Genel ahlak bekçiliği
Abone olTBMM Adalet Alt Komisyonu, "genel ahlak" gerekçesiyle gözaltına alınan kadınların muayenesini kadın doktorların yapmasını öngördü. Dikkat çeken bir nokta da şu:
TBMM Adalet Alt Komisyonu, "genel ahlak" gerekçesiyle gözaltına
alınan kadınların muayenesini kadın doktorların yapmasını öngördü.
Kadın doktor yoksa, muayenede kadının yakını bulunacak Hükümet,
Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu Tasarısı'nda, gözaltına alınan
kadınların muayenesini kadın doktorların yapmasını öngördü.
Tasarıya göre, "kadın doktor olmazsa zanlı kadının bir yakını veya
başka bir kadın" muayenede hazır bulunacak. TBMM Adalet Alt
Komisyonu'nun da kabul ettiği tasarıdaki 80. maddede, kadın
zanlıların muayenesinde 3 aşamalı bir düzenleme öngörüldü. Kadın
zanlıların muayenesinin artık kadın doktorlarca yapılması esas
hüküm olarak benimsendi. Ancak kadın doktor bulunmaması durumunda
erkek doktorun yapacağı muayenede bir yakınının zanlı kadının
yanında olması şart koşuldu. Zanlının yakını da yoksa "başka bir
kadın"ın erkek doktorun muayenesi sırasında muayenede hazır
bulunması öngörüldü. Tasarının "Gözlem Altına Alınma, Muayene,
Keşif ve Otopsi" başlığını taşıyan üçüncü bölümünde kadınların
muayenesine ilişkin 80. madde şöyle: "Kadının muayenesi, olanaklar
elverdiğinde bir kadın hekim tarafından yapılır. Buna olanak
bulunmadığında, muayene edilecek kadının bir yakını veya başka bir
kadın muayene sırasında hazır bulundurulur." Hükümet, mevcut yasada
bulunmayan böyle bir uygulamaya neden gidildiğinin gerekçesini
"genel ahlak"a dayandırdı. Gerekçede, "Madde, kadının muayenesine
ilişkin olup, genel ahlak anlayışına uygun bir düzenleme
getirmiştir" denildi. Alt komisyonun CHP'li üyesi Niğde
Milletvekili Orhan Eraslan, adli süreçte kadınların kadın doktorlar
tarafından muayene edilmesine ilişkin düzenlemenin hekimlik etiğine
aykırı olduğunu savundu. Düzenlemeye karşı çıkacaklarını belirten
Eraslan, "Böyle bir madde yasalarda yer almıyor, alamaz da" diye
konuştu. Eraslan, düzenlemenin hekimliğin doğasına aykırı olduğunu
belirterek, "Böyle çağdışı çığır açılamaz" dedi. 'Avrupa'da da var'
Komisyon çalışmalarına katılan DEÜ Hukuk Fakültesi öğretim üyesi
Prof. Bahri Öztürk, "Bu düzenleme, Türkiye'ye özgü bir şey değil.
Pek çok Avrupa ülkesinde var. Kadın çekinmiyorsa erkek hekimden de
yardım alabilir" dedi. Öztürk, düzenlemenin "yanlış anlaşılması
durumunda" tasarıdan çıkarılabileceğini de söyledi. Doktorlar:
Suçlanıyoruz Hükümetin CMUK'a yerleştirdiği "muayene" maddesi, tıp
çevresinde tepkiyle karşılandı. Doktorlar, bu maddeyle erkek
meslektaşlarının "tacizci" durumuna düşürüldüğünü belirterek
tepkilerini şöyle dile getirdi: Prof. Dr. Gencay Gürsoy (İstanbul
Tabip Odası Başkanı). Çok rahatsız edici. Özellikle hekimler
açısından son derece ciddi bir itham niteliği taşıyor. Gerekçesini
anlayabilmiş değiliz. Cinsel ayrımcılık anlamı taşır. Umarız, bu
bir yanlış anlaşılmadır, bilmediğimiz başka bir anlamı vardır.
Doktorların tacizci durumuna düşürülmesi kuşkusunu da beraberinde
getiriyor. Buna daha ciddi tepkimizi dile getirmemiz gerekir. Doç.
Dr. Ümit Biçer (Adli Tıp Uzmanları Derneği Başkanı): Bu konu çok
açık, hekimlikte cinsiyete dayalı ayrımcılığı kabul etmiyoruz.
Böyle bir uygulama hekimlik pratiği ve gelenekleri açısından uygun
değil. Bunu onaylamak olanaklı değil. Doktoru zan altında
bırakmaktır. Bu hekimi mesleki objektivitesini taşımadığını
düşünen, karşısındaki hastaya farklı bir gözle baktığını düşündüren
bir yaklaşımdır. Prof. Dr. Şefik Görkey (Marmara Üniversitesi
Deontoji Anabilim Dalı): Hastanın mahremiyet hakkına aykırı bir
olay. Hastayla hekim arasında olan konuşmaların etik olarak
mahremiyeti, gizliliği vardır. Bu madde bunların tümüne aykırı.
Yakını bile hastanın yanında olamaz. Dünyada örneği olduğunu
zannetmiyorum. Etik açıdan uygun değil. Bu madde, hastaya, hasta
haklarına ve hastanın özerkliğine saygısızlık. Prof. Dr. Berna Örs
(Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Deontoloji Anabilim Dalı
Başkanı): Tıbbın nereden geldiğini bile bilmeyen bir yaklaşım
ürünü. Bir hekimin hastasının cinsiyetine göre ayrımcılık yapması,
'Falanca cinsiyetten ben hasta bakmıyorum' demesi ne kadar
ayıplanırsa, benzer bir biçimde devletin 'Ben böyle bir belirlemeyi
yapıyorum' demesi de bizi çok gerilere götürür. Bunu yasal olarak
hangi cüretle koymayı düşünürler? İşte o komisyon CMUK tasarısını
görüşen TBMM Adalet Alt Komisyonu'nun üyeleri şöyle: Kastamonu
Milletvekili Hakkı Köylü (AKP - başkan), Yozgat Milletvekili Bekir
Bozdağ (AKP), Ağrı Milletvekili Halil Özyolcu (AKP), Niğde
Milletvekili Orhan Eraslan (CHP) ve Çorum Milletvekili Feridun
Ayvazoğlu (CHP). MİLLİYET