHİT OLDUĞU KAYITLARDA YOK"
Emin Özay, Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na yazı yazarak, babasının
nasıl şehit olduğunu öğrenmeye çalıştığını belirterek, şöyle
dedi:
"2.5 ay önce Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na, 1960 yılında Maden
Karakolu'na gelen telgrafın fotokopisi, şehitlikte çekilen babamın
kabrinin fotoğraflarını bir dilekçe ile gönderdim. Komutanlık,
sonradan piyade olarak değişen Burdur'daki 58'nci Piyade Alayı'na
yazıyla sormuş ancak gelen cevapta babamın şehadetiyle ilgili
herhangi bir kayda rastlanmamış. Babam Burdur Şehitliği'nde
yatıyor. Mezarı yapılı şekilde 'şehit' diye geçiyor, şehadet tarihi
belli, ancak nasıl şehit düştüğü kayıtlarda yok. Bize bu yaşımıza
kadar bir şehitlik belgesi verilmedi. Devletten babamın şehit
düştüğüne dair ölüm neticesini öğrenmek istiyoruz. Babam şehitse
bize şehit çocuğu unvanı verilmesini istiyoruz. Devlet
büyüklerimize buradan sesleniyoruz. Başbakanımız ve
Cumhurbaşkanımız, bu olaya bir el atsın. Askeri şehitlikte yatan
bir şehidin kayıtları nasıl olmaz ? Babamın nasıl öldüğünü bilmek
istiyorum. Burdur'da kazayla mı öldü veya hastalandı mı öldü? Ölüm
neticesi bile meçhul. Bu soruların cevabının bulunması için devlet
büyüklerimizden yardım istiyoruz."
DOĞUM TARİHİ YENİLEME SIRASINDA YANLIŞ
YAZILMIŞ
Babasına ait 'şehit' yazılı mezar fotoğrafını çerçeveleterek duvara
asan Emin Özay, mezar taşında yazan 1912 doğum tarihinde yanlışlık
olduğunu babasının 1940 doğumlu olduğunu, bu yanlışlığın da
mezarlıkta yenileme çalışmaları sırasında meydana geldiğini ve
düzeltilmesini isteyeceğini söyledi.
Kalp hastası olduğu için babasının Burdur Şehitliği'ndeki kabri
başına gidemediğini ve işlemleriyle ilgilenemediğini ifade eden
Özay, "53 yıl sonra mezarı bulunca tabii ki duygulandık. Bu gurur
verici bir şey, insan duygulanıyor. Neticede babamız şehit olmuş,
biz de şehit çocuğuymuşuz. Bu güzel bir duygu. Şehitlik herkese
nasip olmaz. Bir de şehit çocuğu olarak bize şehadet belgesi
verilse gurur duyarız devletimizle" dedi.