Gençleri gerdekten bile bıktırdılar
Abone olAlaplı'da evlenecek çiftler gerdek öncesi adetlerden yaka silkti! Öyle adetler var ki işkenceden farksız.
Zonguldak'ın Alaplı ilçesinde, evlenecek çiftler
gelenekleri aşmak için büyük çaba harcıyor. Köylerin ileri
gelenleri, gelin ve damada büyük işkencelerin yapıldığı
geleneklerin artık kalkması gerektiğini ifade ediyor.
Alaplı Çamlıbel Köyü'nde evlenen çiftler, geleneklerden kaynaklanan
davranışlara maruz bırakılıyor. Saatlerce salonda ayakta bekletilen
ve oynatılan gelin ile damat, eve dönerken en uzak noktada araçtan
indirilerek, evlerine yaya gitmek zorunda kalıyor. Yol boyunca
yürüyen çifte, yakınları tarafından, zaman zaman durdurularak
yöresel yemek olan malay yapma, yumurta pişirme, bulaşık yıkama
gibi istekleri yapması istenirken, gelin ve damadın tuvalet
ihtiyaçlarını karşılamalarına bile izin verilmiyor. Kar, yağmur da
yağsa geleneğin yaşatıldığı köyde, kısa süre önce evlenen Ali Kanca
ve Sultan Bozkurt çifti, düğünün hemen sonrası benzer sıkıntılar
yaşadı.
HAVA KOŞULLARI DA GELENEĞİ ESNETEMİYOR
Yağmurlu havada gelin ile birlikte köylerine 5 kilometre uzakta
araçtan indirilen damat Kanca'dan, yolda yanında getirdikleri
malzemelerle yumurta yapması ve bulaşıkları yıkaması istendi.
Gençlerin düğünden korktuğunu anlatan Kanca, şunları ifade
etti:
"Yarım asırdır köyümüzde süregelen gelenek son 4 yıldır çok katı
bir şekilde uygulanıyor. Bu gelenekten ben de nasibimi aldım.
İşkence, düğün salonundan başlıyor. Salonda 3,5 saat durduk. Burada
davetlileri karşıladık, saatlerce ayakta kaldık. Dakikalarca
oynattılar. Salonda zaten yorulduk. Salondan çıktıktan sonra da
olay tamamen Çin işkencesine dönüyor. Köyde en uzak noktada
araçlardan indirildik. En az dört saat boyunca eve yürüdük. Yol
boyunca durdurulduk. Arkadaşlar Oyun oynadı. Yağmur yağmasına
rağmen yolda bekletildik. Yolda yöresel yemeklerden olan malay
yemeği yaptırmak, yumurta pişirtmek, bulaşık yıkatmak gibi ilginç
isteklerde bulundular. Ne salonda ne de yolda tuvalet ihtiyacının
karşılanmasına bile izin verilmiyor.
Yağmur ya da kar yağsa da bu durum değişmiyor. Ayrıca gençler,
birbirlerini yere yatırarak eğleniyor. Eğer içlerinde alkol alanlar
varsa düğünün sonunda tatsızlıklar da çıkabiliyor. Bu kadar
işkencenin ardından gelin ve damat ile aileleri hastalanıyor. Bu
durumdan ne gelin tarafı ne de damat tarafı memnun olmuyor. Ama
gelenek olduğu için kimse bir şey diyemiyor."
Geleneğin, son 4 yıldır daha katı bir şekilde uygulandığını
hatırlatan damat Kanca, eğlencenin sınırı olması gerektiğini
söylerken, Çamlıbel ve yakın köylerde giderek yaygınlaşan geleneğin
bir an önce sona ermesini diledi. Öte yandan, geleneğin nasıl
başladığı ve amacının ne olduğu, köydeki kimse tarafından da
bilinmediği öğrenildi.