Generalleri oy yığınlarının altına gömdü
Abone olGenerallerin istifası ve YAŞ'ta Başbakan Erdoğan'ın ağırlığını koyması Financial Times'in gündeminde.
Hükümetin YAŞ'ta dizginleri eline alması dünya basınında
yankı buldu. Başbakan Erdoğan'ın masada tek başına oturduğu
fotoğraf, sivil iradenin gövde gösterisinin simgesi
oldu.
Financial Times'tan David Gardner, generallerin istifasını ve hükümetin karşı hamlesini yazdı. Makalede Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner ve üst düzey diğer generallerin istifası siyasi devrim olarak nitelendirildi.
Kazanın şimdilik hükümet olduğu belirtilen yazıda AK
Parti ve asker arasındaki mücadeleyle ilgili çarpıcı espitler yer
alıyor. İşte o çok konuşulacak makale:
ZAMANINDA ORDU ŞEHİRLERE FIRTINA GİBİ
İNERDİ
Zamanında Türkiye’nin güçlü ordusu ülkenin şehirlerine
fırtına gibi iner ya da hükümetin politikalarına veya başındaki
isme hoşgörüsü kalmadığını açıkça ortaya koyardı ve hükümet
düşerdi. Geçen Cuma günü askeri komuta farklı bir yöntem
denedi. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner ve kuvvet
komutanları istifalarını verdi. Türk halkı ise bunu pek
fark etmedi bile. Güçlüler ne kadar çok şey kaybetmiş.
LAİK YAPIYI YERİNDEN ETTİ
Türkiye son onyılda siyasi bir devrim yaşadı. Ak Parti
etrafında toplanan ve Anadolu’da yaşayan dindar orta sınıfın
verdiği dinamizmle güçlenen elit grup, Atatürk’ün kurduğu laik
yapıyı yerinden etti.
Güç dengelerindeki bu radikal değişimin esas zayiatı ordu oldu.
Ordunun güç kaybetmesi yeni İslamcı Ak Parti 2002’de iktidara
geldiğinde kaçınılmaz bir durum gibi görünmemişti. Laikler
tarafından gizli bir gündemi olduğundan şüphelenilen Ak Parti, bu
sebeple ayrıcalıklı grupların tepkisine neden oldu.
“ERDOĞAN ORDUYU DİZE GETİRDİ”
O dönemde, Başbakan Tayyip Erdoğan, Kemalist yargıçlar tarafından
seçimlerden men edilmişti. Çok az uzman onun politik kariyerinin
devam edebileceğini düşünüyordu. Ancak, 2003’te başbakan
olmasının ardından Erdoğan iki genel seçimi açık ara farkla
kazandı. Dahası, Erdoğan orduyu dize getirdi.
SOKAKTAKİ İNSANLAR KURDUĞU ARKADAŞÇA İLİŞKİ
SAYESİNDE
Yıldızlar şüphesiz Erdoğan’ın lehine hizalanmış durumda.
Sokaktaki insanla kurduğu olağanüstü arkadaşça ilişki sayesinde,
generalleri defalarca alt etmeyi başardı.
Soğuk Savaş’ın sona ermesi, NATO’nun en güçlü ikinci gücü ve
Akdeniz ile Kafkasların koruyucusu Türk ordusunun önemini azalttı
ve Türkiye’nin bölgesel ve ticari bir güç olmasına izin verdi.
Erdoğan’ın yönetimi altında, Türkler gelirlerinin iki katına
çıktığını ve ülkelerinin itibarının arttığına tanık oldu.
“KEMALİST SİYASETÇİLERİN HATASI…”
Öte yandan, zayıf yetki anlayışları ve sandıklarda
kaybettiklerini generallere ve yargıçlara sırt dayayarak kazanma
stratejileriyle Kemalist politikacılar, Ak Parti’nin gölgesinde
kalarak ordunun ışıltısını daha da kararttı.
AB'Yİ GENERALLERE KARŞI KALKAN OLARAK KULLANDI
Türkiye’nin 2004’te üyelik müzakerelerine başladığı Avrupa
Birliği (AB), değişimin bir başka önemli motoru oldu.
Ordu, Atatürk tarafından tasarlanan Avrupa görevinin yerine
getirilmesi için yapılan müzakereleri farklı değerlendirirken, Ak
Parti, ordunun nüfuzunun azaltılmasını isteyen AB’yi, generallere
karşı bir kalkan olarak kullandı.
GENERALLERİ GÖMDÜ
Ancak asıl kırılma 2007 yılında ordunun internet sitesinden,
dönemin dışişleri bakanı Abdullah Gül’ü kariyerine İslamcı olarak
başladığı için yeni cumhurbaşkanı olarak kabul edemeyeceğini
açıklaması oldu. Erdoğan, sine-i millete döndü ve generalleri oy
yığınlarının altına gömdü.
O zamandan bu yana, yargıçların hükümeti devirmeye yönelik olduğu
iddia edilen bir dizi planı ortaya çıkarması, yüzlerce muvazzaf ve
emekli generalin gözaltına alınmasına neden oldu.
“GENERALLİK YAPMIŞ HER ON KİŞİDEN BİRİ
HAPİSTE”
Yasal süreç tahammül edilemeyecek kadar yavaş ilerliyor. Bu durum
muhaliflerin gözünü korkutma şansını ele geçirdiğini gören
Erdoğan’ın ağını çok geniş örmesinden kaynaklanıyor olabilir.
Ancak şimdiye dek Türkiye’de generallik yapmış her on
kişiden biri hapiste ve Türk halkının büyük bir çoğunluğu da buna
destek veriyor gibi görünüyor.
Şu an yaşanan ve hükümetin çoktan kazanmış gibi göründüğü
kriz, Erdoğan’ın Koşaner’im tutuklu bazı subayların YAŞ’ta terfi
ettirilmeleri talebini reddetmesiyle yaşandı.
ASKERİN KANATLARI DAHA FAZLA KIRPILACAK
Askerin kanatları daha fazla kırpılacak, örneğin 1980
darbesinin yasal bahanesi olan İç Hizmet Yasası, hala siyasete
müdahalelere zemin hazırlıyor. Türkiye’nin yeni anayasasının,
özellikle Erdoğan’ın başkanlık arzusu ve otoriter çizgisi
düşünüldüğünde demokratik güvence ve dengeleri tam olarak sunması
için çok çalışılması gerek. Ancak bu zorlayıcı görevi ordu
üstlenemez - Avrupa’da hak ettiği yeri arayan modern bir ülkede bu
olamaz.