Genel Seçimler öncesi Adil Gür'den ilginç MHP analizi
Abone ol7 Haziran 2015 Genel Seçimleri için kongre hazırlığına giden MHP'yle ilgili Adil Gür'den ilginç analiz.
Seçim sonuçlarıyla ilgili yaptığı iddiaları tahminlerle
öne çıkan A&G Araştırma Şirketi sahibi Adil Gür'den kongreye
hazırlanan MHP'yle ilgili ilginç tahminler.
Adil Gür, MHP seçmeninin partiyi ana muhalefete taşıma potansiyeli
olduğunu söyleyen Adil Gür, "Ancak gelecek kaygısı taşıyan
seçmenin partiye oy vermediğini" söyledi.
7 Haziran Genel Seçimleri öncesi seçmenin en çok merak ettiği
konuların başında çözüm süreci atmosferinin MHP'nin oy oranını ne
ölçüde etkileyeceği. Bu sorunun yanıtını usta araştırmacı Adil Gür
verdi.
TABAN POLİTİKLARI BİLMİYOR
Aljazeera'nın haberine göre Gür, yaş yükseldikçe MHP’ye oy
verenlerin sayısının azaldığını söyledi. Bunun nedenini
“gelecek kaygısı” olarak tanımlayan Gür, yapılan
araştırmalarda MHP tabanının, partinin işsizlik ya da eğitim gibi
alanlardaki politikalarını bilmediğinin tespit edildiğini
anlattı.
“Bu partinin iktidara gelmekle ilgili hiçbir politikası
olmasa da oy veren yüzde 7-8’lik bir ideolojik damar var. Burada
bir gönüldaşlık ilişkisi söz konusu. Ancak MHP’ye oy veren her iki
seçmenden biri ailesine ilişkin kaygılar taşıyor. Örneğin işsiz
kaldığında çocuklarının ne olacağı ile ilgili kaygıları var. Yaş
yükseldikçe ideolojik nedenlerin önüne yaşamsal nedenler girdiğinde
seçmenler oy vermekten vazgeçiyor. MHP tabanı veya bu partiye
sempati duyanlar bu partinin işsizlikle ilgili, yoksullukla ilgili
ya da tarım ve eğitimle ilgili politikalarını bilmiyor. Bunu
araştırmalarda görüyoruz. Ama bu ülkede sandığa giden her iki
kişiden biri hayatının bir döneminde MHP’ye oy
vermiştir.”
TEMEL MESELELERE POLİTİKA ŞART
MHP’yi daha çok “Türkiye bölünecek mi?, Türkiye toprak
kaybeder mi?” endişesi taşıyan seçmenin tercih ettiği
siyasi parti olarak tanımlayan Adil Gür, tehdit algısı arttığında
MHP’nin oyunun da artma eğilimine girdiğini söyledi.
“Ortada bir tehdit algısı varken parti tabandan daha çok oy
buluyor. Tehdit algısı ortadan kalkınca parti küçülüyor. Sayın
Devlet Bahçeli göreve geldiği günden bu yana çok büyük bir devlet
adamı profili sergilemiştir. Türkiye’de terörün en yoğun olduğu
zamanlarda bile ülkücüleri sokaklardan uzak tutarak bu ülkeye
hizmet etmiştir. Aslında çatışma durumunda MHP hızla büyüyebilirdi
ama bu ülkenin bekasını düşünerek gençleri bunlardan uzak
tutmuştur. Bu durumda MHP’nin orta ve uzun vadede iktidar
olabilmesi ya da iktidar alternatifi haline gelebilmesi için sadece
bir tehdit algısı dışında sığınacak bir liman partisi görüntüsünden
uzaklaşıp, bu ülkenin temel meseleleriyle ilgili politika üreten ve
kabul gören bir parti konumuna yükselmesi lazım.”
ASLINDA MHP'NİN ANA MUHALEFET OLMASI LAZIM
Yapılan saha araştırmalarından çıkan sonuçlara göre MHP’nin
ortalama yüzde 15 olarak hesaplanan oyunun yarısı ideolojik
nedenlerden geliyor. Diğer yarısının ise artma potansiyeli yüksek.
Bu ikinci yarı içinde AK Parti ve CHP’ye tepki gösteren ve MHP'ye
sıcak bakan seçmen yer alıyor. MHP, seçmenin ikinci tercihi
sıralamasında birinci parti konumunda. Yani partisine tepki
gösteren AK Parti seçmeni de CHP seçmeni de sandıkta rotasını
MHP’ye çeviriyor. Bu tablonun geçişken bir tabanı temsil ettiğini
söyleyen Adil Gür, bu tablonun MHP’yi ana muhalefet pozisyonuna
taşıması gerektiğini ancak MHP’nin bu sonuca ulaşamadığını ifade
etti.
MHP seçmeninin ağırlıkla CHP’ye daha yakın bir yapısı olduğunu da
belirten Adil Gür, “Atatürkçü, milliyetçi, ulusalcı bir
karışımı olan seçmen var. Bu, ağırlıkla Ege’de, Akdeniz’de
kıyılarda yaşayan MHP seçmeni. MHP’nin Orta Anadolu’da,
Karadeniz’de, Doğu Anadolu’da yaşayan bir seçmeni var ki
milliyetçi-muhafazakar bu kesimin ikinci tercihi AK Parti”
dedi.
Gür, MHP'ye oy veren her dört kişiden üçünün erkek olduğunu
belirtti. Bunu partinin erkek egemen yapısına bağlayan Adil Gür,
"AK Parti daha çok alt gelir ve eğitim gruplarından, CHP üst gelir
ve eğitim gruplarından oy alırken MHP Türkiye'nin ortalamasından oy
almaktadır." diye konuştu.