Genel Kurul’a Soma’yı anlattı

Soma’da maden ocağında meydana gelen kaza ile ilgili milletvekillerini bilgilendiren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "AK Parti ve bütün muhalefet partileri bu konuya son derece nezaket gösterdiler ve krizin doğru yönetilmesine katkı koydular” dedi.
TBMM Genel Kurulu’nda gündem dışı konuşmalarda muhalefet milletvekillerinin Soma’da yaşanan madem kazasıyla ilgili eleştirilerine cevap veren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Manisa’nın Soma ilçesinde meydana gelen kaza ile ilgili bilgi verdi. Soma’da kaza sonrasında yapılan çalışmaları anlatan Bakan Yıldız, 2 bin 600 kişi ile krizin yönetilmeye çalışıldığını ifade etti.
Kazanın ocağa temiz hava taşıyan ana galeride meydana geldiği için karbonmonoksit gazının bütün ocağı kapladığına dikkat çeken Bakan Yıldız, “Krizin doğru yönetilmesinin en önemli gerekçelerinden bir tanesi koordinasyonun tek yerden yapılıyor olmasıdır. AK Parti ve bütün muhalefet partileri bu konuya son derece nezaket gösterdiler ve krizin doğru yönetilmesine katkı koydular” diye konuştu.
“Tek bir yürek olarak hep beraber çalıştık” diyen Bakan Yıldız, şunları kaydetti:
“Çok büyük bir kriz, derin bir üzüntü ve her birimizin derinden yaralandığı bir maden kazası oldu. Cumartesi günü çalışmaları bitirdik, 486 işçimiz kurtarıldı, 301 işçimiz de hayatını kaybetti. Kazanın ardından ailelere manevi desteğin yanı sıra maddi desteğin sağlanmasına başlandı.”

"İNANMANIZI İSTERİM"
STK’lara ve Kızılay’a teşekkür eden Bakan Yıldız, yaşanan kazanın her açıdan inceleneceğini belirterek, “Bu acının siyaset üstü olduğuna hep beraber inanmıştık ve sendikalar, STK’lar, vakıflar, sanat ve spor dünyasının temsilcileri de oradaydılar. Bütün STK’lara teşekkür ediyorum. Eğer bir afet doğal afet değil ve tabi afet değilse orada kusur vardır. Oradaki afet doğal afetse oradaki kusur tartışılır. Buradaki kusur kesinlikle tartışılmaz. Bunun paydaşları kim ve hangi kuruluş olursa olsun bununla alakalı yapacağımız çalışmaya inanmanızı isterim. Burada insani, siyasi, idari, adli, hukuki, teknik, denetimler açısından ve birçok yönden bu konunun irdelenmesi lazım. Üretim faaliyetleri o ocakta durdu. Üretiminin durdurulması ile ocağın kapatılmasının ayrı şeylerdir” ifadelerini kullandı.

"SONUNA KADAR TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ"
Bu kazayı çok önemli bir tehdit olarak gördüklerini söyleyen Bakan Yıldız, “Şimdiye kadar yaptığımız denetimlerin, soruşturmaların ötesinde ayrı bir boyut getirmek durumundayız. Kimse istemez böyle bir kazanın olduğunu. Bu kaza olduğuna göre mutlaka daha farklı bir şey var. Hepsi yargıya intikal ettiğimiz için detaylarına girmemiz doğru olmaz. Bizim bununla alakalı yaptığımız bütün denetimlerin, çalışmaların üzerine bazı şeyler daha eklememiz gerekiyor” şeklinde konuştu.
Maden kazasında hayatını kaybeden işçilerin çocuklarının eğitimleri ile alakalı yapılacak çalışmaların sonuna kadar takipçisi olacaklarını söyleyen Bakan Yıldız, şöyle devam etti:
“Onların bundan sonra bir nebze olsun sıkıntılarını hafifletecek bir yapıyı kurgulayacağız. Bu canlarımızı geri getirmez ama bundan sonraki çalışmalarımızla alakalı bize ışık tutar. 102 milyon her yıl kömür kullanıyoruz. Bunun 80 milyon tonu Türkiye’de üretilen madenlerden karşılanıyor. Hiçbir işçimizin can güvenliğine halel getirmeden bunu yapabiliyor olmamız lazım.”
(İHA)