Genelkurmay'dan ABD uyarısı
Abone olİçişleri Bakanlığı'na yazı gönderen Genelkurmay Başkanlığı, valilikleri de bu konuda titiz olmaya davet etti.
Zaman Gazetesi'nin haberine göre, İçişleri Bakanlığı'na yazı
gönderen Genelkurmay, “Adana İncirlik Üssü'nde görevli bir AFOSİ
personelinin hiçbir makamın bilgisi olmadan Giresun'da görüşmeler
yapması, sahip olunan görev statüsüyle bağdaşmayacaktır.” görüşünü
dile getirdi. Konuyla ilgili olarak valilikleri uyaran bakanlık,
Amerikan askerlerinin görev mahallerinin dışında kesinlikle silah
taşımamalarını da talep etti. Alınan bilgilere göre, Genelkurmay
Başkanlığı’nın tepkisini çeken ve İçişleri Bakanlığı'nı harekete
geçiren olay, bu yılın başlarında meydana geldi. Ankara, İstanbul,
İzmir ve Adana'daki askerî tesislerde görevlendirilen ABD Hava
Kuvvetleri Özel Tahkikat ve Araştırma Bürosu'ndan (AFOSİ) bazı
askerlerin Türkiye’nin değişik bölgelerinde istihbarat çalışması
yaptığından şüphelenildi. Adana İncirlik Üssü'nde görevli bir AFOSİ
personeli, Türk makamlarının resmî izni ve bilgisi olmadan
Giresun'da görüşmeler yaptı. Olaya tepki gösteren Genelkurmay'ın
talebi üzerine İçişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sebati
Buyuran, 81 il valiliğine yazı yazarak bu tür eylemlerin mutlaka
önlenmesinin altını çizdi. Müsteşar Buyuran’ın yazısındaki
ifadelerin sertliği dikkat çekti. Amerikalı askerlerin, kendi
karargâhları dışında silah taşımalarının da gerginlik oluşturduğu
öğrenildi. İçişleri Bakanlığı'nın genelgesiyle valiliklerden,
askerî tesisler dışında silah taşıyan ABD'liler hakkında izinsiz
silah bulundurmaktan işlem yapılması istendi. Savunma ve Ekonomik
İşbirliği Anlaşması kapsamında Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bazı
tesislerinde, ABD'nin müşterek savunma faaliyetlerine katılmasına
müsaade ediliyor. Bu faaliyetlerin anlaşmaya uygunluğu her yıl
Genelkurmay Başkanlığı'nca denetleniyor. Bu yıl, İzmir ve
Adana’daki tesislerde gerçekleştirilen denetimlerde, AFOSİ
görevlilerinin görevli oldukları bölgenin sınırları dışındaki bazı
istihbarat faaliyetleri belirlendi. Denetimler sonrasında
Genelkurmay Başkanlığı’nca hazırlanan müşterek savunma faaliyetleri
(SEİA) raporunda Türkiye ile ABD arasında yapılan sözleşmelerde,
SEİA kapsamındaki tesislerde görev yapacak yabancıların
statülerinin ayrı ayrı belirlendiğine dikkat çekilerek bunların
kuvvet unsuru, sivil unsur ve yakınlar olduğuna işaret edildi.
Adana’daki İncirlik 10. Tanker Üs Komutanlığı ile ABD Ankara
Savunma İşbirliği Ofisi’nde, İstanbul ve İzmir’deki diğer idari
destek kuruluşlarında AFOSİ personelinin görev yaptığının
belirlendiği kaydedilen raporda, AFOSİ’nin görevi “ABD Hava
Kuvvetleri faaliyetlerine özel araştırma hizmetleri sağlamak ve
yetki verildiğinde personel koruma hizmetlerini yerine getirmek.”
