Genel seçime bedel eyalet seçimi
Abone olKöln'den Ayça Tolun, Almanya'nın Aşağı Saksonya eyaletindeki seçimin Merkel iktidarı ve ülkenin geleceği açısından önemini yazdı.
Almanya’yi oluşturan 16 eyaletten biri olan Aşağı Saksonya Eyaleti, aslında ne nüfusu, ne coğrafyası, ne de Alman ekonomisine katkısı açısından önemsenmeye değer bir eyalet.
Ancak yine de tüm gözler bu eyalette.
Çünkü Aşağı Saksonya Eyaletini de aynen ülke genelinde olduğu
gibi, yaklaşık 10 yıldır Hıristiyan Demokrat Parti(CDU) ve Hür
Demokrat Parti (FDP) den oluşan bir koalisyon hükümeti
yönetiyor.
Dahası , "liberal sağ“ ideolojiyi temsil eden Hür Demokrat Parti nin bu eyaletteki geleceği de, aynen Almanya genelinde olduğu gibi belirsiz.
Çünkü anketler Hür Demokratl Parti yi aylardır Almanya da bir partinin yerel ya da federal meclise girebilmesi için gereken %5lik oy barajının altında gösteriyor.
Dolayısıyla pazar günkü Aşağı Saksonya Eyalet seçimlerinde, Hür Demokratlar %5'lik barajı aşamaz ve eyalet meclisine giremezlerse, halen iktidarda bulunan yerel Hıristiyan Demokrat, Hür Demokrat koalisyonunun sonu gelmiş oluyor.
Siyasi gözemciler aynı sonucun ,önümüzdeki eylül ayında yapılacak Almanya genel seçimlerinde pekala tekrarlanabileceği görüşündeler.
Büyük koalisyon seçeneği
Bu ise başbakan Merkel‘in, eylül ayındaki genel seçimlere kadar, kendisine başka bir koalisyon ortağı bulmak zorunda kalabileceği, dolayısıyla Almanya daki siyasi dengelerin değişebileceği anlamına geliyor.
Nitekim bu durumda Almanya da ne kamuoyunun ne de siyasetçilerin hiç haz etmediği, Başbakan Merkel in Hıristiyan Demokrat Partisi ile, ana muhalefet partisi Sosyal Demokrat Parti nin oluşturacağı "büyük koalisyon“ gündeme geliyor.
Almanya da "büyük koalisyonlar“ her zaman "durgunluk dönemi“ olarak algılanıyor.
Benzer güçte ama karşıt görüşteki iki partiden oluşacak bir koalisyonun, tartışmalı konuları ya hiç ellememeye ya da ertelemeye meyilli olacağına inanılıyor.
Nitekim Almanya böylesi bir durgunluk dönemini son olarak 2005-2009 yılları arasında yine Angela Merkel in başbakanlığında yaşamıştı.
Ne var ki Aşağı Saksonya Eyalet Parlamentosu seçimlerinde, Almanya ‘daki “liberal sağın” temsilcisi Hür Demokrat Parti nin, %5 barajını aşamayıp partinin genel seçimlerdeki şansını da zora sokma ihtimalinin yarattığı bir başka endişe daha var.
Alman Kamuoyu “liberal sağın olmadğı bir Almanya’yı kaygı verici buluyor.
Hür Demokrat Parti öncelikle "demokratik hak ve özgürlükleri" kayıtsız şartsız savunması nedeniyle Alman kamuyounda geniş bir desteğe sahip .
Serbest piyasaya destek
Partinin gerek iç, gerekse dış siyasette savunduğu "liberalizm“, özellikle eğitim düzeyi yüksek ve oy tercihinde, kendisini herhangi bir partiye ilelebet oy vermeye mecbur hissetmeyen seçmene çekici geliyor.
Ancak buna rağmen partinin oy oranının her seçimde son derece kısıtlı kalması, partinin, aynı zamanda " büyük balık küçük balığı yutar” prensibini şiar edinen gayet radikal bir serbest piyasa ekonomisini de savunmasından kaynaklanıyor. işte bu yüzden de Hür Demokrat Parti ye giden oyların önemli bir bölümü, „ödünc oylardan“ oluşuyor.
Muhafazakar seçmen oyunu bu partiye, çok daha keskin bir serbest piyasa ekonomisini savunduğu için, sol seçmen ise aynı parti demokratik hak ve özgürlükleri sosyal demokratlardan bile daha büyük bir kararlılıkla savunduğu için ödünç veriyor.
Sosyal Demokrat cenahtan Hür Demokrat Parti ye bol bol ödünç oy gitmesinin bir diğer sebebi de, liberallerin koalisyon ortağı olarak muhafazakar politikaları dizginleyebilme“ gücünden kaynaklanıyor
Ancak gerek Aşağı Saksonya seçimlerinde, gerekse eylül ayında yapılacak Almanya genel seçimlerinde Hür demokrat Parti nin ödünç oy alabilme şansı önemli ölçüde zayıfladı.
Bunun en önemli nedeni sol kesimdekiki ödünç oy potansiyelinin erimiş olması.
Sosyal Demokratların başbakan adayı son dört yıl içinde ağırlıklı olarak, bankacılık sektörü için yaptığı sunumlarla, milletvekili maaşının yanısıra toplam bir milyon ikiyüzelli bin Euro ek kazanç sağlamış ve bu davranışını sonuna kadar savunmuştu.
Çoğu Sosyal Demokrat seçmen için bu tavır, bu seçimlerde sandığa hiç gitmemek için yeterli bir sebep.
Ödünç oy yok
Nitekim Almanya düzeyinde Sosyal Demokrat Parti nin oy oranı son anketlere göre %26 ya gerilemiş durumda.
Angela Merkel in Hıristiyan Demokrat Partisi için hesaplanan oy oranı ise, son 7 yılın en yüksek düzeyine %42 ye yükselmiş durumda. Bu rakamlar merkez sağın seçmeninin de, bu defa ödünç oy dağıtmaya meyilli olmadığını gösteriyor.
Son anketlere göre , şu anda Almanya da genel seçimler olsa, Başbakan Merkel‘ in tek başına iktidar olması dahi ihtimal dahilinde .
Ama bu, genel değil sadece eyalet seçimleri.
Ancak yine de pazar akşamı Aşağı Saksonya Eyaletinden çıkacak yerel seçim sonucunun, Merkel iktidarına eylül ayındaki genel seçimlere kadar, hem iç hem de dış politikada şimdikinden çok daha geniş bir manevra alanı sağlayacağı kesin.