şeklinde sıralanıyor. Raporda NATO-SOFA sözleşmesine de atıfta
bulunuluyor. Sözleşmeye göre, bu yabancıları kabul eden devletin
topraklarında, o devletin kanunlarına uymak ve sözleşmenin ruhuna
uygun olmayan hareketlerden ve özellikle her türlü siyasi
faaliyetten çekinmek şart koşuluyor. Raporda şu görüşlere yer
veriliyor: “Buna rağmen, söz konusu görevlilerin ABD ’nin
kullanımına tahsis edilen bina, karargâh veya üniteler dışında da
silah taşıdıkları görülmüş, bu husus kendilerine hatırlatıldığında,
‘anlaşmaya göre bunun mümkün olduğunu’ ileri sürmüşlerdir. Yapılan
bu tespitlerden sonra Türk heyeti tarafından meydana gelebilecek
olaylarla ilgili açıklamalarda bulunulmuş ve doğabilecek hukuksal
sorunlar gündeme getirilmiştir.” Raporun sonuç bölümünde, İçişleri
Bakanlığı’ndan; “AFOSİ görevlilerinin özel izin verilen görevler
dışında silah taşıyamayacakları ve mahalli makamlar ile doğrudan
temasta bulunamayacakları hususunda ilgili birimlerin
talimatlandırılması” isteniyor. Genelkurmay Başkanlığı’nın
raporunun ardından İçişleri Bakanlığı, Müsteşar Yardımcısı Sebati
Buyuran imzası ile 81 il valiliğini harekete geçirdi. Amerikan Hava
Kuvvetleri Özel Tahkikat ve Araştırma Bürosu (AFOSİ) görevlilerinin
faaliyetleri hakkında tüm birimleri uyaran İçişleri Bakanlığı,
alınması gereken tedbirleri şöyle sıraladı: AFOSİ görevlilerinin
mahalli makamlarla görüşebilmeleri SEİA anlaşması uyarınca 10.
Tanker Üs Komutanlığı vasıtası ile mümkündür. Ancak bakanlığımız
kayıtlarında Ankara, İstanbul, İzmir ve Adana illerindeki
tesislerde görevlendirilmiş bulunan bu kişilerin Türkiye’nin
değişik bölgelerinde bulunabildikleri, bölgedeki üst düzey kamu
görevlileriyle görüşmeler yaptıkları ve vatandaşlarla sohbet
ettikleri bilgileri mevcuttur. NATO-SOFA kapsamında kendilerine
tanınan statü (kuvvet unsur statüsünde bulunmaktadırlar) görevli
oldukları yerle sınırlıdır. Adana İncirlik Üssü’nde görevli bir
AFOSİ personelinin hiçbir makamın bilgisi olmadan Giresun’da
görüşmeler yapması, sahip olunan görev statüsüyle bağdaşmayacaktır.
Bu nedenle AFOSİ görevlilerinin mahalli makamlarla doğrudan görüşme
yapma talepleri kabul edilmeyecektir. Diğer bir konu ise bu
görevlilerin silah taşımaları ile ilgilidir. 1954 tarihli
kuvvetlerin statüsüne ilişkin anlaşma gereğince, onaylanmış bulunan
silah kadrolarındaki mevcut silahlar, kendi talimatnameleri cevaz
vermek kaydıyla, izin verilen TSK tesislerinde, ABD’nin kullanımına
tahsis edilmiş bina, karargâh veya üniteler içinde taşınabilecek,
bunun dışındaki mahallerde silah taşıyamayacaklardır. Süleymaniye
baskını belleklerden silinmedi ABD'li askerlerin istihbarat
çalışmalarına Türk makamlarınn bu derece tepki göstermelerinin
bilinç altında biraz da Süleymaniye baskınının rol oynadığı
belirtiliyor. 4 Temmuz 2003'te meydana gelen olayda Irak’ın
Süleymaniye kentinde 3 subay ve 8 astsubaydan oluşan Türk timi ile
beraberindekiler ABD askerlerince gözaltına alınmıştı. Olay, Türk
kamuoyunda büyük bir tepkiyle karşılanmıştı. Süleymaniye’de 11 Türk
askerinin gözaltına alınmasını soruşturan Türk–Amerikan ‘Ortak
Araştırma Komisyonu’nun Genelkurmay Başkanlığı tarafından
yayınlanan ortak açıklamasından özür değil, üzüntü çıkması bu
tepkiyi artırmıştı. Genelkurmay Başkanı Org. Hilmi Özkök’ün ‘iki
ordu arasındaki en büyük kriz’ diye nitelediği olaya ilişkin
Türkiye’den özür dilemeyen ABD’nin ‘üzüntü’ ifadesiyle yetinmesi
kamuoyunda da tepkilere sebep olmuştu.